Her zamanki gibi rutin bir günde yine garson olarak çalıştığım kafedeydim.Çalıştığım kafede genellikle üst düzey insanlar geliyordu.Kısacası sıradan maaşı olan öğretmen veya başka bir devlet memuru buraya çok uğramazdı.Babası doktor veya başka bir şey olan öğrenciler dışındada pek öğrenci gelmezdi.Buna rağmen 3 senedir burada çalışıyorum hiç bu kafenin boş olduğunu görmedim.Garsonluk için durumunun çok da iyi olmasına gerek yoktu olsaydı zaten burada çalışmam biraz zordu.Ama garip olan bir şey var.3 senedir böyle bir kafede çalışmama rağmen hala neden bir apartmanın zemin katında yaşadığımı merak ediyorum.
Dediğim gibi 3 senedir bu kafede garsonum ve gelen giden herkesi tanırım.Ve çoğuyla da yakınım zaten bu yüzden hala işten atılmadım.Gelen müşterileri tanımama rağmen bir adam dikkatimi çekti.Sadece iki haftadır kafeye geliyor.Ve sürekli bana baktığını görüyorum.Belki ben yanlış anlamışımdır diye düşünüyordum ama arkadaşlarda "Bu adam neden sana bakıyor?" diyince delirmediğimi anladım.Onu hiç önceden gördüğümü hatırlamıyorum.Zaten görmemin de mümkün olacağını zannetmiyorum büyük bir ihtimalle bir şirkette genel müdür yada bir hastanede baş hekim.Ama artık sürekli bana baktığından eminim ve bu işi sonlandırmalıyım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hey! Adamım
RomanceSırf daha lüks ve rahatlığın içinde yaşamak için evlenen bir kadın.Beklemediği bir şekilde kocasına aşık oluyor.Beraber mutlu olabilecekler mi? Yoksa bu evlilik sadece bir kandırmaca mı? Paranın aşk yarattığı hikaye. Kesinlikle kandırmak kandırılmak...
