"Sakin ol!Bir şey yok sadece rüyaydı.Ben yanındayım güvendesin."dedi Frank.
Benim gördüğüm rüyayı sende görseydin acaba güvendesin benim yanımda diye bilir miydin?
"Tamam ben iyiyim yardıma gerek yok.Sadece suradaki suyu uzatır mısın?"dedim.
Frank bardağı bana uzattı ama bardağı aldığım gibi yatağın üstüne düşürdüm.Ellerim çok titriyordu.Dayanamayıp tekrar hüngür hüngür ağlamaya başladım.Frank bana daha yanaştı ve beni kolları arasına aldı.Bu sefer kaçmadım çünkü Frank bana Denny'i hatırlatıyordu.Şuan sanki bana Denny sarılıyordu.Bu sefer daha da fazla ağlamaya başladım.Şuan resmen çığlık atıyordum.Uzun bir süre Frankla birbirimize sarılarak öylece durduk.Bir süre sonra içeriye telaşlı bir şekilde Enboria ve Brutus girdi.Bizi sarılırken gördükleri için biraz duraksadılar.Yine de Franktan ayrılmadım.
Yanımıza geldiler.
"Burada neler oluyor?"dedi Enboria.
Ben hala çok feci bir şekilde ağlıyordum.Frankın tişörtü sırılsıklam olmuştu.Frank olayı anlattı.Ben onları hiç dinlemiyordum.Sonunda lavaboya gidip yüzümü yıkamaya karar verdim ama ayağa kalktığım anda etraf karardı.Duyduğum tek şey Frank'ın"LUCY!!!"diye telaşlı bir şekilde bağırışıydı.
~FRANK~
Lucy ayağa kalktı ve bir anda yere yığıldı.Tek yaptığım şey Lucy diye bağırmaktı.Hemen koşup Lucy'i kucağıma aldım ve revire götürmek için odadan hızlıca çıktım.Peşimden Enboria ve Brutus de koşarak geliyordu.Lucy kucağımda melek gibi uyuyordu.Umarım ona bir şey olmaz.Ondan hoşlanmıştım.Hem de çok.O çok tatlıydı.Biraz asi de olsa ona aşık olmuştum.Keşke onunla böyle bir yerde karşılaşmasaydık.Bembeyaz bir kapıdan hemen içeri girdim.Doktorlar Lucy'i kucağımdan aldılar ve odaya götürdüler.Bende içeriye girmeye çalıştım ama odaya sokmadılar ve kapıyı yüzüme kapattılar.kapının hemen yanındaki sandalyeye oturdum.Enboria ve Brutuste yanıma oturdukar.
"Sizin aranızda ne var?!!"diye bağırdı Enboria.
"Hiç bir şey ben sadece onun bağırdığını duydum ve onu teselli etmek için ona sarıldım hepsi bu."dedim.
"Öyle olsun zaten"dedi Enboria.Bu kadından hiç hoşlanmıyorum.
"Sanane açıklamak zorunda mıyım?"dedim.Biraz bozuldu.En azından sustu.Ben ona hesap vermek zorunda değilim.
Biraz sonra kapı açıldı ve doktor içeri girebileceğimizi söyledi.Brutus Lucy'e ne olduğunu sordu.
Doktor"Sadece sinir krizi çoğu haraç böyle bir baygınlık geçirir."dedi.
Tabiki geçirecek gerizekalı acaba sen ölümüne bir savaşa girişsen sinir krizi geçirmez misin?Hemen içeri girdim ve kapıyı kapattım.Lucy masum bir şekilde tavana bakıyordu.Ben içeri girince bana bakmaya başladı.
~LUCY~
Acaba bana ne oldu diye düşünürken içeri Frank girdi.Hızlıca yanıma geldi.
"Nasılsın?Nasıl hissediyorsun?"diye sordu.
Ben gülümsemeye çalışarak"Yavaş.Dah yeni kendine geldim.Üzerimde filler zıplıyor sanki."dedim.
Frank bana gülümseyerek baktı ve şaçlarımı okşamaya başladı.Bu çocuğun amacı neydi.Tamam ondan biraz hoşlanmıştım bu doğru ama bunu yapmamalıydı beni kendine bağlamamalıydı.Biz 2 gün sora ölümüne bir savaş vericektik birbirimize bağlanamazdık.
"Lucy bunu artık sana söylemeliyim.Sana söylemeden ölmek istemiyorum.Bana kızıcaksın.Benden nefret ediceksin ama yinede söyliycem.Şey ben senden hoşlanıyorum."dedi ve koşarak dışarı çıktı.
