Remember | Kim Taehyung-Jennie Kim

9|Gu

Şarkıyla okumanız tavsiye edilir:)))

Taehyung merakına yenilip Hoseok'un yanına gitmeye karar vermişti. Yavaş adımlarla yarasının sanki bir şey batıyormuş gibi acımasını yok sayarak merdivenlerinin basamaklarını çıkıyordu.

Çatıya açılan kapının ardında bütün Seul ayaklarının altında sana bakıyordu adeta. Çoktan batmış olan güneş hafif ışık bırakmıştı gökyüzüne. Çatıyı aydınlatan tek şey eskidiği için çatıya kaldırılmış bir masa lambasıydı. Geniş ancak alçak olan dikdörtgen masanın üzerindeki içki şişelerinin sadece biri açıktı. Ve yanlarında da Hoseok oturuyordu.

Eski kapının rahatsız edici gıcırtısı Hoseok'un arkasına bakmasını sağlamıştı. Sonra tekrar içlenerek izlediği manzaraya kafasını çevirdi. Taehyung oturacağı yerdeki şişeleri ortaya yerleştirdikten sonra açtığı yere bağdaş kurdu.

Hoseok kendine doldurmak için eline aldığı şişeyi Taehyung'a uzattı. Masanın yanından boş bir bardak alan Tae onun bardağını doldurmasına müsade etti.

"Neler oluyor? Neden böylesin?" Sonunda sessizlik bozulmuştu. Sorunun bitişiyle beraber kafasını Hoseok'a çevirdi. Yanağından süzülen yaşı görünce kendini kötü hissetti. Yakın olduğunu öğrendiği arkadaşı hatta kardeşi acı çekiyor, o ise hiçbir şey yapamıyordu. Çünkü daha sebebini dahi bilmiyordu.

"Onu çok özlüyorum." Dedi Hoseok. Kafasını gökyüzüne kaldırdı. Binanın yanında yanan sokak lambasını işaret etti. "Aslında bana bu kadar uzaklıkta," tekrar kafasını gökyüzüne kaldırdı. "Ama sanki şu yıldızlar kadar uzak hissettiriyor." Dedi parmağıyla işaret ettiği yıldızları göstererek.

"Ben ona nasıl ulaşacağımı bilmiyorum Taehyung. Çok zorlanıyorum. Geri döndü ama o bana çok uzak."

Bundan bir sene önce~

"Yeter artık Hoseok! Lak lak zıplayıp duruyorsun evin içinde. Alt kattakilere şikayet mi ettirmek istiyorsun?" Dedi Jennie sinirle.

Hoseok'un gerçek anlamda bir dans yeteneği olduğunun farkındaydı ama cesaret toplayıp bir kursa yazılamadığı için evde hoplayıp zıplıyordu.

Kendini koltuğa atan Hoseok'un yanına halıda sürüklenerek gitti. "Hoseok-Ah" bacağından tutup sallamaya başladı. "Mmmh?" Bacağını çekip koltuğa uzanıp yere yani Jennie'ye baktı.

"Sencede artık bi dans kursuna yazılmanın vakti gelmedi mi?" Hoseok ona koltuktan uzanarak  ayağıyla vurmaya çalıştı. "Kaç tane işte birden çalışmam gerekiyor haberin var mı acaba pamuk prenses?" Ona bu şekilde seslenmesinin sebebi diğerleri birden fazla işte çalışıp, Jennie'nin sadece bir kafede kasiyerlik yapıyor olmasıydı. Çünkü onlara göre rahat bir işti ve zamanında gidip geliyordu. Diğerlerinin part-time işleri bazen geceye kadar sürebiliyordu.

"Kazandığım paranın bir kısmını bende üzerine ekleyeceğim." dedi Jennie kararlı bir şekilde. Hoseok biran duraksadı çünkü gerçekten kursa gitmeyi çok istiyordu. Aşağıdan kedi gibi ona bakaen Jennie'ye baktı, ciddi gibi gözüküyordu. "Peki tamam." dedi. Jennie  dudağını büzerek kafasını sağa sola salladı. "Yah söz diyorum kabul etsene!" Diye ciyakladı. Hoseok büzdüğü dudağına yavaşca vurdu. "Tamam diyorum ya." Jennie ayağa kalkıp koltuğun boşta kalan kısmına zıpladı. "Bu kadar çabuk kabul edeceğini bilmiyordum."
**************
(Y/N bir an Hoseok'la Jennie'yi shipleyecektim asdjnasjkfasld)