...
Khamul esnek tuttuğu kılıcını bir müzik senfonisindeymişçesine savurdu . Prens Rheagar'ın elindeki kılıç havaya fırladı Ve kalabalığın arasında oturan Lyana Stark'ın önüne düştü . Lyana şokla mavi gözlerini önündeki gümüş kılıca dikti . Sonrada altın rengi gözlere baktı . Kadın kendini altın rengi gözlerin mükemmelliğine bırakmışken Turnuvadaki herkes şok olmuş bir ifadeyle gözlerini yabancıya dikmişti . Düello 10 saniyeyi bile almamıştı . Khamul'un soğuk Ve alaycı sesi tüm kalabalıkta yankılandı "İstersen altın zırhlı muhafızlarınla saldır . Kim bilir belki o zaman şansın olur (!) " Rheagar korkuyla önünde duran altın gözlü varlığa bakakaldı .
...
Jaime Kral'ın Şehrine sıkılmış bir ifadeyle bakan Altın gözleri inceledi . Khamul'un mırıltısını duydu "Dol Guldur harabeleri bile daha güzel ." Diyişi ile şaşkınlıkla Genç Lannister adama bakakaldı . Khamul yorgunca şehrin sokaklarına baktı . Ne yapacağı hakkında bir fikri yoktu . Yorgunca Lannister'ın mavi gözlerine baktı . " Eee para kazanabileceğim bir turnuva var mı bari ?" Khand'da vardı . Rhun ve Harad'da da dövüş turnuvalarını çok görmüştü . Tabi Gondor böyle şeyleri vahşice bulduğu için yapmazdı . Rohan'da da zaten orklar cirit attığı için turnuvaya gerek olmuyordu . Jaime yutkundu " Evet var ama soylu olmayanlar giremez . " Khamul hayal kırıklığı ile iç çekti . Biraz stres atmak fena olmazdı . Jaime adamın altın rengi gözlerindeki hayal kırıklığına şaşırdı . " Belki seni turnuvaya sokabilirim." Dediğinde altın renkli gözler muzip bir parıltıyla parladı . " Gerçekten mi ? " sesindeki heves Jaime'yi şaşırttı . Hiç böyle bir tonda konuşabildiğini düşünememişti . " Evet , ama tehlikeli rakipler olacak . Robert Baratheon , Rhagear Targeryan hatta Arthur Dayne bile gelebilir ." Dediğinde Khamul'un gözlerinde en ufak bir değişiklik bile olmamıştı ." Lütfen beni turnuvaya Sok Jaime !" Adamın ses tonundaki heves Jaime'nin yutkunmasına sebep oldu . Ya bu adam korkusuzdu yada Westerosta kimseyi tanımıyordu . Tabi Genç Lannister ikisinin de olduğunu bilmiyordu . Khamul'un içindeki karanlık alevler " Savaş !" Diye haykırıyordu . Nazgül kan dökmeye açtı . Jaime Khamul'a eşlik ederken içinde oluşan kötü hissi Yok saydı .
...
Şans böyle birşeydi . Targeryanların prensini yenmiş birde üstüne dalga geçmişti ama Khamul bundan pişman değildi . Khamul Mavi gözlere simsiyah saçları olan çok güzel bir kadına bakakalmıştı . Ned Stark Yabancının Lyana'ya şaşkınlık dolu bir ifadeyle baktığını fark etmişti . Adamın dudaklarını okudu "Elaine " . O da kimdi ? Khamul eski eşini hala aynı güzelliğinde görmeyi beklememişti . Bizzat elindeki kılıçla eşini öldürmüştü . Boğazına sıkışan çığlığı Yok saymaya çalıştı . Lyana Stark ise Adamın altın rengi gözlerinden kendini alamamıştı . Tabi bu bakışma öfkeli bir ses tonu ile bitti . Robert Baratheon devasa çekicini havaya kaldırmış öfkeyle nişanlısına bakan adama haykırmıştı " Nişanlıma ne hakla bakarsın adi herif !" Khamul nişanlı lafını duyduğunda içindeki öfkeyi dizginlemek için kendini tuttu . Hemen karşısında olan Prens ve Dövüşü hayranlıkla izleyen Jaime'i adamı bir anlığına o korkunç formda görür gibi olmuştu . İki adamın da rengi soldu . Khamul içindeki Kana susamış yaratığın sesini duyabiliyordu " Paramparça et o çöpü !" Öfkesini zorlukla dizginledi Khamul . O Elaine değildi . Neden o olmayan biri için kan dökmeliydi ki ? Hayatı boyunca asla yapmayacağı birşeyi yaptı . " Özürlerimi sunarım Lord Baratheon ." Adamın ses tonundaki yenilgi ve bakışlarındaki soğukluk Robert'ı karışık hislere soktu . Adamın dövüş yeteneğini görmek istiyordu ama Sesindeki yenilmişlik ve ağır kasvet Robert'ı vaz geçirdi . "Sana bir şans veriyorum yabancı . Bir daha nişanlıma bakmaya bile tenezzül etme !" Khamul yanıt vermedi. Şaşkınlıkla dolu kalabalığı Ve Jaime'nin inanmamazlıkla dolu bakışlarını Yok sayarak kendisine verilen çadıra geri döndü . Öfkeyle üstündeki cüppeyi üzerinden çıkarı yere fırlattı . Çırılçıplak kalmasını bile umursamadan belindeki siyah Morgul kılıcını eline aldı ve nefretle yere fırlattı . Elaine ! Biricik aşkını öldürdüğü kılıcı daha fazla tutamayacağını hissetmişti . Yatağa oturdu Ve elleriyle yüzünü gizledi . Göz yaşları öylesine fazlaydı ki ! " Sauron'a lanet olsun !" Haykırışı o kadar gürdü ki etrafındaki çadırlarda olan insanlar bile duymuştu .
Sessiz bir şarkı zihninde canlandı . Nereden bildiğini bilmesede şarkıya eşlik etti Khamul , Jaime Khamul'u merak ettiği için çadırının önüne gelmişti . Şarkıyı duyduğunda kapıda durdu .
I'm scared of what's inside my head
What's inside my soul
I feel like I'm running
But getting nowhere
Fear is suffocating me
I can't breathe
I feel like I'm drowning
I'm sinking deeperWhite light fades to red
As I enter the City of the DeadRex tremendae majestatis
Qui salvandos salvas gratis
Salve me, Fons Pietatis
Salve me, Fons Pietatis
[x 2]I feel it burning through my veins
It's driving me insane
The fever is rising
I'm going under
Memories flash before my eyes
I'm losing time
The poison is killing me
Taking over
White light fades to red
As I enter the City of the Dead[Chorus]
Quantus tremor est futurus
Quando Judex est venturus
Quantus tremor est futurus
Quando Judex est venturusDamnata, invisus, ubique
Ab omnibus, ad infinitum[Chorus x 3]
Türkçesi de Burada :City Of The Dead - Eurielle
Kafamın içindekilerden korkuyorum
Ruhumun içindekilerden
Koşuyor gibi hissediyorum ama bir yere ulaştığım yok
Korku beni boğuyor
Nefes alamıyorum
Boğuluyor gibi hissediyorum, daha derine batıyorum
Ben ölüler şehrine girerken
Beyaz ışıklar kırmızıya döner
Muazzam görkemin kralı
Sen, ki kurtarılacak olanları incelikle kurtaran
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Muazzam görkemin kralı
Sen, ki kurtarılacak olanları incelikle kurtaran
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Damarlarımda yandığını hissediyorum
Beni delirtiyor
Hararetleniyor, kendimden geçiyorum
Anılar gözümün önünden geçiyor
Vaktim azalıyor
Zehir beni öldürüyor, ele geçiriyor
Ben ölüler şehrine girerken
Beyaz ışıklar kırmızıya döner
Muazzam görkemin kralı
Sen, ki kurtarılacak olanları incelikle kurtaran
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Muazzam görkemin kralı
Sen, ki kurtarılacak olanları incelikle kurtaran
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Cennet yargıcı yeryüzüne indiğinde
İnsanoğlunun bağrı ne korkular açığa vurur
Cennet yargıcı yeryüzüne indiğinde
İnsanoğlunun bağrı ne korkular açığa vurur
Lanetli, her yerde nefret edilen
Herkes tarafından, sonsuza dek
Muazzam görkemin kralı
Sen, ki kurtarılacak olanları incelikle kurtaran
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Muazzam görkemin kralı
Sen, ki kurtarılacak olanları incelikle kurtaran
Kurtar beni, hürmet kaynağı
Kurtar beni, hürmet kaynağı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altın ve Gümüş
FanfictionŞaşkınlıkla ellerine baktı genç hayalet . Bir bedeni vardı Ve rüzgarın narince yüzünü okşayışını , güneşin sıcak hissini hissediyordu . Bir bedeni vardı ! Artık özgürdü ! Neredeyim ben diye düşündü hayalet . Bir ormandaydı , üstünde kara cüppeleri v...