Bölüm 4

185 19 0
                                    

Jaime'i Cersei'ye sarıldı . Dişi aslanı bu kadar Ne korkutabilirdi ? Aklına gelen cevapla irkildi . Khamul olamazdı . Daha onunla bile tanışmamıştı .Genç adam nazikçe kardeşinin başını okşadı Ve yumuşak bir sesle "Ne oldu ?" Ses tonundaki endişe neredeyse elle tutulacak kadar ağırdı . Cersei gözleri kapalı bir şekilde "Biri beni tehdit etti ." Dediğinde Jaime'nin mavi gözleri öfkeyle doldu . "Kim?! " ses tonu fazlasıyla sertti . Cersei nazikçe abisinin yanağını okşayarak "Prens Rheagar'ı yenen adam ." Dediği an Jaime'nin mavi gözlerinde ağır bir şok belirdi . "Sen onunla Ne zaman konuştun ?" Dediğinde Cersei Jaime'nin ses tonunda öfke dışında bir duygu hissetmişti . Cersei meraklanmıştı . " Dün çadırı karıştırdım . Kazara onun çadırına geldim . Beni tehdit etti ." Dediğinde Jaime'i şaşırdı . Nedense Khamul'un hiçbirşeyden korkmayacağını düşünüyordu . Gerekirse Kral Eli olan babasına bile kılıcını çekerdi . Khamul fazlasıyla garipti . Jaime derin bir nefes aldı ."Cersei dün akşam pek iyi değildi . Muhtemelen o yüzden sinirini senden çıkardı . " dediğinde Cersei öfkeyle "Bana onu mu savunuyorsun Jaime !" Dediğinde Jaime yutkundu . Adamı kısa süreliğine tanımasına rağmen sabırlı Ve merhametli biri olmadığını anlamıştı . "Cersei onu tanıyorum . Eğer seni gerçekten tehdit etseydi burada tek parça olacağını düşünmüyorum. " dediğinde Cersei öfkeyle Jaime'ye baktı Ve arkasına bile dönmeden odadan çıktı . Jaime iç çekti .
...
Lyana üstündeki koyu mavi elbiseyi aşağı doğru çekiştirdi . Böyle elbiselerden nefret ediyordu . Lyana zaten böyle kızsı şeyleri hiç sevememişti. O adamla konuşmalıydı . O ismi nasıl bildiğini öğrenmeliydi . Derin bir nefes alarak çadırdan çıktı . Bu gün turnuvanın ikinci turu başlayacaktı . Tam adamın çadırının nerede olduğunu bilmediği aklına geldiği vakit adamı gördü . Üstünde siyah cüppesi yoktu . Hatta Lannister zırhı vardı üstünde . Ama Lyana nedenini bilmese bile üstündeki zırhtan hoşlanmadığını anlamıştı . Khamul'un somurtkan yüzüne gülümsedi "Böyle Kaba görünen zırhları hiç sevmezdi zaten ." Dediğinde kendide şaşırmıştı . Nasıl Bunu söyleyebilmişti ? Daha onu tanımıyordu bile . Khamul üstündeki ağır zırha kasvetle baktı . Ağırlığını hissetmiyordu ama zırhın görüntüsü bile adamın sinirini bozuyordu . Böyle zırhları hiç sevememişti. Bir tek giydiği ağır zırh Rhun tarzı yapılan altın zırhlardı . Derin bir nefes aldı nazgül . Üstünde hissettiği bakışlarla Khamul ona bakan kişiye döndü . Hayaletin ruhu o mavi gözleri gördüğü an can çekişmeye başladı . Kadının eskisi gibi bakan sıcak bakışları hayaletin kalbini parçalıyordu . Nazgül tek bildiği şeyi yaptı . O da acıyı Yok saymaktı . Lyana altın rengi gözleri olan hayalete yaklaştı . Her bir adımında kadının kalbi daha da hızlanıyordu . Hayalet kadının ona doğru geldiğini anladığında bedenini ondan uzağa doğru sürüklemeye çalıştı . Lakin bedeni onu dinlemiyordu. Kadın soğuk bir ses tonu takınarak konuştuğunda adam ürperdi . "Aff edersiniz . Direk konuya gireceğim. Elaine kim? . " dediğinde Khamul şaşkınlıkla kadına baktı sonra da yüzünde ufak bir gülümseme oluştu . Elaine her zaman patavatsız olmuştu . Kadının şimdi söyleyeceklerinden sonra özür dileyeceğini adı gibi biliyordu . "Eski eşimin adıydı . Bunu nasıl öğrendiniz bilmiyorum ama bu konuyu açmayın ." Dediğinde Kadının mavi gözleri şokla açıldı . Khamul bu şaşkınlığın sebebini biliyordu . Yüzünde bir gülümseme olan biri size bu kadar sert ve soğuk tonda konuşursa her insan böyle şaşkınca bir tepki verirdi . Lyana kekeleyerek "Ö..Özür dilerim ." Dediğinde Khamul haklı çıktığına şaşırdı . Bu kadın Elaine değildi ama ona sadece bedenen değil huyca da benziyordu . Nazgül içinde rahatsız bir sıcaklık hisseti . Kendi kendine " İkisi farklı Kişiler ." Diyerek kendini kandırmaya çalıştı . Lyana adamın sessizliğinden ürkmüştü ama aynı zamanda eşine ne olduğunu deli gibi merak etmişti . İçindeki korkuya rağmen konuştu ama o daha konuşmadan adam gelecek soruyu tahmin etmişti . Khamul yanılacağını umdu . Belki de Elaine gibi meraklı değildi . Belki onun gibi cesur değildi. Khamul kadının gözlerine bile bakarak hangi sorunun geleceğini anlamıştı aslında ama kendini kandırmaya çabalıyordu . Lyana tek bir soruyla çabasını yerle bir etti. "Eşinize ne oldu ?" Khamul boğazının yandığını hisseti . Hayır sadece Boğaz değil diye kendince düzeltti . Tüm bedeni alevlerde kalmışçasına yanıyordu . Zorlukla konuşabildi . "Öldü ." Lyana bu sözle gözlerini yere devirdi . Adamın sesi öylesine kırık dökük çıkmıştı ki kadın alığı cevaba da sorduğu soruya da pişman oldu . Yutkundu "Özür dilerim ." Adam gözlerini kapadı . Aşık olduğu kadının resmen kopyasının karşısında olmasına inanamıyordu . Derin bir nefes aldı hayalet ve sahte bir gülümsemeyle "Eğer o gün sana bakmam rahatsız ettiyse eğer sadece ona çok benziyorsun Ve ben bir an seni o zannettim." Dedi ve Hemen ilerde şaşkınlıkla ona bakan Jaime'ye ilerledi . Lyana içinde nedensizce bir acı hisseti . Adamın yaşadığı şey korkunç olmalıydı . Sadece gözlerine bakarken bile o kadını hala sevdiğini anlamıştı . Kadın abisine doğru giderken son kez Khamul'un Jaime'ye doğru ilerleyişini izledi . Kadının gözünden bir damla yaş aktı . Lyana nedenini anlamamıştı bile ...

Altın ve Gümüş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin