Bölüm 8

1.8K 154 4
                                    

8.BÖLÜM

  Biri tüm günah ve sevapları ile seversiniz... Sadece seversiniz bunun bir nedeni yada sebebi olmaz, bazen tek bakışı yeterlidir bazende sadece gülümsemesi... Benim ise Vicky'nin gözlerinin içine bakmam yeterli oldu. Hayatım boyunca gödüğüm en güzel gözlere sahipti. Yeşil ama maviye çalan, turkuaz gibi ve içinde kahve hareler olan... Ama anlamlı bakan çok şey vaad eden gözlerdi onlar... Yemek yemek, su içmek kadar ihtiyacım vardı ona... Nasıl bir anda bağımlısı olduğumu anlayamadım bile... Aslında evlilikler kötü sonuçlandığında hiçbir zaman tek taraf hatalı değildir.

Ben bir ajanın... FBI için çalışıyorum ve kesinlikle gizli ama işini çok iyi yapan bir ajanım... Vick ile tanışmadan öncede ajandım... Onun bu mesleğe atılıp, rahatça gezmesine sırf işimi öğrenip endişelenmesin ve başı belaya girmesin diye göz yumdum... Sonrada onu bu yüzden boşamaya çalıştım ve zaman içinde de olduğu güzel yaratıktan bir sosyete gülüne dönüşmesini ses çıkarmadan izledim. Hatalıyım, ondan vazgeçemeyecek kadar bencil ve onun değişimini sağlayacak kadar nankörüm...

  Şu anda düşünüyorumda onu bugün makyajsız ve spor kıyafetler içinde gördüğümde ilk kez küçük garsonumu özlediğimi anladım. O elinde hiçbir şeyi olmayan ama yılmadan hayata tutunmaya çalışan kızı özlemiştim...

****

  Pekala, ben nasıl bir salaktım... Bu adamla 10 yıl boyunca evli kaldım ve bir gizli ajan olduğunu bile anlamadım... Şimdide bu yerde hapisim... Evliliğine ne kadar sahip çıktın ki dedi iç sesim... Evet, bir kez bile en azından 5 yıldır işlerinin nasıl olduğunu yada gününün nasıl geçtiğini sormamıştım... Tanrım ben ne çeşit bir sürtüğüm. Gözlerim karanlığa iyice alıştığına içerideki şeyleri görmeye başladım. Tek kişilik bir yatak, bir tuvalet mi? Ne yani burası bir tür hapishane mi? Ellerimle etrafı yoklamaya çalıştığımda kalanında odanın boş olduğunu anladım... Tamam ben dünyanın en çekici kadınları listesinde birinci oldum. Şimdi biraz baştan çıkarma zamanı. Derin bir nefes aldım ve kapıya yaklaştım.

"Kimse yok mu?" Ardından öksürmeye başladım. Hey ben çekici ve güzel bir kadınım ve kimse yardıma muhtaç güzel kadınları es geçmez...

****

"Dostum dolanıp durmayı kes!Başımı döndürüyorsun." Hızla durdum.

"Tehlikede olan senin karın değil nasılsa..." Jack baba bakıp gülümsedi.

"Eğer Vicky'de eski günlere dair en ufak bir kırıntı varsa eminim hepsinin canına okur." dedi alayla.

"Elbette şu anda kırılan tırnağı için dert yanmıyorsa." diye homurdandım. O sırada karşıdan gelen şefimizi gördüm ve hızlı adımlaral ona doğru yürüdüm.

"Bir gelişme var mı efendim?" Ümit dolu gözlerle ona bakarken adam kızardı.

"Üzgünüm Doug, plaka sahte çıktı. Ama hala uğraşıyoruz..." O anda tüm hayallerim yıkıldı.Karımı bu kez gerçekten kaybetmiştim...

14 ŞUBAT 2002 – New york

  Daha önce hiç bu kadar güzel vakit   geçirdiğimi hatırlamıyordum. Oturduğum apartman dairesi gözkünce bir yandan ki hava çok soğuktu üşüdüğüm için sevinirken, diğer yandan gece sona ereceği için hüzünlüydüm.

  Kapının önüne geldiğimizde elimde kocaman oyuncak ayım ki Doug bunu yumruk topuna vurarak benim için kazanmıştı... Diğer elimde de gülüm duruyordu. Elimde olmadan titredim.

"Tanrım hava çok soğuk."diye mırıldandım. Doug bana bakıp gülümsedi. Elimden oyuncak ayımı alıp yere koydu. Ardından gülü alıp onuda ayının kucağına bıraktı ve eldivenli ellerime yöneldi. Eldivenleri yavaşça elimden çıkarırken daha önce hiç bu kadar heyecanlandığımı hatırlamıyorum. Sonra ellerimi sıcak avuçlarına sardı ve dudaklarına götürdü. Ilık nefesi tenime değerken birden ısındığımı hissettim. Sonra başını kaldırdı ve gözlerimin içine baktı...

"Şimdi daha iyimisin?" dedi. Hafifçe gülümsedim.

"Teşekkür ederim." diye fısıldadım. Gülümsememe aynı şekilde karşılık verdi.

"Ben teşekkür ederim tatlım." dedi. Şaşkınlıkla onu izledim.

"Ne için?" dudağının kenarı kıvrıldı.

"Bunun için.." diye mırıldandı ve başını eğip dudaklarını dudaklarıma yapıştırdı...

BENİ YİNE SEVER MİSİN ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin