Bölüm 15

174 19 12
                                    

Khamul içinde oluşan korku hissini Yok saymaya çalıştı . Kendinden başka bir nazgülün burada olması iyiye işaret değildi . Atının üstünde çölde ilerlerken hayaletin aklındaki şey buydu . Cadı Kral olamazdı . Bir faninin elinde ölmüştü . Onun dışında yedi seçeneği vardı . Morgomir olma şansı vardı . Açıkçası Khamul Morgomir ile iyi anlaştığı için içten içe onun burada olmasını diliyordu . Morgomir kılıcını bırakacak tek nazgüldü. Ama asla kılıcını bir paralı askere vermezdi . Muhtemelen bir yere gömerdi. Paralı askerin dediğine göre siyahlar içersinde bir adam kılıcını ona vermiş ve adamın paslı kılıcını kendine almıştı . Khamul iç çekti. Morgomir asla Bunu yapmazdı . Dwar Bunu yapmak için fazla kurnazdı . Khamul onun hayatını bilmiyordu , açıkçası umrunda da değildi . Cadı Kralı destekleyen nazgûller umrunda olmamıştı . Adunaphel olabilirdi . Aynı zamanda bir kılıç ustasıydı . Önceki hayatını onurlu geçiren nazgûllerdendi . Aslında Adunaphel'e karşı bir kini yoktu . Onun olması problem değildi. Akhôrahil , Khamul onun olmamasını umuyordu . Numenor büyüleriyle arası hiç iyi olmamıştı . Gerçekten de tehlikeli büyücülerdi. Cadı Kral'dan sonra onu zorlayabilecek tek nazgûl idi . Ji Indur Zeki ve korkak bir nazgûldu. Kılıcını asla bırakmazdı . Ne olursa olsun. Hoarmurath , kendi gözünde çok vasıflı bir nazgûl değildi . Eskiden kendisine hizmet edenlerdendi . Ama yüzükten sonra işler değişmişti.  Uvatha o piçte değildi . Kendisine her fırsatta problem çıkaran bir nazgûldu .Ama birlikleri ile geldiğinde hep kaçmıştı . Khand'ı kendisine karşı çok defa kışkırtmıştı . Ama konu savaşa geldiğinde cesur Ve onurlu kanasusamış variagları korkaklar sürüsüne dönüştürmüştü . Fazla zeki değildi . O da yapamazdı . İki seçeneği vardı ya Adunaphel yada Akhôrahil idi .
...
Güneş Mızrağı şehrini gördüğünde Khamul iç çekti . Hep planlarını birşey bozuyordu . Şehire girdiğinde Nazgûl onu izleyen muhafızları Yok saymıştı . Düşünceleri onlardan daha önemliydi . Fırtına Kralı Akhôrahil fazla hırslı fazla kibirli bir nazgûldü. Hatta Cadı Kral'a kafa tutmak için diğer nazgûlleri kandırmaya çalışmıştı . Ama Cadı Kral'ın kara büyü konusundaki yeteneklerinin çeyreği bile onda yoktu . Khamul kabul etmek istemesede Cadı Kral hep ondan güçlü olmuştu. Kahrolasıca Numenorlar diye düşündü Hayalet . Her seferinde Khamul kendisi gibi Orta dünyanın sakini olan halkları kendilerinden aşağı görürlerdi . Kibirleri boylarından büyüktü . İçindeki öfkeyi bastırdı hayalet . Birilerini öldürmek istemiyordu . Kum rengi Kalenin kulelerinde birini gördü . Yeşil gözler... karanlık Ve arzu dolu ... ürperdi hayalet . O burada olamazdı ... o yüzüğe bağlı değildi . Hayalet altın rengi gözlerini kısarak o yeşil gözlü yabancının yüzünü görmeye çalıştı . Ama nafile bir çabaydı . Yabancı artık pencerede değildi . Khamul bunun sadece hayal gücünün bir eseri olmasını umdu . O yeşil gözlerin sahibi tahmin ettiği kişiyse muhtemelen büyük bir savaş çıkardı . Dokuzlar en büyük hayaletti . Ama tehlikeli başka hayaletler de vardı . Dokuzlara direnebilen ve kendisini de nazgûl olarak görebilen bir hayalet . Khamul maalesef o hayalet ile yakınlaşmak gibi bir hata yapmıştı . O hayalet kısa süreliğine de olsa duyguları getirebiliyordu .  Khamul ızdırap dışında bir şey hissetmek istemişti. Ve Bunu yaptığı an büyük bir pişmanlık yaşamıştı  . Tabi ilk defa dişi bir hayalet görünce şoka uğramıştı . Ama Cadı Kral uyarmıştı. " Eğer ona bağlanırsan herşeyini elinden alır. Belki insani duygularını geri verebilir ama bedelini ödeyemezsin ." Nefret etsede Khamul onun haklı olduğunu anlamıştı . Hayalet onun burada olmamasını umdu . İşleri sadece daha da zorlaştırırdı. Winddancer ( Not: gerçekte böyle bir karakter Yok. Lord of the rings'in RPG oyununda böyle bir karakter varmış bende onu da ekleyeyim dedim .)  onun için büyük problemdi . Açıkçası onu yaratan kişi de Cadı Kraldı . Ama ona direnebilmişti . Özgür bir hayalet olmuştu . Ona imrenirdi. Tabi kendisini kullanıp Cadı Kralı öldürmeye çalışınca gözü açılmıştı . Asla onunla dost olmak istememişti sadece Cadı Kraldan intikam alabilmesi için bir yoldu Khamul onun için . Morgomir ona ihanet etse bu kadar canı yanmazdı . ... Khamul düşündü . "Hayır yanardı." Diye düzeltti . Eskiden Cadı Kral'ın sağ koluydu Morgomir ( Not : aslında Ren diye geçiyordu . Ama ben EA'nın kullandığı adı kullanacağım .) ama Cadı Kral yüzünden bu hale geldiği için intikam arıyordu . Onunla öyle dost olmuştu . Normalde Sauron böyle şeylere izin vermezdi ana konu intikam olunca izin veriyordu . Winddancer gibi kimliğini saklamamıştı . Onun gibi kendisini kullanmaya çalışmamıştı . O yüzden Khamul onu severdi . İç çekti hayalet . Özgür olmak bu kadar baş ağrıtıcı ve can yakıcı olmamalıydı . Saray kapısına geldiğinde karşısındaki turuncu zırhlara bürünmüş bir tabur muhafıza Yorgun bir ifadeyle baktı Khamul . Kral Eli olmakta zordu anlaşılan . "Ben Kral Eli Khamul'um. Buraya nişan için geldim . " dediğinde muhafızlar ona yol verdiler ...
...
Winddancer merakla Khamul ile nişanlanacak olan olan 15'indeki genç kıza baktı . Zavallı kız diye düşünmeden edemedi . Khamul asla onu sevmezdi . O da sevebilir miydi tartışılırdı . Khamul'un sabırsız Ve öfkeli bir yapıya sahip olduğunu çok iyi biliyordu . İhaneti kaldıramazdı . Açıkçası Winddancer bu dünyada gözlerini açtığında bir bedeni olduğuna inanamamıştı . Yolda giderken de Ellia Martel ile tanışmıştı . Kız kardeşini anımsatan kızla arkadaş olmuştu . Hatta kimliğini bile açıklamıştı . Başta korkmuştu . Ama alışması kısa sürmüştü. Ellia'nın arkasında belirdi Winddancer . Ellia dikiş yaptığı için fark etmemişti . "Ellia cidden şundan sıkılmıyor Musun ?" Dikiş işini kast etmişti . Ellia korkmadı . Winddancer her zaman böyle karanlıktan geldiği için şaşırmıyordu . "Hayır... hem kafamı dağıtmak için uğraşıyorum." Dediğinde Winddancer Ellia'nın sesindeki burukluğa üzüldü . Rhaegar'a aşıktı . Saf bir aşktı. Kızın kalbi kırılmıştı . Aslında Winddancer Rhaegar'ı suçlamıyordu. Aşk bambaşka birşeydi . Seviceğin adamı seçemiyordun. "Yeni nişanlın peki ?" Dediğinde Ellia yutkundu . Biraz ondan korkuyordu . Altın rengi gözleri o kadar korkutucu bakıyordu ki genç kız korkudan konuşamıyordu bile . "Korkutucu ... ama iyi gibi . Bana istediğimi yapma hakkı verdi ." Dediğinde Winddancer gülümsedi . "İyidir... ama Bunu asla kabul etmez. " Ellia Winddancer'in hüzünlü gülümsemesine bakarak "Onu tanıyor muydun ? " Dişi hayalet siyah saçlarını savurarak "Eskiden... yakındık ." Dedi ve karanlığa karıştı . Ellia kalakaldı . Daha önce Winddancer'ı hiç böyle üzgün görmemişti ...

Altın ve Gümüş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin