angel // yoonmin

six

"Sevgilini benden uzak tut. Beni bir oyuncaktan fazlası sanmış."

Adımlarımı tuvalete yönlendirdim, çoktan ağlamaya başlamıştım.
"Bekle, Jimin!" Arkamdan gelmeye başladığında tuvalete girmiştim. Elimi kilide götürdüm ama kapı açılmıştı bile.
"Defol!" Ellerimle yüzümü kapatarak ağlamaya devam ettim. Kilit sesi duydum, ardından bileklerimde parmaklarını hissetmiştim. Ellerimi yüzümden çektin.
"Jimin, ne oldu?" Ciddiyetle yüzüme baktın.
"Ağlamam umurundaymış gibi davranma, oyuncaktan fazlası değilim senin için!" Anlamamış gibi bakarken gözyaşlarımı silmeye çalışıyordum.
"Ne oyuncağı Jimin?" Ağlayarak yüzüne bakmaya devam ettim.
"Ne oyuncağı meleğim?"
"Sana söyledim! Bana meleğim diyorsun, bu beni öldürür dedim! Ne oldu biliyor musun?! Umutlanmıştım!" Ellerini yanaklarıma koydun ve başparmağınla göz altlarımı okşadın.
"Jimin, ağlama."

"Sana yetmedim mi?"
"Jimin, anlamıyorum meleğim." Cidden anlamamış gibi bakıyordun.

"Sana neden yetemedim?"

"Jim-" Yine sözünü kestim.
"Gördüm! Sizi gördüm!" Elin durdu.
"Neden onu öptün?!" Gözlerini benimkilere diktin, irislerinde acıyı seziyordum.
"Ağlamana değmem." Sesin titrek çıkıyordu.
"Neden ona dokundun?!" Gözlerin hafifçe doldu. Benim yüzümden ağlayacak mıydın?
"J-jimin lütfen." Bakışlarımı aniden sana çevirdim. Tüm yüzünü dikkatlice inceledim. Birden bire kalbim çok hızlı atmaya başlamıştı.

Seni kaybedemezdim Yoongi. Bunu kaldıramazdım.

"Daha iyisi olabilirim."

Öylece bakakaldın.

"Daha iyisi olacağım. Söz veriyorum. Seni tatmin edeceğim. Ama bir daha onu öpme, tamam mı?"

Ağlayarak sorarken sen hala donmuş gibiydin.

"İstersen günleri arttırabiliriz. Salı günleri de buluşabiliriz. Ya da istersen hem salı hem cuma hem de pazar günleri. O-olmaz mı? Ya da... Ya da sen ne kadar istersen o kadar olsun. Her gün-"

Bana sarıldın.

Omuzların hafifçe sarsılıyordu. Benim yüzümden ağlayamazdın! Sadece seni mutlu etmek ve kaybetmemek istiyordum. Sen o kıza dokununca canım çok yanmıştı. Canım yanmasın istiyordum. Mutlu olalım istiyordum, ağlayalım değil.

"G-günler falan artmayacak Jimin." Belimdeki ellerinden birini hissedememeye başladığımda gözlerini sildiğini anladım. Ardından tekrar belimde elinin baskısını hissettim. Bu sefer beni kendinden hafifçe ittirerek elini yanağıma koydun. Gözlerin tam gözlerimin içine bakıyordu.
"Beni dinle, tamam mı?" Gözyaşlarım kurumaya başlamışken başımı salladım.

"Bunu inkar ettin ama benden hoşlandığının farkındayım Jimin. Hatta bunun hoşlantıyı geçtiğini düşünüyorum. Öyle değil mi? Utanma hemen. Eğdin başını yine. Sadece dinle. Beni ne kadar seversen sev, bu kadar fedakar olma tamam mı? Bu çok fazla. Vücudunu benim için kullanman... Bu çok fazla Jimin." Başparmağınla yanağımı okşadın. Bunun fazla olduğunu biliyordum. Ama hiç beni düşünmüyor muydun? Ne yapabilirdim bundan başka?

Sen bedenimi seviyordun Yoongi.

Sana karşı kullanabileceğim tek şey bedenimdi. Başka çarem yoktu. Ne diyebilirdim ki?
Yatak arkadaşın olarak, bir kızı öpmene herhangi bir şey söyleme hakkım var mıydı?
"Seni kaybetmek istemiyorum." Konuşmadın, sadece bakmaya devam ettin. Beni takıntılı bir psikopat olarak görmemen için açıklamaya çalıştım.
"Sen o kızı öptüğünde canım çok yandı." Yüzüne silik bir tebessüm kondurdun ve yanağımı okşamaya devam ettin.

"Lütfen artık canımı yakma, olur mu Yoongi?"

Bana bakarken bakışlarında çok şey vardı ama aralarından net olarak şefkati seçebiliyordum.
"Artık canını yakmayacağım, meleğim."
"Gerçekten mi?" Hızla başımı kaldırdım ve ciddi olup olmadığını kontrol etmek ister gibi yüzüne baktım. Sen de bana bakıyordun.

Hafifçe yüzüme doğru eğildin ve dudaklarını benimkilere bastırdın. Alt dudağımı hafifçe emip geri çekildin. Kalbim çok hızlı atarken gözlerimi kırpıştırarak sana baktım. Öyle baktığımı görünce gülümsedin ve tekrar eğilip burnumu öptün.

Bu farklıydı Yoongi. Diğerleri gibi şehvet dolu değildi. Sanki beni seviyormuşsun gibiydi. Aptalca, biliyorum ama cidden öyle gibiydi.
Bu bizim sevgi dolu ilk öpücüğümüzdü.
Tamamen masum ve daha ilerisini düşünmeden olan ilk öpücük.

Ve ben o gün uyumak için yatağıma yattığımda, son da olmaması için Tanrı'ya yalvardım.

selam, bekleyen vardıysa -ki hiç sanmıyorum- özür dilerim. şey beğendiyseniz en azından bir güzel yazsanız? çünkü baya motivesiz yazıyorum yani skdjfkfbfkcm yazım yanlışları varsa üzgünüm aceleyle yazdım zaten
gidiyorum artık, bye~