"yalanla kaplanmış bir dünya"

42 25 0
                                    

Güzel bir laf var ya"gözden yaş çıkarmı,canın yanmasa"
Jessicanın durumu da böyleydi,gözleri ağlamaktan kızarmış ,dudakları susuzluktan kurumuş rengi kaçmış halsiz halde arabayı kullanmaya devam ediyordu.Hiç bir yerde durmuyor,uyku nedir bilmiyordu.Nasıl uyusun ki, yeşil gözlerin sahibi onun uyumasına izin vermezken....
Kalbi onun için sızlıyor,onun temelli gitmesini kabul etmiyordu.
Ruhu sanki şu an bedenini bırakıp çok uzaklara gidecek ve asla dönmeyecek gibiydi.
Yemek bile zar-zor geçiyordu boğazından.
Derek çok acı çekti mi? ,canı çok mu yandı? .onlardan birine dönüşürken benim onu nasıl bıraktığımı görüyorken aklından ne geçti ... ....artık Jessicanın gözlerinin suyu bile kurumuştu .Gözlerinin önünde yıldızlar,kuşlar uçuşuyordu.Az irelide sanki , çevresi büyük duvarlarla kaplanmış olan bir barınak gördü.
Jessica parmaklarıyla gözlerini sildi.
-Bu halisünasyon değil ,bu gerçek ben b.u..l..du..m
Sesi bile çıkmıyorken ,halsiz ve bitkin halde arabadan indi.Bacakları ve vücudu onu dinlemekten vaz geçmişti. İşte ayakta duramayan Jessica toprağı tadıyordu. Toprak bile onun kurumuş dudaklarında duramadı Jessica elini yere bastırdı. Dizlerinin üzerinde durmaya çalışıyor… . aynı zamanda sanki yıllardır su geçmeyen kurumuş boğazından sesini çıkarmaya çalışıyordu
-yardımmm ed...in...
İçeriden bir asker kızın bu halini görünce,panikledi ona virüs bulaşmış olmasından korktu.
-ellerinizi havaya kaldırın !!!
Bayan lütfen ellerinizi havaya kaldırın.!!!
Jessica zorda olsa dizinin onu biraz daha tutacağını düşündü ve ellerini izi düşmüş topraktan havaya kaldırdı .
-Siz yaralımısınız?
-ha hayır!
Jessica bu sözleri söylemek için kurumuş olan dilini ve boğazını zorla çalıştırıyordu.  Ama bu sefer kafası onu bırakıyordu
-özel tim hemen buraya gelmelisiniz.Burda bir kız vaaar......
Devamını Jessica duyamadı. Beyini onu uzaklara götürmeğe karar vermişti.Son kez Jessica askerlerin birşeyler söylediğini biliyordu, ama anlamıyordu, sadece son kez acı hiss ettiği için derince nefesini içine çekti .....,bu… ..büyük darbeyle yere çakılan kafasının kanamasından doğan acıydı.

Ben öldüm mü?!!! Burası neden bu kadar beyaz?

-Doktor, galiba hastanın bilinci yerine geliyor!
-hanımefendi siz iyimisiniz?
-hanımefendi bizi duyuyormusunuz?

Sanki kafamda her şey yerinden oynuyordu.Hemşireni duyuyordum... Ama…. Ne o??. parmakları iyirmi tane mi? İnsan sarhoş olduğunda böyle mi oluyor acaba?Bana neler oluyor? Ne oldu bana ?
Kafam çalışmayı bırakmış ,şimdiyse bayılmadan önce yaşadığım anıların özetini sunuyordu
***
Simon

-Görev o kadar da zor değildi!

-ya tabi…
senin için 30-40 tane zombinin üzerine atlamak mı heyacanlı oluyor?!

-Simon bazan düşünüyorum da sen gerçekten onları mı durdurmak istiyorsun yoksa kendini mi?

-Meggi   ,  Daniel ya siz ne zaman benimle uğraşmaktan vazgeçeceksiniz?

-kusura bakma ama biz senin de neler yapa bileceğini biliyoruz,bir anın aksiyonsuz geçmiyor.
-ben de böyle....
korkaklığımı unutmaya çalışıyorum!

-yine mi?!!

-evet,yine! Ben korkak olmasaydım,şu an ablam benimle olurdu.Ama ben ne yaptım,..bir korkak gibi bütün belaları ablama yükleyip,kendimi kurtarmayı düşündüm!Şimdi lütfen bana karışmayın.

Arkadaşlar bir şey söylemek isteseler de Simonun gözlerinin parladığını ve ağlamamak için kendini zor tuttuğunu görünce sustular.Simonun şu an yalnız kalmaya ihtiyacı vardı.Ama buna Sisilya engel oldu.
-Ya arkadaşlar iyi ki sizi buldum
Simon gözlerinde oluşan yaşı sildi ve dedi.

Kanla yazılan aşk (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin