geri dönüş

515 39 119
                                    

"Hyaaaa"

Doğa elindeki kitabı Nico'ya fırlattı.

"Gerizekalı!"

Nico's pov
Ya insan takvimi okula 1 hafta kala 1 ay varmış gibi ayarladım diye kızar mı?

Şimdi fark ettim de, çok pisliğim lan ben... Hihi (pis sırıtış)
"Mal! Salak! Gıcık!"

Baba lütfen yardım et...

"Olamaz! Doğa dur! Siyah inci olmaz! Hayırrrr!"

Doğa elinde siyah inciyi sallamaya ve bana sinirli sinirli bakmaya başlamıştı. Tam kılıcı atacakken kulübeye Derin daldı.

"Doğa sen hazırlanmadın mı daha? Hadi gidiyoruz yarım saate..."

Kurtarıcım...

"Bekle... Ne oldu burada?"

"Derin gider misin birini gebertiyorum!"

Derin koşarak çıktı ve yanlışlıkla geç kalmasını sağladığım manyakla beni baş başa bıraktı.

"Ama... Kardeşini öldüremezsin değil mi? Doğa imdaaaaaaaaaaaaaa-"

"Hahahhahaha amma korktun emo çocuk."

Kılıcı tokaya çevirdi ve saçını topladı. Sonra hazırladığı çantasını aldı.

"Neyse, beni geçirmeye gelecek misin?"

"Tabiki..."
Doğa'nın duygu değişimleri bazen hayat kurtarıyor. Bavulu aldım ve kulübeden çıktım. Merdivenlerin altına koyup onu bekledim. O da müzik çalarını ve çantasını alıp yanıma geldi. Bavulunu alıp göründüğünden daha hafifmiş gibi taşımaya başladı. Özleyeceğim kardeşimi...

Otobüsün önüne gelince bana döndü.

"Haftasonları bizim eve beklerim. Annem için sorun olmayacaktır. Hem ben de gelir seni alırım arada..."

"Benim gücüm tükenince..."

"Buna fırsat bırakırsam..."

Güldü ve bana sarıldı. Sanırım bir kerelik Will dışında sana sarılan kimseye sarılma kuralını bozacağım.

"Sonra görüşürüz... Şey... Abi..."

"Sonra görüşürüz kardeşim." (yani see you later bro.) (ingilizcesi dha gizil)

Doğa bana sarılmayı bırakıp otobüse yaklaştı. Umarım bu sene Rin, Archer ve Marco'nun da Türkiye'de olacağını biliyorlardır yoksa ortalık biraz karışır.

Doğa otobüse binip en arkaya geçti. Ben de digerlerinin vedalarına baktım. Annabeth Derin'le konuşuyordu.

"Yazın gelmezsen seni keserim. Daha biz olimposu beraber düzenleyeceğiz."

"Ohha! Ciddi misin? Ya siz beni gitmekten vaz geçirmeye mi çalışıyorsunuz?!"

"Hehe. Belkii..."

Gülerek sarıldılar. Marco öylece duruyordu. O sırada Jason geldi.

"Görüşürüz Marco."

Buz gibiydiler. Tanrılarım, bu ne biçim uğurlama?! Ben bile en azından bir sarıldım be!

Archer'a baktım. Leo ile kahkahalarla gülerek sarıldılar ve Archer el sallayıp arabaya bindi. Leo kendisini anlayan biri geldiğinden mutlu gibiydi.

Nehir'e baktım. Percy, Nehir'e sarılıyordu. Geri çekildi ve Nehir'e gülümseyip Rin'e döndü. Düşman gibi bakıyorlardı. Sanki akşam bir şey olmuş gibi, ha... Soğuk bir ifadeyle sarıldılar ve Rin arabaya bindi.

Hades Kızı (Kampın Kara Meleği)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin