Anne Boleyn'in kendi ağzından okuyacağınız bu tarihi kurgu hikaye ile adeta zamanda yolculuk yaparak Tudor saraylarının kapılarını aralayacaksınız.
~
İngiltere sarayında Tudorların entrikalarını okurken kendinizden geçmeye hazır olun! Yüzyıllardır...
Buraya kitaba başladığınız tarihi bırakabilirsiniz
***
1520 İngiltere
Başımın üstünde siyah kuzgunlar dans ederek daireler çiziyordu.Ben ise yemyeşil çimenlere uzanmış olup biteni sessizce izliyordum.Kız kardeşim Mary sağ tarafımda çimenlere oturmuş ağabeyimiz George ile sohbet ediyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sohbetin konusu tabiki Mary'nin yakında gerçekleşecek olan evliliğiydi.Mary,William Carey ile evlenecek hayatına bayan Carey olarak devam edecekti.Benim için ise hala bir aday yoktu.
Sanırım hayatımın sonuna kadar Boleyn olarak kalacağım.
Anne boleyn.
Boleyn ailesinin diğer kızı.
Uzun yıllar Fransa'da kalıp sarayda kraliçenin nedimeliğini üstlenmiştim,İngiltere'ye döneli henüz çok olmamıştı ve evime geldiğimde ilk öğrendiğim şeylerden biri de kız kardeşim Mary'nin evlilik haberiydi..Benden yaşça küçük olmasına rağmen Boleyn kardeşler arasında ilk evliliği yapma şansına o sahip olacaktı.
Ayağa kalkarak üstümdeki çimleri silkeledim.
"Siz ikiniz hemen dayımların yanına gitmezsek neler olacağını biliyorsunuzdur umarım."dedim imalı bir ses tonuyla.
George başını kaldırıp bana gözlerini devirerek baktı.
"Yapma Anne.Şimdi onları hiç çekemeyeceğim gerçekten."
Mary ise haklı olduğumu biliyordu,kalkıp eteğini silkelemeye başladı.
"Anne haklı George.Gitmezsek dayımız çok sinirlenir."
George ve Mary istemeye istemeye bana eşlik etmeye başladı ve beraber Hever'da yaşadığımız evin bahçesinden çıkıp hole giriş yaptık.Büyük toplantı salonuna girdiğimizde dayımı kanepeye oturmuş,en sevdiği köpeği Hurley'i ise şöminenin karşısında bizi beklerken bulduk.Babam ve annem de dayımın yanında yerlerini almış bize sorgulayan gözlerle bakıyordu.
Önemli bir olay olmasa bütün aile bu toplantı odasında toplanmazdı.
Yine ne oldu acaba? diye düşünüp iç çekerek , koridora yakın konumlandırılmış uzun masif masaya, George ve Mary'nin yanındaki yerime oturdum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dayım biz yerleşir yerleşmez hemen söze girdi
"Çocuklar size iyi bir haberimiz var."
Meraklı bakışlarla dayımı izlemeye başladım.Mary ise dayanamayıp hemen söze atladı.
"Düğünümle mi ilgili dayıcığım?" diye sordu.
Dayım önce kardeşim Mary'e sonra da bana uzun uzun baktı ve başını sağa sola salladı.
"Hayır Mary,aslında daha çok ailemizin geleceğiyle ilgili bir mevzu bu.Ve herkesin bu konuda üstüne düşeni yapacağından eminim aslında" dedi üstüne basa basa.
Babam oturduğu yerden başını bana çevirdi.
"Anne bu söylediklerimiz sana ne ifade ediyor? "diye sordu gür bir sesle.
Hiç beklemediğim anda gelen bu soru karşısında düşünüyormuş gibi başımı salladım.
"Ailemizin geleceği her şeyden önemli bir konu babacığım.Neler olduğunu merak ediyorum." dedim.
Dayım yeniden konuşmaya başladı
"Pekala.Biliyorsunuz bu mevsimde kral ava çıkmayı çok sever.Bu seferki av rotası buradan 1-2 kilometre uzakta, yani demek istediğim kral avdan sonra bizim evimize de uğrayacak."
Mary şaşkınlık içindeydi:
"Kral buraya mı geliyor?Gerçekten mi?" diye sormayı becerebildi heyecandan sesi titreyerek.
Ben ise olaya daha akılcı yaklaşmayı seçmiştim:
"Pekala dayı bu olayda bizim rolümüz nedir?"
Babam bana göz kırptı.
"Benim akıllı kızım Anne."
Ben babama gülümserken dayım küçük bir el çırpmasıyla yine tüm ilgiyi üzerine çekti ve tekrar konuşmaya başladı.
"Biliyorsunuz kralın danışma meclisindeyim ve bütün her şeyden ilk benim haberim oluyor."
Söyleyeceklerinin önemini vurgulamak istermişcesine kısaca duraksadı.
"Duyduğuma göre kraliçenin adeti seyrekleşmeye başlamış ve hala taht için bir erkek varisi yok.Kral bu durumu öğrendi ama rakiplerimiz Seymour ailesinin bundan henüz haberi yok.Onlardan önce davranıp kralı eğlendirmek ve ailemizin statüsünü yükseltmemiz gerek." diye ekledi.
Bu hiç hoşuma gitmemişti.
Bozulduğumu belli etmeden sabit bir yüz ifadesiyle
"Yani kralın bir metrese ihtiyacı var.Ve bize de bu görev mi düşüyor?" diye sordum dayıma dönerek.
"Evet Anne.Biliyorsun Mary evlilik hazırlığında ve geriye sadece sen kalıyorsun."
Adeta donup kalmıştım.Nasıl yani?Ben kralın metresi mi olacaktım?
*****
1.BÖLÜM SONU
Sizlerden minik bir ricam var 😇 Beğeni ve yorum bırakmayı ihmal etmeyin 😊
Beğenileriniz ve yorumlarınız benim için çok değerli ve motivasyon kaynağı...🥰
Sizlerden gelen geri dönüşler ve yorumlar ile yeni bölümü daha hızlı şekilde yazıp sizlerle buluşturabilirim..✔️✔️
