Alışılmamış Duygular

BÖLÜM 22

Bölüm parçası: Rihanna ft. Eminem-Monster

Jose'yi görmeyeli tam 5 gün, 3 saat 52 saniye geçmişti. 53-54-55-56... Ve her saniye de bu zaman artıyordu. Özlemiştim hem de çok. Ama bana yaptığı şeyi göz ardı edemezdim. Onu arayamazdım. Ona bekaretimi sunmuştum, peki o ne yapmıştı? Ah, tatlıım. Sen kimsin ki? Hediye için sağol. Canım sıkılınca gelirim. Bu mudur yani? Nerdeyse bana bunu söylemişti. Ondan nefret ediyorum! Ondan nefret ediyorum! Ondan nefret ediyorum! 

"Annee!! Ben koşuya çıkıyorum. 2 saat sonra geliriiiim." diye evin içinden anneme seslendikten sonra kapıdan çıktım. Üzerimde spor atletim altımda koşu taytım ve ayağımda Nike'larımla klasik bir pazar koşusu. Aslında pek düzenli spor yaptığım söylenemez. Sadece pazar günleri ve moralim bozuk olduğu zamanlar koşuya çıkarım. Koşu yolu boyunca birkaç tur attıktan sonra eve döner rahatlarım. Fakat bugün evde durmak istemiyorum bu yüzden birkaç saat boyunca koşacağım. Üstelik 2 gün sonra stajım başlıyor. 

Tempomu arttırdım, daha hızlı koşmaya başladım. Ayağım takılınca birden dengemi kaybettim tam düşüyordum ki 2 el belimden beni kavradı. Banka oturttu. Kafamı çevirip baktığımda karşımda Dexter'ı gördüm.

"Dikkat etmelisin. Düşecektin." 

"Ama düşmedim." diye tersledim. 

"Konuşabilir miyiz?" 

"Konuşacak bir şeyimiz olduğunu sanmıyorum." 

"Lütfen Jessica." dediğinde pes ettim. Kafamı salladım. Bu işi uzun zaman önce yapmalıydık. Şimdi bir an önce onu dinlemeliydim ki işimiz bir o kadar erken bitsin. Konuşmaya başladı.

"Öncelikle çok özür dilerim Jess. Seni 2 yıl oyaladığımı sanabilirsin fakat ben seni çok sevdim. O kız seninle çıkmaya başladıktan 1 yıl sonra hayatıma girdi. Kafamı çok karıştırmıştı. İstediğim şeyleri senin veremeyeceğini söylemişti. Ama ben yine de onu dinlemedim. Seni çok seviyordum, ne olursa olsun ayrılmamıza izin vemeyecektim. Bu konuşma gerçekleştikten 1 hafta sonra ara vermek istediğini söyledin. Kafanın karışık olduğunu söyledin. Mecbur tamam demek zorundaydım. Ayrıldıktan sonra bir bara gittim. Çok içmiştim. Etrafım kararmaya başlamıştım. İşte bu kız o anda yanıma geldi. Evine gitmeyi teklif etti. Hayır dedim ama ısrar etti. Ne söylediğini bile anlayamayacak hale gelmiştim. Sonunda pes ettim ve kafamla onayladım. Evine girince beni öpmeye başladı-"

"Dur. Detayları bilmek istemiyorum." 

"Haklısın, özür dilerim. Neyse o zaman ilişkimiz başladı. Yaklaşık 2 hafta sonra biz barıştıktan sonra onun evine gittim aramızdaki şeyin bittiğini söylemek için. Fakat ne olduysa anlamadan birbirimizle sevişmeye başladık. Ben seninle o işi yapana kadar onunla yapmamın bir sakıncasının olmayacağını düşünmüştüm. Nasıl olsa seninle sevişmemiştik. Ve aldatıyor sayılmazdım. 1 yıl kadar böyle devam ettik. Seninle 2. yıldönümümüzde bana geldi. Ben duştaydım. Evimin anahtarının onda olduğundan bile haberim yoktu. Birden duşta birini gördüm senin olduğunu sandım. Jess diye seslenince burda Jess'ten daha güzel bir şey var dedi ve duşa girdi. Beni tahrik etmeye başladı. Hemen duştan çıktım, boxer'ımı giydim. Ona duştan çıkmasını ve giyinmesini söyledim. Ben yatak odasına girdiğimde zil çaldı. Üstüne bornoz giymişti, kapıcı olduğunu düşündüğüm için kızın kapıyı açmasının sorun olmayacağını düşündüm. Senin olabileceğin aklımın köşesinden geçmedi Jess. Eğer oraya 5 dakika sonra gelmiş olsaydın ben onunla ilişkimi bitirmiş olacaktım. Jess, ben her zaman seni sevdim. Tıpkı bugün de olduğu gibi." dedi. Bu açıklamayı neredeyse 1 buçuk yıldır erteliyordum. Dinledikten sonra kendimi rahatlamış hissettim. 

"Bu açıklama hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Sana yine de inanmıyorum. Ve yine de ikinizin de yüzünü görmek istemiyorum." 

"Ama-"