7. BÖLÜM

556 38 26
                                    

MULTİMEDYA / MELEK-YASEMİN-AYAZ

* * *

--- MELEK ---

* * *

             ~~~ 2 ay sonra ~~~

***

" Bulabildin mi bir şeyler? ”

Dosyaların içine gömdüğüm başımı, sesin geldiği yere doğru çevirdiğim de, Hakan elinde iki kahve bardağı ile karşımdaki sandalyeye kuruldu. Bir bardağı önüme uzatıp, bakışlarını elimdeki dosyaya dikti.

" Farklı bir şey yok! Hepsi bilinen şeyler. Bize daha somut deliller lazım. Boş günümde olayın olduğu yeri inceleyeceğim. Bir de güvenlik görüntülerine ulaşmam lazım. "

Dosyayı kapatıp kahveden bir yudum alıp yeniden Hakan’a döndüm.

" Güvenlik kameraları, o zaman incelemeye alınmış zaten, hatta kimlikler de belli olmuş ama ne hikmetse, adamları bulamamışlar. İçerden birinin parmağı olduğunu düşünüyorum, " dedim sözlerime devam ederek.

Bu kadar ince düşünülmüş bir infaz ancak içerden birinin desteğiyle gerçekleşebilirdi. Ve ben bu haini ne olursa olsun bulacaktım.

" Haklısın. Bu işi gizli bir şekilde yürütmemiz gerektiğini söylememe gerek yok sanırım Melek. En ufak bir durum da bilgi sızabilir. "

Bu ikimizin de hayatını riske ederdi. Bunun yanı sıra, gizli araştırma yapmamı sağlayan Ayhan amirin de başına dert açabilirdim.

" Merak etme. En son istediğim şey bile değil bu. "

Kahvemden son yudumumu da alıp dosyayı eski yerine bırakıp, Hakan’a döndüm. Cumartesiydi ve akşam olmuştu. Bütün gün burada, arşivin içinde bu olayla ilgili bütün dosyaları didik didik etmiştim. Ve beden yorgunluğuna eş, zihin yorgunluğumda vardı.

" Beynim fena halde hata veriyor. Çıkalım mı? "

Kahve Bardağını kafasına dikerek ayaklandı.

***

" İyice dinlen. Pazartesi akşamına devriyemiz var, " demişti arabayı sitenin önüne park ederken.

" Bu işin devriye kısmını sevmiyorum. Özellikle akşamları, " dedim bezgin bir sesle.

" Hiç kimse sevmiyor. Bu konu da yalnız değilsin, " dedi göz kırpıp.

" Yalnız olmadığımı bilmek güzel. Neyse görüşürüz, " dedim bulunduğum taraftaki kapıyı açarken.

" Görüşürüz. ”

Siteye girip, evin olduğu apartmanın giriş kapısını anahtarla açıp, asansöre doğru ilerledim.

Asansöre binip, çıkacağım katın düğmesine bastım. Kapının kapanmaya başlamasıyla bir elin aradan uzanıp asansörü durdurması bir oldu.

Bir anlık şaşkınlık yaşasam da belimdeki silahı çıkarıp karşımda nefes nefese kalmış adamı hedef aldım. Yüzünü bana dönmesiyle, bir ayağı asansörde bir ayağı dışarıda kalmıştı. Şaşkınlıkla bir elimdeki silaha bir yüzüme bakıp ellerini havaya kaldırdı.

" Hey hey. Sakin ol, " dedi kesik nefesler alırken.

" Ne yapıyorsun sen? " dedim hareketlerini gözlem altına almıştım.

En ufak ters bir hareketine karşı elim tetikteydi. Bir süre hareketlerini incelemiştim. Hala şaşkınca elimdeki silaha bakıyordu. Şüpheli bir hali yoktu. Ama asansöre dalması, beni savunma pozisyonu almama neden olmuştu.

SENİN İÇİN (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin