Bölüm 11- Sen bana ne yaptın..

41 5 0
                                    

O kadar değişik hisler içerisindeyim ki şuan, ne yapacağımı bilemiyorum. Sanki midemde beni gıdıklayan bir milyon tane kelebek var ve dışarı çıkabilmek için kanat çırpıyorlar gibi. Bu daha önce yaşadığım hiç bir duyguya benzemiyor. Sanki vücudum benden bağımsız gibi, ruhum ise nereye gitti bilmiyorum. Ben çok kez öptüm onu, sarıldım, hatta çok yakın olduğumuz zamanlar bile oldu. Bir defasında dudaklarımız birbirine değdi hatta, ama çok hafifçeydi. Hiç bir şey hissetmemiştim, çünkü arkadaşım o benim ne hissedebilirim ki. Ama şimdi kalbim göğüs kafesimi delecek gibi atıyor, niye ki? Belkide ilk gerçek öpücüğüm olduğu içindir. İlk öpücüğüm, ilk gerçek öpücüğüm ve ben şuan en yakın arkadaşımı öpüyorum, hemde dudağından.
Belki bir kaç saniye anca oldu ama ben sanki bir asrı yaşıyorum saniyeler içinde. Aslında bu çok tuhaf, yani dudağımın üzerinde bir dudak var ve sıcaklar. Dudaklarım çoktan alev aldı ve cayır cayır yanıyorlar.
Böyle saçma bir konuma nasıl geldik, birbirimizin dibine ne zaman girdik ve en önemlesi birbirimizi nasıl öptük bilmiyorum. Gerçi öptük dememeliyim, çocuğun dudaklarına yapışan benim sanuçta. Ama bilerek olmadı ki!
Geri çekilemiyorum, sanki biri bütün elektiriğimi kesmiş ve ben donmuşum gibi. Ali ise... oda çekilmiyor. Oda benim gibi kaskatı duruyor. Resmen çocuğu öptüm ve halâ öpmeye devam ediyorum, niye geri çekilemiyorum ki?

Ben donmuş kalmış bir şekilde dururken Alinin dudakları oynadı. Ben geri çekilecek sandım ama yapmadı. Bir elini yanağıma koyup, daha çok kendine yapıştırdı beni. Diğer eliyle ise belimi tutuyordu.Üst dudağımı öptü uzunca. Sonra da dudaklarını alt dudağıma kaydırdı ve öpmeye devam etti. Ben sadece öylece duruyordum ama o... Ali resmen öpüyordu beni.

Saniyeleri seneler gibi yaşamak mıydı? Yoksa seneleri saniyelerle yok etmek miydi bu?
Bilmiyorum.
Ben şuan ne yaşıyordum? Biz şuan ne yapıyorduk?
Ölüm sessizliğinde geçen saniyeler sürerken, sadece nefes seslerini duyabiliyordum. Ama benim nefesim değildi. Çünkü ben nefes alamıyordum. Tüm o sessizliğin ve nefessizliğin sonunda beynim çalışmaya başladı sanırım, yada ne bileyim birden kendime gelmiş gibi oldum ve kendimi geriye çektim. Dudaklarımız birbirinden ayrıldı bir anda ve ne zaman yumduğumu bilmediğim gözlerimi açtım. Halâ yakındık Ali ile, zaten onun göğsüne sırtım dayalıydı istesemde fazla uzaklaşamamıştım. Alinin de benim gibi gözlerini yumduğunu fark ettim sonra. Yavaşca gözlerini araladığında gözleri gözlerimle buluştu. Ama bu gördüğüm gözler çok başkaydı, bana çok farklı bakıyordu. Alinin gözleri zaten çok koyu bir kahveydi hatta neredeyse siyaha yakın bir renkti. Şimdi ise, çok koyuydu, sanki kapkara bir gece gibi. Birbirimize bakakaldık öylece... Alinin nefesi dudaklarıma değiyordu, benim nefesimde onun dudaklarına.
Sonra birden irkilir gibi oldum, tamamen anın etkisinden sıyrıldım ve kendi koltuğuma oturdum hızla. Kafamı sağ tarafımdaki cama çevirip dışarıya bakmaya başladım. Baş parmağım hemen ağzıma gitmişti. Tırnağımı kemirmeye başladım. Aliden tarafa ise hiç bakmıyordum daha doğrusu bakamıyordum. Camdan dışarıya bakıp tırnağımı kemirmeye başladım. Ben ne yapacaktım şimdi, en yakın arkadaşımı yanlışlıkla öpmüştüm. Bu da yetmezmiş gibi oda beni bilinçli bir şekilde öpmüştü. Niye öpmüştü ki beni...
Peki ne olacaktı şimdi, bu gün bakmasam bile bir gün yüzüne bakacaktım. Zaten biz sürekli dip dibeydik Allah aşkına, nasıl kaçabilirdim ki?

"Selin?"
Daldığım düşüncelerle boğuşurken Alinin sesiyle irkildim birden. Korkmuştum aniden seslenince, ve de donmuştum. Gözüm dışarıdaki manzarada kalmıştı öylece. Ali'den tarafa dönemiyordum, bu yaşadığım en utançverici olaydı. Sınıfta eteğim yırtılıp iç çamaşırım gözüktüğünde bile bu kadar utanmamıştım. Yada tüm okulun önünde konuşma yaptıktan sonra, kürsüden inerken merdivenlerden yuvarlandığımda bile
bu kadar rezil olmamıştım. Gerçi ikisinde de beni ayağa kaldıran yine Ali olmuştu, en yakın arkadaşım ve ben onu öptüm. Bir insan en yakın arkadaşıyla nasıl yanlışlıkla öpüşebilir Allah aşkına. Ama ben yaptım işte, ben ve tuhaflıklarım.

-YILDIZLARA FISILDA-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin