3|Sam

1.2K 87 35
                                    

Çekinirek Hoseok'u takip ediyordum. Bu durumu Yoongi'ye açıklamaktan çok utanıyordum.

Bizi görünce ayağa kalkan Yoongi "Sonunda geldiniz" gibisinden şeyler söylenirken kapıya yöneldi.

"Dur! Bekle bir dakika." Diye durdurdu onu Hoseok. Günlerdir uyumayıp burada beklediğimiz için Yoongi'ninde bizim gibi gözleri şişmiş, yorgunluğu belli oluyordu. "Sana söylememiz gereken bir şey var." Diyince bize doğru döndü Yoongi.

Sanki söyleyeceği kelimeleri toparlamaya çalışır gibi bir hali vardı Hoseok'un. Aramızda en mantıklı düşünen ve en ciddi olan kişi Yoongi'ydi çünkü. Yanaklarını şişirmiş bizim söyleyeceğimiz şeyi bekliyordu.
"Taehyung'a daha önce Jennie'yle sevgili olduğunu söyleyeceğiz."
Diye her şeyi ortaya attı Hoseok.

"Olmaz." Beklediğimden daha sakin bir cevaptı bu. Genelde fırtına öncesi sessizlik dediğimiz şeydi şuanki tepkisi.

"Neden olmasın?" Diye karşı çıktı Hoseok. "Olmaz çünkü.." diye kafasını kaşıyıp düşünmeye başladı. Bir sebebi yoksa neden olmaz demişti?

".. çünkü ufak anıları hatırlayabilir dedi doktor. Onu kandırdığınızı farkederse sizin yüzünüze bir daha bakar mı sanıyorsunuz?" Yine ve yine haklıydı.

Hoseok'a baktığımda o da şaşırmıştı çünkü biz bunu düşünememiştik. "Eğer böyle bir şey yaparsanız ona geçmişi hatırlatmak için elimden geleni yaparım." Diye tekrar konuştu.

"Tamam o zaman. Bu fikri çöpe atalım gitsin. Siz sadece Na Yeon'u hatırlatmayın yeter." Sessizliğimi koruyarak kafamı salladım. Onlardan önce atılıp kapıyı açtım. Taehyung benim oksijenimdi ve ben biraz daha nefes alamazsam ölecekmiş gibi hissediyordum.

Çekinerek içeri girdim. Taehyung sanki bize boş bir kağıtmışız gibi bakıyordu. Açıkcası bu bir miktar canımı acıtmıştı.

"Doktor ailemin birazdan geleceğini söylemişti. Siz kimsiniz? Arkadaşlarım mı?" Ailesi onu terk ettiğinde zaten yeterince canı yanmıştı.Şimdi ona bunu bir daha anlatmak zor olacaktı.

"Biz senin aileniz Tae." Hoseok zorda olsa gülümseyerek cevap verdi. Bunun için kendini zorladığını anlayabilmiştim. "Bu kızda benim annem heralde?" diye Taehyung konuşunca "Hayır annen benim."diye atladı Hoseok. Komik değildi ama gülmemek için kendimi zor tuttum. Ciddi ortamlar hiç ona göre değildi.

"Sen kesinlikle benim arkadaşım olmalısın." diye güldü Tae. Onu gülerken görmek beni rahatlatmıştı.

"Kendinizi tanıtın bari. İsimlerinizi bileyim." dedi Taehyung umutsuzca.  Yoongi sessizdi. Tişörtümün kenarından tutuyordu. Stresli ve gergin olduğu zaman yanında ben varsam hep bunu yapardı.Çocukluktan beri. Her zamanki gibi Hoseok atladı. "Ben Jung Ho Seok! Senin en yakın arkadaşın ve kardeşin benim!" dedi neşeli bir şekilde. "Biziz." diye düzeltti Yoongi. İlk defa konuşmuştu.

Daha sonra devam etti konuşmasına. "Bende Min Yoongi. Beraber büyüdük. Zamanını en çok benimle geçirirdin." dedi. Taehyung her dediğimize kafa sallıyordu. Sıra bana gelmişti. "Bende Jennie. Senin küçük kız ka-" lafımı tamamlamadan neşeyle bağırdı Hoseok "Kız arkadaşın! Evet kız arkadaşın! Biz hepimiz beraber büyüdük!"

"Kız arkadaşım mı? Bu kız benim kız arkadaşım mı?" Dedi Tae. Şaşkınlıkla bir Hoseok'a bir Yoongi'ye baktım. Bundan sonra neler olacak merak ediyordum.

Ben bile onun kız kardeşi olduğuna inanmışken Hoseok bunu söylememe izin vermemişti. Lafını bitirir bitirmez bana dönüp kaşı gözünü oynatıp -ki bu hiçbir şeye yaramıyor ama anlıyorum- "Aptal mısın?" demek istemişti.

"Merak ettiğim bir şey daha var." dedi Taehyung.  Dikkatimizi ona verince konuştu. "Biz sizinle nasıl tanıştık?"

Selllaaaaaam yedıra! Bu hikaye için çok heyecanlıyım keşke düşündüklerimi  direk aktarabilsem. Umarım beğeniyorsunuzdur. Pek okuyucu kitlem yok ama en azından yorum hiç olmazsa voteleyip şu miniği mutlu edebilirsiniz:'))))) Okuduğunuz için teşekkürler!

Remember | Kim Taehyung-Jennie KimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin