selam selam selam!!! beni çok mu özlediniz hıh? nedene hayır sesleri duyuyor gibiyim?! neyse bende kendimi özlemezdim merak etmeyin.bu bölümü okurken bana çok beddua ediceksiniz. veya arkamdan küfür savurcaksınız. evet herşeyde haklısınız. 12 bölümle sezon finalimi olur falan diyorsunuzdur siz kesin. ama napıyım iş iyice çığrından çıkmıştı bende yeni bir sezon ile toparlayayım dedim. yeni bir kurgu buldum ve bunu hiç değiştirmeyeceğim. ne tepki alacağım falanda hiç umurumda değil. benim kurgum bu beğenmek zorundasınız! ☺☺☺☺ ♥♥♥♥♥♥ ama lütfen beni dövmeyin. başka sezon olmayacak. hikaye toplam 50 bölüm olucak ve bir bölüm en az 2 sayfa olucak. her hafta yb gelicek. (teog'dan sonra 3 günde bir)neyse kısa kesiyim de başlayayım. :D
ADELE'S POW:
'pisst!' birinin beni dürtmei ile uyandım. kendime geldiğim an bütün vücudum ağrımaya başladı. özellikle sırtım ve bileklerim. karşımda, hayatımda hiç görmediğim bir kadın duruyordu. çok güzeldi. hatta fazla güzeldi. 'Uyandı!' diye bağırdı kapıya doğru. kapıdan giren Harry'i görünce hayatımda hiç bu kadar korkmamışım. 'selam güzelim. iyi uyudun mu?' kafamı hayır anlamında salladığımda kız bana tokat attı. Harry kadının bileğini tutup çevirdi ve 'benim olana dokunursan bende seninkine dokunurum. Jess.' dedi. Jess nefesini öfkeli bir şekilde verip odadan çıktı. ' yanlız kaldığımıza göre artık ağzını açabiliriz.' ağzımdaki bandı çekene kadar ağzımın bağlı oduğunu bilmiyordum. 'neden burdayım?' 'çünkü seni burada istiyorum. burası o piçin yanından daha güvenli.' o piç? JUSTİN! 'o nerde?' 'cehennemde.' 'harry ben ciddiyim.' 'bende ciddiyim.' olayı kavrarken gözlerim dolmaya başladı. yo, hayır. beni Harry'e bırakıp gidemez. 'ağlama! ağlayınca gözlerin ve burnun kızarıyor. çok çirkin oluyorsun.' bu kadar kaba davranması gerekmez. 'beni neden burda tutuyorsun?' 'çünkü bırakırsam kaçarsın.' haklı hatta ülke değiştiririm. 'peki benden ne istiyorsun?' 'benim olmanı.' 'hayır deme şansım var mı?' 'yok.' dedi sırıtarak. ben Harry'i çok yanlış tanımışım. onu gördüğümde çok tatlı ve komik biri sanmıştım. yani medyanın bize yansıttığı gibi. bu diğerleri içinde geçerli. yani ne zaman onları beraber görsem hep kavga ediyorlardı. gerçi Justin için doğru diyorlardı. çapkın ve seksi. ben bir köşede ona olan aşkımdan ölürken o, barlarda, partilerde kızlarla takılıyordu. ve şimdi ölmüş. ama o ölemez ki! ben ona izin verene kadar gidemez. ona seni seviyorum diyene kadar ölemez! 'ne düşünüyorsun?' 'sanane!' 'doğru konuş benimle!' 'doğru davran bana!' 'emin ol kimse sana benden daha iyi davranamaz.' 'haklısın çükü adam öldürmek ve kaçırmak benim hobim değil mi!?' 'kapa çeneni' sen artık fazla olmaya başladın.' dedi ve ağzımı bantlayıp odadan çıktı.
JESS'S POW;
aptal Harry! şu kızın nesini seviyor anlamıyorum. kız hem aptal hem de çirkin. yemin ediyorum bu evde kafayı yiyeceğim. mutfağa inip dolaptan bardak aldım ve doldurmaya başladım. Harry'nin yansımasını gördüğümde az kalsın bardağı düşürüyordum. 'ne var?!' 'sadece mutfağa geldim Jessica. insanlar için bu normal bir davranış.' 'insanlar için.' diye mırıldanınca bana keskin bir bakış fırlattı. 'sen söyledin ben değil.' dedim ve omzumu silkerek merdivenlere doğru ilerledim. kolumda ani bir kuvvet hissedince durmak zorunda kaldım.'Justin'e Adele'in öldüğünü söyle sorarsa. veya hatırlarsa.' dedi ve kahkaha atıp yürümeye başladı. 'ha bu arada benimle ilgili herhangi birşey derse cevap verme.' dedi göz kırparak. zorunlu olarak onun dediğini uygulayacağım. yoksa annem ve kardeşim Arthur'u öldürür. evet. beni zorla yanında tutuyor. piç kurusu. sessiz adımlarla Justin'in odasına girdim, hala uyuyordu. yavaşça onu dürttüm. gözlerini titretti ve uyumaya devam etti. 'hey Justin uyan!' 'günaydın!' dedi. karşılık olarak ona gülümsedim. 'beni neden burda tutuyorsun?' 'hafızan yerine gelene kadar sana zarar gelmesini istemiyorum. umursamıyorum. 'ama neden kilit altında tutuyorsun? neden evde gezemiyorum?' hah! şimdi ne diyeceğim? 'ııı şey. ev sahibi istemiyor. YASAK!' 'peki.' ne? tepkisi, bu mu?kafamı salladım ve çıkmak için kapıya yöneldim. 'hey Jessica. bir kız hatırlıyorum açık kahverengi-sarı saçları var. ela gözlü. adından emin değilim ama sanırım Adele'di. hakkında bir şey biliyor musun?' işte bu soruyu bekliyordum. 'hmm aslında evet. o bir hafta önce öldü.' 'ne?'
JUSTİN'S POW:
hayır! olamaz! beni bırakamaz. ben onun için döndükten sonra beni bırakamaz. inanmıyorum. ama
Jess'e bunu söyleyemem. o zaman yine bana silah dayar. nasıl oluyorda sadece Adele'i hatırlıyorum da diğer şeyleri hatırlamıyorum? 'öldü işte Jus. napabilirim?' kafamı olumlu anlamda salladım ve odadan çıkmasını bekledim. aptal sürtük. bu kız neden kendini benim sevgilim sanıypr? inandığımı falan mı sanıyor? benim tek sevgilim var o da Adele. sürtük. tam bu sırada çok tanıdık bir sesin çığlıklarını duydum. her kimin sesiyse bir rahatlama hissettim. çok garip. birisi çığlık atıyor ben ise rahatlıyorum. bu evde kaldıkça bende aklımı yitiriyorum sanırım.
HARRY'S POW:
'kapa çeneni!' dedim ve tekrar tokat attım.eğer böyle bağırmaya devam ederse Justin onu duyacak. ağlaya ağlaya gözlerinde yaş bitmişti resmen. ağzını ne zaman açsam bağırmaya başlıyordu. sürtük. bende bir kaç hafta sonra onu oda hapsinden çıkarmayı düşünüyorum. ona o kadar mükemmel bir hayat vericem kibana aşık olucak. onu becerip bir kenara atıcam ve kurtulucam. Justin ise geberip gidecek.
ve yeni sezonun sonu!!!!!!!!!!! üşengeç bölümede selamlarımı iletin onlar şuan burayı okumuyo ya hany!!!!111!!!! neyse spoiler vericem isterseniz aşağısını okumayın. aslında pek bir spoiler sayılmaz ama neyse.
SPOİLER;
Justin ve Adele 30. bölüme kadar birbirlerini ölü sanacaklar. Harry yukarıda dediklerini aynen uygulayacak. ☺☺
bok ben hehe☺
neyse seviyorum sizi!♥♥♥

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Paris Love |Justin Bieber fanfic| (Canceled)
FanfictionOnun adı Adele. Adele Bernard. Ailesinin ölümünün ardında Fransa'ya büyükannesinin yanına taşınan sıradan bir kız. Onun adı Justin. Justin Bieber. Kanada'da doğup Fransa'da büyüyen sıradan bir erkek. Sonra... Aşık oldular. Hayatları tamamen değilti...