Satır arası yorum yapmayı unutmayın.😊
Murat Deniz kenarında ki eve yaklaşıyordu. Her bi yaklaşışın da kalp atışları yükseliyordu. Heryeri anılarla doluydu. Beraber denize girdikleri zamanı, deniz kenarında mangal da balık pişirip sonra da Deniz kenarına masa kurup orda yemek yedikleri zamanı hatırladıkça daha çok gözleri doluyordu. Evin dışında bile bu anılar onu bu kadar etkiliyorsa eve nasıl girecekti? Yutkundu ve eve baktı. Derin bir nefes aldı
"O yokken bu evde nasıl zaman geçirdiysem yine aynı şekilde yapcam."dedi ve cebinde ki anahtarı çıkarıp kapıyı açtı ve içeri girdi. Ev bile o kokuyordu. Her yere anısını bırakıp öyle terketmişti onu.
Oturma odasına girdi ve etrafa baktı. Ahh bu anılar. Ne kadar Deniz kızını düşünmek istemese de aklına geliyordu. Yavaşça koltuğa oturdu ve yüzünü elleriyle kapattı
"Off off"
Tekrar yüzünü açtı ve kenarda duran Radyoyu aldı ve Karadeniz Radyo kanalını açtı.
Hasret yakar günlerdur
Gözlerim yollaruni
Yüreğume akar durur
Sensizluk gözyaşlariGel sevduğum gel ömrume
Yazalum aşk öyküsüni
Dilim susar gönlüm söyler
Bu sevda türküsüniGel sevduğum sevduğum
Gel belalum belalum
Bitsun ha bu hasretluk
Ben senun aşiğinumGel sevduğum sevduğum
Gel ömrune öldüğüm
Bitsun ha bu hasretluk
Ben senun aşiğinum
Ben senun sevdalinumKaradeniz yanayi
Yürekteki yangından
Tüm aşıklar ağlayi
Sana olan sevdamdanYine, yine gitmişti anılara. Biliyordu, biliyordu bu anılar asla bitmeyecekti. Belki bu içinde ki acı da hiç bitmeyecekti. Belki bu içinde ki sevda da hiç bitmeyecekti.
Biliyordu bu kadar bağlanmanın kötü olduğunu. O kadar da tembihliyordu kendisini. Sevmicem, aşık olmicam, hiçkimseye tutulmicam diye. Ama bu aşk, öyle birden girince hayatına mâni olamadı, engelleyemedi. Biliyordu ne kadar yanacağını ama işte aşk bu. Her an ne olacağı belli olmuyor ki. Pişmanmıydı sevdiği için? Evet pişmandı. En çok da genç kızın gitmeden önce ki sözleri pişman olmasına sebep olmuştu. Gider ayak canını okadar yakmıştı ki.Yerinden kalktı ve tam yatak odasına ilerleyecekti ki kapı çalınca olduğu yerde durdu. Bir an 'acaba deniz kızı mı?'diye geçirdi aklından. Sonra da dişlerini sıktı
"Kendine gel be" dedi ve kapıya ilerledi. Kapıyı açtı fakat kimse yoktu. Yere baktığındaysa 2-3 poşet 1-2 karton görünce hafifçe kaşlarını çattı ve biraz daha dışarı çıkınca bir adamın koşarak makam arabasının şöför tarafının kapısını açtığını gördü
"Heeey" diye seslenince arabanın yanına varan adam döndü ve ömere baktı
"Kimsin sen?"
Adam arabaya bindi ve oradan hızla uzaklaştı. Murat poşetlerin içine bakınca erzak olduğunu görünce daha çok kaşları çatıldı. Poşetleri biraz daha karıştırınca bir not gördü. Hemen aldı ve açtı
• Murat beni affet. Anlamadan dinlemeden seni yargıladım. Umarım bu gönderdiklerimle kendimi affettirebilmişimdir.
Melike Karahanlı•
Murat kağıdı tek eliyle yamultup dişlerini sıktı. Bu çok ağır gelmişti ona. Deniz kızı ya, Muratın Deniz kızı nasıl böyle değişebilmişti?
