Murat'dan :
Sabah uyanır uyanmaz banyoya doğru koşmuş ve kendimi güzel bir gün geçirebilmek için suyun serinliğine bırakmıştım. Duştan sonra uyuyan karımın alnına ufak bir öpücük kondurup, üzerimi giyinmiştim. Lacivert takımımın içerisine kırık beyaz gömleğimi de giyince yarı yarıya da olsa hazır sayılırdım. Yardımcımıza seslenerek aşağı inmiştim ama, o dolaba not bırakıp, çoktan gitmişti. Ailesi rahatsız diye acilen ayrılmıştı evden. Bu durumda çocuklar babaannelerinde kalmak zorundalardı. Zaten doğuma 1 haftadan az kalmışken, Petek yorulmamalıydı. Anneme haber vermiş, kahvaltımı etmeden Petek'e bir not bırakarak uyuyan ikizleri arabama taşımıştım. Henüz mesaimin başlamasına bir buçuk saat vardı, bu yüzden annemde kahvaltı yapabilirdim. Kaan uyanmış arabayı dikkatlice inceliyordu. Çağan ise hala rüyasında gibiydi.
Kaan "Nereye gidiyoruz baba ? Annem nerede ?"
"Annecik biraz dinlensin diye sizi babaanneye bırakacağım."
Kaan "Oleyy, orayı çok seviyorum..!", diye bağırarak gülümsemişti.
"Akşam sizi eve geçince alırım. Yaramazlık yok, tamam mı ?"
Bu son lafın üzerine Çağan uyanmış "Tabi ki de var !", diyerek bağırmıştı.
Kaan gülerken, ben Çağan'a sinirli bakışlar atıyordum.
Yol üzerindeki pastanede durmuş, kahvaltılık bir şeyler almıştım. Yolda annemi aradığım için de çayı çoktan hazırlamıştı. 10 dakika içerisinde kapıdaydık. Çağan zile basmaya çalışırken, Kaan'da ayakkabılarını çıkartıyordu.
"Dur bakalım Çağan Bey, henüz boyunuz o kadar uzun değil !", derken sırıtmıştım ve zile basmıştım.
Çağan bana somurtarak cevabını vermişti çoktan. Anlaşılan bugün bana tersti.
Annem "Hoşgeldiniz bakalım..!, diyen babaannelerinin üzerine atlayan ikizleri arkadan seyreden babam "Bana kucak yok mu keratalar ?", diyince bu sefer de onun üzerine atlamışlardı.
"Galiba beni özleyen yok, ha ?", dediğim anda annem "Olur mu hiç öyle şey oğlum ?!", diyerek sarmalamıştı beni. Ama bu sarılma ölüme neden olabilirdi.
"Baba, yardım et ! Annem boğacak beni !", diye bağırsam da babam sadece "Bu ikinizin arasında, beni dahil etmeyin lütfen.", diyerek ikizlerle oyun oynamaya devam etmişti.
Annem "Petek neden gelmedi ?"
"O uyuyordu, yardımcımızın da işi çıkınca sana gelelim dedim."
Annem "Aferin oğlum, iyi yapmışsın. Hem çok yoruluyor Petek de, dinlensin biraz.", demişti.
(Burada hepinizin ilerde kaynanam böyle olur inşallah dediğini duyar gibiyim 😅 Sizinde olur ayol, az sabır 😍😇)"Yine döktürmüşsünüz Sultanım."
Annem "Biraz öyle oldu."
"Ben sana sadece çayı hazırla demiştim anneciğim."
Annem "Ay oğlum, hazır şeylerin tadı mı olur hiç ?!"
"Seninkilerin yerini tutmazlar tabi ama, idare ederler."
Babam "Petek kızım nasıl, iyi mi ?"
"İyi baba, doğuma hazırlanıyoruz işte."
Babam "Sen neye hazırlanıyorsun be ?! Hep benim gelinim sıkıntı çekiyor, kerataya bak sen !"
"Ama baba sende hep beni kötülüyorsun !"
Annem "Karışma oğluma sen !"
Babam "Bak ya, anne - oğul tersler bana !"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Açılın Ben Tıp Okuyorum ! (Düzenleniyor)
HumorKomik bir stajyerin doktorluğa kadar geçirdiği dönem. Komiklikler ve olaylarla çok eğleneceğiz..