Of Kaya Offff

19 4 0
                                    

Yemeği yemeye başladık.
-Afiyet olsun kankacıklarımmmm
-Ben senin kankan mıyım? DEDİ Güney.
Ona sarılarak cevap verdim, oda bana karşılık verdi. Sonra işte yemek yedik içecek içtik falan erkekler doymuş çimende oturuyordu, bizde sofrayı topluyorduk, birden bizi ilerden Kumsal çağırdı.
-Kızlaaar koşun burda bir şey vaağğğrr.
-Tamam geliyoz
Bizimle birlikte  erkekler de gelmek istedi tamam dedik, Kumsal ın yanın gittik.
-Bakın burada kocaman bir çamur birikintisi var.
-Bunun için mi çağırdın bizi?
-Gezeriz biraz. 
Sonra Kaya yavaşca Kumsal ın yanına yaklaştı.
-Kanka sana bişi dicem dedi Kaya.
-Söyle Kanka
-Çamur banyosunu sever misin?
-Cildi çok rahatlatıyormuş hiç yapmadım.
-O zaman ŞİMDİ YAP!
Birden Kumsal'ı çamur birikintisine attı. Kumsal'ın her yeri çamur olmuştu Kaya gülüyordu Alas hemen sevgilisinin yanına gitti.
-İyi misin aşkööm
-Nasıl gözüküyorum sence
-Güzel.
-Kaya hele bir burdan çıkayım. ... Senin o ağzına edicdm olmayan beynini yerlerde sürükleye sürükleye seveceğim anladın mı gerizekalıııııı
-Hıhı tamam  bekleyem.
Ben bi arn gülmemi durdurup Kumsal'ın yanın gittim, kokusu iğrençti kuscak gibi oldum.
-Kumsal bu nasıl koku kankacığım sen bunun çamur olduğuna emin misin?
-Bok olcak hali yok ya!
Kızlar hemen tuttu Kumsal'ın kolarından.  Battığı çamurdan bir şekilde çıkardık onu.
hala çok kötü kokuyordu Kumsal. Burnumu ellerim ile kapattıktan sonra yere oturdum. Kaya'ya pis pis baktım. Bakışı anlamış olacak ki yüzünü hemen diğer tarafa çevirdi. Ne diyebilirdik ki şimdi?

10 dk sonra
Herkes mutlu mesut oturuyordu, hepimiz oturmuş bakınıyorduk etrafa. Sebepsizce Güney'i gıdıklamak geldi içimden,yanımda oturan, Güney'e daha da yaklaştım. Ve ona sarılıyor gibi yapıp hızlı hamleler ile gıdıklamaya başladım. Güney çırpınıyordu.
-Seni gıdıklarıııııımmmmn
Senin o Gıdıklarım diyen ağzını şapur şupur duvarlara vura vura yerim Güneyyy
Alas tipi sevme şeklinde Güney'e sevgi sözcükleri uçurdum. Arkadan Alas geldi.
-O benim laföm lağğn!!
Pis pis sırıtırken aniden karnımda bir baskı hissettim. Biri tikim ile oynuyordu. Kendimi seri hareketler ile korumaya çalışıyordum. Tikim benim en zayıf yerimdi. Dokunduğun anda bedenimden anırma sesleri çıkıyordu.  Kesin beni gıdıklayan kişi Güney'di.
-Dur yapma durrrr
-Srn bende duruyor muydun?
-Ben seni ne zaman gıdıkladım be
Hem konuşuyor, aslında konuşamıyordum gülmekten her neyse işte, hem konuşmaya çalışıyor hemde gülüyordum.
-İşte hiç gıdıklamadığın için hiç durmadın ya
-O nasıl bir beyin dedi Mevsim.
Kendimi korumak için ellerimi Güney'in ellerinin üstüne koyup ittirdim ama onun güçlü elleri benim kemik parmaklarıma bir olamazdı. Yankışlıkla elim onun bel boşluğuna kaydı. Birden yerinden hopladı. Doğtu ya! Onunda tiki vardı. Hemen hızlıca onu gıdıklamaya başladım. Bu sefer acı çeken taraf o oldu.
-Damla yapma! DAMLAAA
--Sen bemde duruyor muydun? Dedim alaycı bir ses tonu ile.
-Ya Damla!
-Ya Güney!
-Senin zayıf tarafını biliyorum ki
-Neymiş bakalım benim o ZAYIF TARAFIM?
Benim tikim dışında bir zayıf tarafım yoktu. Yani ben kendimi öyle tanıdım...
-Damla
-What dedin gūlūmm
Araya Doğa girdi.
-Pişt yavru aldın sözümü
-Şimdilik geri vereceğim kankacığım...
Güney devam etti.
-Damla
-Hee
-Damlaa
-Güney napıyon adımı mı ezberliyon?
-Damlacığım, sevgiliciğim birtanecik aşkım, herşeyim, kainatımm!!
Benim zayıf yönüm buydu işte, kendi bilmediğim zayıf yönüm beni ele verdi. Ben bana böyle ponçik laflar edilince duramıyordum. İçimde kıpırdaşmalar oluyordu. İşte bir anda ellerim böyle yokmuş gibi hissettim. O sırada Güney ellerini göğsünde birleştirdi. Bende onun gibi yaptım. Öylece birbirimize bakıyorduk ki arkadan bizimkilerin bağırış sesi ile ürküldüm
-Damla arkana bak!
Ben daha arkama bakamadan kafamda bir şey kıeıldığını hissettim.

 Mavili OğlanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin