Forever Love!

Forever Love! #Part2#

     “Ohh!! Sonunda bitti.”

“Evet, nihayet. Eeee… ne zaman yemeğe gidiyoruz?” yine bütün gözler Niall’a çevrildi. Niall bu sefer yine aynı sitemle “Neee, söz vermişti.” dedi. Bende “Söz verdim doğru ama bu yorgunlukla baya saçmaladın Niall” dedim. Ne yani bu yorgunlukla onu yemeğe götüreceğimi falan mı düşündünüz?

“Bence napmalıyız, biliyormusunuz?” hepimiz Louis’e ‘ne’ dercesine bakıyorduk. Louis bir anda “PARTİİİİİİİ” diye bağırdı. Evet haklıydı kesinlikle bu akşam bir parti düzenlemeliyiz. Yeni Evime Hoş geldiniz falan… Ama kesinlikle medyanın haberi olmamalı. Gerçe o biraz zor ama bu akşam evimin önü gazetecilerle dolsun istemiyorum.

-Emily’nin Anlatımı-

        Tam evden çıkmış markete gidecekken tam evimin yanındaki evin satıldığını gördüm. Acaba kim aldı diye düşünüyordum ki bir an önce markete gitmem gerektiği aklıma geldi ve adımlarımı hızlandırarak markete doğru yürümeye başladım.

 <><><><><><><><><><><><><><><><><>

            Tanrı aşkına bu gürültü de ne böyle. Yarın sabah erkenden stüdyoda olmam gerekiyor ve bu müzik sesinden dolayı uyuyamıyorum. Bu kadar yeter.

Hızlıca yataktan kalktım ve üzerimdekileri çıkartarak altıma şortumu üstüme ise tişörtümü giydim. Hızlıca evden çıkarak kapıya bile gitmeye tenezzül etmeden çitlerin üzerinden atladığım gibi zile basmaya başladım. Kapıyı kıvırcık saçlı yeşil gözlü bir çocuk açtı. Tanrım bu yüz bana tanıdık geliyor ama nerden? Çocuk bana soran gözlerle bakınca kendimi toparladım ve “ Şu müziğin sesini biraz kasar mısın diyorum yarın klip çekimim var ve zaten dün akşam da uyuyamadım, şimdi de şu müzik sesinden uyuyamıyorum” dedim. Tanrım ben gerçekten bu kadar kibar olabilmişmiydim, bu ben miyim? Çocuğa bakınca hala bana baktığını fark ettim ve “HEYY!!” dedim. Hiçbirşey demeden sadece başını salladı, bense “teşekkür ederim” dedim ve tam gidicekken çocuk “üzgünüm” dedi. “Niçin?” dedim sadece. “Bu saate kadar uyumana engel olduğum için” dedi. Tanrım çok kibar ve çok tatlı. Ovv.. Hayır değil; neydi Emily bu dünyadaki hiçbir erkek yakışıklı değil tatlı değil. Ohh… tamam. Ben tam ağzımı açmış bişey söyliyecekken o benden önce davrandı “ Senin gibi bir prensesin güzellik uykusuna ihtiyacı var tabikide bunu düşünemedim” dedi bu seferde. Off… lanet olsun yanaklarım kızarma; hayır. Sadece gülmesedim ve tekrar “Teşekür ederim” dedim. Bu sefer kapıdan çıkarak kendi evime/evimize girdim.

              Sel hala uyuyordu galiba beni duymamış. Duysaydı kesin şuan sorguya çekiliyor olurdum. Kesinlikle Selena tarafından sorguya çekilmek istemesiniz, bana inanın… Neyse artık uykuma dönebilirim. Ama aklıma takılan bir soru var; o çocuk bana tanıdık geliyor ama nerden? Dalgalı saçlar, zümrüt yeşili gözler… Nerden, nerden? Şuan bunu düşünemem yarın çekmem gereken bir klibin devamı var…

 -Harry’nin Anlatımı-

         Tanrım düşünmekten kafayı yicem. O kız bana nerden tanıdık geliyordu. Klip çekiceğine göre benim gibi bir şarkıcı. Aslında tek soruda bu değil ben neden kızın yanında kendimi kaybedip öyle şeyler dedim ki…

Bunları düşünürken odama geldiğimi bile fark etmemişim. Kapıyı açtım ve içeri girdim. İçeri girdiğim gibi soğuk hava dalgasıyla karşılaşmamla biraz üşüdüm ve pencereyi kapatmak için pencerenin yanına gittim. Tam pencereyi kapatıcakken az önceki kızın melekler gibi uyuduğunu gördüm. Aman tanrım çok güzel. Ve ben kıza bakarken size bir kere daha açıklama yapmadığımı fark ettim. Kız gittikten 10 dakka sonra partinin bittiğini söledim ve herkesi gönderdim. Bunu neden yaptığımı bilmiyorum ama… ııııı.. aması yok işte; bilmiyorum. İçimden geldi.

Kız benden sadece biraz müziğim sesini kasmamı istedi ama ben dayanamadım ve sırf onun uyuması için partiyi iptal ettim. Çocuklarıda bu saatten sonra eve gönderemezdim. Üstelik sarhoşlardı ve araba kullanamazlardı. Onlara misafir odasını hazırladım ve mutfağa gidip biraz içtikten sonra odama gittim.

Şuan ise melekler gibi uyuyan kızı izliyorum ve ben hala bunu neden yaptığımı bilmiyorum. Havanın aydınlandığını gördüğümde döndüm ve saate baktım… Vaovv… 7 mi? İnanmıyorum ve ben hiç uyumadım. Neyse ya… Uyurum kızı biraz daha izliyim. Ne diyorum ben ya… Harry kendine gel… Bişey olmaz ya.. Azcık daha izliyim. Kıza tekrar döndüm ve onu izlemeye devam ettim. O sırada kız uyandı ve beni gördü. İlk başta biraz irkildi ama sonra gülümsedi ve bana el salladı bende aynı şekilde ona gülümsedim ve el salladım. O sırada eline bir defter aldı ve “akşam için teşekkür ederim” yazdı bende elime defter alarak “önemli değil =D ” yazdım ardında “ ben Harry” yazdım. O ise “ bende Emily” yazdı. Emily bu isim bana tanıdık geliyor. Ben bunları düşünürken adının Emily olduğunu öğrendiğim kızın odasına birisi girdi. Bende kim olduğuna bakmak istedim tabi. Napıyım meraklı biriyim. O an Selenayı gördüm. Şaşkınlıktan ağzım 5 karış açık kalmıştı resmen. Tabi ya… Emily. Selena bahsetmişti. Hatta fotoğrafını da göstermişti.

 ( Burdan sonrasını bu şarkıyla okuyun:ALEXANDRA STAN feat. CARLPRIT And JASON RAY - One Million )

     -O an-

“ Ev arkadaşın bu kız mı yani ” –Zayn-

“ O ağzının kenarındakiler ne öyle salya falan mı? ” –Louis-

“ Çok komik, ne yani bu kız güzel değil mi şimdi?” – Zayn-

“Güzel ama senin bi sevgilin var dostum unutma!” –Louis-

“Biliyorum ama kız çok güzel ya..” –Zayn-

“ Heyy!! Ne oluyor orada çocuklar ?” –Harry-

“Hiççç!! Sel bize ev arkadaşını gösteriyodu da. Hani şu Emily.” –Liam-

“Bide Zayn’nin kıza, sevgilisini unutmuş bir şekilde bakması tabi” –Louis-

“Louis şansını zorluyorsun, hem ben Perrie’yi seviyorum tamam mı?” –Zayn-  ( Yav he he :D )

Harry gider fotoğrafa bakar.

“Vaovv!! Zayn haklıymışsın dostum. Bu kız çok güzel ya.. Sel kalacak harika birisini bulmuşsun gerçekten tebrikler…” –Harry-

-Şimdi Emily’nin Anlatımı- 

          Tamam, kabul çocuğu ilk gördüğümde irkildim ama sonradan kendime geldim. Bir dakika adı Harry'di dimi. Evet hatırladım. One Direction Grubundan Harry Styles bu. Gerçekten harika tesadüfler yaşıyorum. Biranda içeri Sel girince ona döndüm ve sitem edercesine “Birkere de şu kapıyı çal Sel” dedim. O sadece karşıya odaklanıyordu. Dediğimi duyduğundan bile emin değilim. Sel biranda “Harry mi? Burayı o mu satın almış?” “ Evet” dedim gülümseyerek. Ardından Harry’e dönerek “Sonra görüşürüz” yazdım o ise  aynı şekilde “Sonra görüşürüz” yazdı.

 <><><><><><><><><><><><><><><><>

    Gerçekten çok yorucu bir gün oldu. Biran öce eve gitmek istiyorum. Tamam, üzerimi değiştirdim eve gidip uyuyabilirim artık.

Tam kapıdan çıkarken telefonum çaldı. Telefonu çıkarıp arayan kişinin Taylor olduğunu görünce ister istemez yüzümde bir gülümseme oluştu. Ben size sadece Selenayı sölemiştim dimi. En yakın arkadaşlarım: Selena, Demi ve Taylor. Onların gerçekten çok seviyorum. En iyisi susıyım da telefonu açıyım ben.

           Telefonu açmış Taylorla konuşuyordum ki kapıda beni bekleyen bir Styles gördüm. Telefonu Taylor’a “sonra konuşsak” diyerek kapattım ve Harry’nin yanına doğru gitmeye başladım… Gerçekten burada ne işi vardı….

Hiiiii!! Öncelikle bu bölüm daha uzun oldu. Ve bir önceki bölümün voteleri gerçekten düşüktü. Hadi ama kenardaki yıldıza basmak çok zor değil. Ve okuyucularım arkadaşlarınıza önerebilir misiniz acaba?? Sizi seviyorummm.