Ayağa kalktı ve içeri girip dolanmaya başladı. Ne yapacağını düşünürken yerde ki gazete ilgisini çekti. Eğilip aldı gazeteyi. Gazete de kocaman resmi yayımlanan Melikeyi görünce kaşları çatıldı.
"Prenses sarayına döndü. Şimdi de Prenseslik yapıp millete yardım dağıtıyor"
Elinde ki gazeteyi masaya bıraktı ve yavaş adımlarla yatak odasına ilerledi. Kapıyı açınca yine onun kokusunu aldı. Odaya girdi ve yatağa uzandı. Yastığa başını koyunca kokuyu farketti ve hafifçe başını kaldırıp yastığa baktı. Yavaşça burnunu yastığa götürdü ve kokuyu içine çekti. Hafifçe gülümsedi. Ama bu gülümseme acı yüklüydü. Hiçbir mutluluk barındırmıyordu içinde. Yutkundu ve oturur pozisyona gelip ayağa kalkıp yastığı da eline alıp kapıya çıktı. Yastığa son kez baktı ve fırlattı. Tekrar içeri girip yatak odasına gitti.
• • •
Melike yine dolaptan değil valizden çıkardığı bir elbise giyindi ve aynaa baktı son kez. O anda kapısı çalınca gözlerini kapıya çevirdi
"Gir"
Merve kapıyı açtı güleryüzüyle
"Ben geldiiim"
"Hoşgeldin canım bende hazırlanıyordum"
"Aa nereye?"
"Onun yanına. Özür dilemek için"
Merve gülümsedi hafifçe
"Hadi bakalım"
Melike çantasını aldı ve tam kapıdan çıkacağı sırada
"Nereye tatlım?"
Melike Firdevs Hanıma döndü
"Şey...Muratın yanına"
"Pekâla"
Melike Firdevs Hanımın bu onayına gülümseyerek karşılık verdi ve sonra da evden çıktı.
Taksi evin önüne gelince indi ve taksiciye beklemesini söyledi.
Eve doğru ilerledikçe ter döküyordu. Murata ne diyeceğini düşünüyordu kapının önüne gidene kadar. Yerde ki yastığı görünce heyecanı bir tık daha arttı. Belli ki Murat sinirden fırlatmıştı bu yastığı. Nihayet kapının önüne varınca yerde ki eşyaları gördü. Bi kapıya baktı bi eşyalara"Acaba evde yok mu?"
Bir iki kapıya vurdu fakat içeriden ne bir ses geliyordu ne de kimse kapıyı açıyordu. Genç kız sonunda anahtarıyla açmaya karar verdi ve anahtarı çantasından çıkarıp kapıyı açtı ve eşyaları mutfağa taşıdı. Sonra da yavaş yavaş evi geziyordu. Oturma odasında ki masanın üstünde gazeteyi görünce yine murata söyledikleri geldi aklına. Yutkundu ve evin içinde dolaşmaya devam etti. Yatak odasına girince Murat'ın yattığını görünce eğildi ve Muratı izlemeye başladı
"Seni ne kadar özledim bir bilsen"diye geçirdi içinden. Muratı izledikçe gözleri doluyordu. Onu okadar çok özlemişti ki. Murata bakarak hasret gideriyordu. Hiç bırakıp gitmek istemiyordu.
Bölüm sonu.
Acaba Murat Deniz kızı gitmeden uyanacak mı? Yoksa o gittikten sonra mı uyanacak? Bekleyin de görün😁
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adın Aşk Olsun (Tamamlandı)
القصة القصيرةHayatın zorluklarına dayanamayıp kendini Denize atan Melike Karahanlı (Deniz Kızı) ile Baba Mesleğini devam ettiren Balıkçı Murat Karadeniz'in Hikayesi. Melike intihar etmek için kendini Denize atar. Onu bulan Murat'ta dayanamayıp hiç tanımadığı bir...