Anne Boleyn'in kendi ağzından okuyacağınız bu tarihi kurgu hikaye ile adeta zamanda yolculuk yaparak Tudor saraylarının kapılarını aralayacaksınız.
~
İngiltere sarayında Tudorların entrikalarını okurken kendinizden geçmeye hazır olun! Yüzyıllardır...
Elimi bu satırların üzerinde gezdirdim ve pencerenin yanındaki koltuğun arkasına yaslandım.Elimde duran kitabı bir parmağımı saçlarıma dolayarak okumaya devam ettim.
Odadaki bir hareket beni daldığım hayallerden uyandırdı ve dikkat kesilerek doğrulmama neden oldu.Kral Henry tepemde dikilmiş bana gülümsüyordu.Tüm çekiciliği ve o mükemmel gülüşüyle beni süzüyordu.
Kalkmak için hareketlendim ama o beni bir eliyle durdurdu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hayır lütfen öyle kal"dedi
Dizlerimin önüne çöktü ve bacaklarım arasında kendine bir yer buldu.
"Leydi Anne Öyle güzelsiniz ki...öyle güzel ve çekicisiniz ki..."
Sonra dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı ve gözlerini gözlerime dikti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İçime basan ateş ve heyecanla olduğum yerde donakaldım.
Bir şey yapmalıydım ya karşılık vermeli ya da geri çekilmeliydim ama adeta felç olmuştum ve hareket edemiyordum.
Sonraki hamle de kral Henry'den geldi.
Dudaklarını hafifçe dudaklarıma bastırdı ve artan bir tutkuyla beni öpmeye başladı.
Karşılık verdim.Daha da tutkulu bir şekilde onu öpmeye başladım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kral Henry öpücüğüme büyük bir açlıkla ve tutkuyla karşılık vermeye devam etti.Ellerini önce boynuma daha sonra ise göğüslerime indirdi.
Aramızdaki kıvılcımlar artık yangınlara dönüşmüştü.
Şimdi bedenlerimiz birbirine yapışmış halde nefes nefese öpüşüyorduk.
Kollarımı onun geniş omuzlarına dolayıp bacaklarımı ise Henry'nin beline doladım , o da hızlıca eteğimi belime doğru yukarı sıyırmaya başladı.Şimdi yüksek sesle inliyordum ve Henry'nin eli bacaklarımın arasına doğru , tüm arzularımızın nihai merkezine doğru ilerliyordu.
"Seni istiyorum,tüm benliğimle" dedi dişlerinin arasından nefes nefese.
Ama sonra aklıma daha dün kızkardeşim Mary ile konuştuğumuz şey geldi.
Bir erkek...Bir kral...Kimsenin arzuları sonsuza kadar sürmez ve eğer senden sıkılırsa bir metresten öteye gidemezsin.
