three

12.2K 834 361
                                    

medya ;♡


"Seninki geliyor Jimin." Taehyung kinayeyle söylerken yanaklarım her zamanki gibi yanmaya başlamıştı, dirseğimle çok hafif bir şekilde karnına vurdum. Beni sinir ettiğinde bile ona kıyamıyordum. Olmayan, aptal küçük kardeşim gibiydi.

"Deme öyle, duyacak." Fısıltıyla söyledim çünkü bize yaklaşmaya başlamıştın. Taehyung kıkırdarken onu duyuyor ama tepki vermiyordum. Yanımızdan geçip gittiğin o kısacık süreyi de boşa harcamamak içindi. Seni doya doya izlemeliydim. Bize iyice yaklaştın. Dudaklarımı birbirine bastırmış kaçamak bakışlarla sana bakıyordum. Nihayet yanımıza kadar geldiğinde, muhteşem kokun burnuma dek ulaşmıştı. Bana fazla yakınken yanımdan geçerken, omzun benimkine hafifçe sürtmüştü. Omuzlarımızın birbirine sürttüğü o kısacık zaman diliminde derince soludun ve beni tanımıyormuş gibi yanımdan geçip gittin. Ama ben donup kalmıştım. Sen muhtemelen üst kata çoktan ulaşmışken Taehyung tiz bir çığlık attı.

"Tanrım! Seni mi kokladı o?" Ben ise boş bakışlarla yeri izliyordum.

"B-bilmem. Kokladı mı?" Orada düşüp bayılmadığım için şaşkındım. 

"Basbaya kokladı işte! Bir de bilmem diyorsun, utandın mı Jiminnie?" Hala olayın şokundaydım sanırım, zil çaldığında toparlamaya çalıştım. 

"U-utanmadım, yürü derse gidelim. Yine geç kalacağız yoksa."

Konuyu değiştirmeye çalıştım çünkü cidden utanmış ve şaşırmıştım.

Cidden beni koklamış mıydın?    

*

"Jungkook!" Koridorun sonundaki Jungkook'a sesimi duyurmak için bağırdım. 

"Merhaba hyung,"Sesimi duyunca durup yanıma gelmişti.

"Merhaba, nasılsın?" Taehyung Jungkook'tan hoşlanıyordu ama bunu inkar ediyordu. Jungkook alt sınıflardandı ve Yoongi'nin aksine sıcakkanlıydı. Bazenleri Taehyung'la konuşmaya çalışır ama Taehyung utandığından bir bahane üretip kaçardı. Bende onların aralarını yapmak için Jungkook'la konuşur ve aklına Tae'yi sokmaya çalışırdım. Zaten Taehyung ondan hoşlanmasa bile Jungkook'la konuşmaya devam ederdim. Hem samimi hem saygılıydı.  Evet, aynı anda ikisi de oluyordu. 

"Aslında bakarsan iyi değilim hyung. Kütüphaneyi düzenleme sırası bana geldi. Öğretmen yanıma gelip biriyle düzenleyebileceğimi söyledi. Ama arkadaşlarımın hiçbiri yapmak istemiyor. Tek başıma yetiştiremem ki." Onun için üzülmüştüm, tam ağzımı açıp ona yardım edebileceğimi  söyleyecektim ki aklıma dank etti. Taehyung Jungkook'a yardım edebilirdi. Hem belki aralarında bir şeyler oldu. Bu kesinlikle iyi bir fırsattı.

"Jungkook, bak ne diyeceğim. Benim bugün ders çalışmam gerek ama Taehyung sana yardımcı olabilir." 

"H-hiç gerek yok hyung. Boşuna sizi yormayayım."

"Ne yorması? Taehyung mutlu olacaktır." Jungkook sıkıntılı görünüp ensesini kaşıdı. 

"Hyung aslında bakarsan... Onun mutlu olacağını zannetimiyorum. Benden pek hoşlanmıyor sanırım." Evet hoşlanmıyor sana aşık.

"Sana bunu düşündüren nedir?" Jungkook dudağını ısırdı. 

"Ben ne zaman onunla konuşmak istesem bende kaçıyor hyung. Eğer benden hoşlanmıyorsa ona bunu zorla yaptıramam değil mi?" Elimde olmadan hafifçe tebessüm ettim, Tae'nin utangaç hareketlerini Jungkook kesinlikle yanlış anlamıştı. 

"Taehyung senden nefret etmiyor Kookie. O... Sana karşı biraz utangaç." Jungkook irice açtığı gözlerini bana çevirdi. 

"Neden ki?" İç geçirdim.

"Seni korkutmaktan çekiniyor."

"Beni neden korkutsun ki?"

"Bunu kütüphanede o sana söyler. Yarım saat sonra kütüphanede ol. Taehyung da orada olacak."

"A-ama hyung-"

"Görüşürüz Kookie." El sallayıp çıkışa koştum. 

Taehyung artık mutlu olacaktı! 

Islık çalıp sekerek yürümeye başladım. Kısa bir süre aniden durdum ve ıslık çalmayı bıraktım. Bunu yapmamın sebebi bir ayak sesiydi. Kesinlikle bana ait değildi. Aptal Taehyung beni korkutmaya çalışacaktı galiba. Ellerimi bir silah haline getirdim. Ayak sesleri kesilmişti. Birden arkama dönüp ellerimle yaptığım silahı doğrulttum. 

"BANG!" Ağzımla çıkardığım ses yalancı silahımı doğrulttuğum seni güldürmüştü. 

"Y-yoongi?" Bana gülümseyerek bakarken çoktan kalp atışlarımı hızlandırmıştın. 

"Bang Jimin?" Kızarık yanaklarımla sana bakıyorken tekrar konuştun. 

"Beraber gidelim." Kekelemek istemediğim için başımla onayladım. Ardından Tae'yi hatırlayarak ona uzun bir mesaj -içinde gitmezse onu öldüreceğime ve Jungkook'un utangaçlığını yanlış anladığını barındıran- attım. 

"Gidelim." Yoongi'yle beraber yürümeye başladık. Anlaşılan tek mutlu olacak kişi Tae değildi.

angel // yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin