Cuma günü son derslerinden çıkıp yemekhaneye geldiklerinde öğretmenleri masaları bölüşmüş, öğrencilere kâğıt dağıtıyorlardı. Tanımadıkları bir kadın onlara da bir kâğıt verdi. Bu kâğıt parti ile ilgili bilgileri içeriyordu. Partinin saatleri ve bölümleri ayrıntısıyla yazılıydı. Parti bölümlere ayrılmıştı; konser (disko ile birleşik), balo, oyunlar, çeşitli etkinlikler, sohbet, sinema...
Partide çok fazla bölüm vardı. Parti her yaşa yönelikti. Kızlar biraz düşününce sohbeti seçtiler. Bunu seçmelerinin nedeni daha sakin bir hafta geçirmek, yeni insanlarla tanışmak ve bir arada olmaktı. Savaş ve Doğan oyunlara katıldılar. Hamide çeşitli etkinliklere katıldı. Ömür ve Filiz sinemayı seçti. Kardelen ise konseri seçti. Bazı kişiler hepsini de seçmişti. Günün belirli saatlerini belirli yerlerde geçirip sürekli yer değiştirmeyi tercih etmişlerdi. Öğretmenler bir de duyuru yapmışlardı. Seçtikleri bölümde istedikleri giysiyi giyebiliyorlardı. Sadece 1. sınıflar ne giymek istediğini bir kâğıda yazıp Aslan'a vermek zorundaydı ki kızlar da öyle yaptı.
* * *
Parti günü gelmişti. Öğretmenler çok uğraşmış ama sonunda güzel bir şey çıkarmışlardı. Bahçenin girişten çok uzak kısmında bir sahne vardı. Burası bir konser alanı haline getirilmişti ve çok kalabalıktı. Denizin uzağında bir sevgililer köşesi yapılmıştı. Oraya eşsiz girilmiyordu. Oraya bir havuz yapılmıştı. Denize girmek yasaktı, bu yüzden havuz yapılmıştı. Neden yasak olduğunu kimse bilmiyordu.
Bahçenin çeşitli yerlerine küçük küçük stadyumlar yapılmış etkinlikler düzenleniyordu. Giriş kapısından girdiklerinde upuzun ve çok geniş bir alan vardı. Çeşitli masalar, onların ortasında hafifçe yükseltilmiş bir dans pisti vardı. Tam bir balo salonuydu. Biraz ilerlediklerinde eskiden resim derslerine girdikleri odaya geldiler. Orada sinema vardı. Orası da çok güzeldi. Sonra çok güzel ve büyük bir odaya geldiler. Orada çocuklar oturmuş çeşitli oyunları oynuyorlardı. Hemen hemen her oyun vardı. Doğan ve Savaş satranç oynuyorlardı. Onlar izlendiklerinin farkında değillerdi.
Bu hafta herkes sadece seçtikleri bölümdeki kişilerle birlikte olacaktı. Bu da yatakhanelerinin kısa bir süreliğine değiştiğini gösteriyordu. Onların sohbet odaları kalenin gözetleme kulesindeydi. Çok zorlukla odaya çıktılar. Odaya geldiklerinde herkes birbiriyle konuşuyordu. Koltuklar birbirinin içine girecek gibi oturan insanlarla, şakalaşanlarla, biriyle konuşup ağlayanlarla doluydu. Burası diğer bölümlere göre çok sessiz kalıyordu. Konserin sesi bir uğultu gibi gelse de hiçbir şey duyulmuyor denebilirdi. Şakalaşan grupların birinden bir oğlan ayağa kalktı. Hızla Asiye'ye yaklaştı.
İçten bir şekilde gülümsedi, sonra:
—Asiye! Hayat kurtarıcım, aramıza katılmak ister misin? dedi. Asiye kafasını "evet" anlamında salladı. Ama oğlan öylece Seden'e bakıyordu.
—Seden sen de mi buradasın? Gerçi gelmemen mantıksız olurdu. Seninki gibi hayal gücü görmemiştim. 3 m. bina 5 m. çatı, harika! ( Seden okula ilk başladığında ilk projesinde bir cafe tasarlamıştı ve bina 3 m. çatısı 5 m. idi. ) Gelin siz de bize katılın. Asiye onunla tanışıyordun ve bana söylemedin, hani tanıdığımız kişilerle tanıştırılacaktık? dedi. Asiye şaşkın şaşkın ona baktı.
—Onlar benim eski komşularımdı, oradan tanıyorum, dedi.
Asım onları arkadaşlarıyla tanıştırdı. O da U. maz H. G.'deydi. Ama o 4. sınıfa yeni geçmişti.
—Burayı bitirdiğimde harika olacak. Düşünerek istediğini yapabilirsin. Ben de istediğim binayı tasarlayacağım ve bir günde yapacağım, harika olacak...
—Dikkat et de az malzeme kullandığı için böyle, deyip seni hapse tıkmasınlar, gerçi sen oradan da kaçarsın, demirleri yosuna, duvarı toprağa çevirip çıkarsın, çıkınca da eski haline getirirsin, dedi Murat. Onlarla çok eğleniyorlardı. Kimileri onlara gıcık gıcık bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vâris ve Koruyucuları (TAMAMLANDI)
FantasiaÜç kız kardeş olan Seden, Ekin ve Nehir çocukken yağmur yağdığında pembe bir kale görmüşlerdir. Her yağmur yağdığında bu kaleye ulaşmak isterler. Aradan yıllar geçtikten sonra bir gün yağmur yağdığında o pembe kaleye giderler. UYARI: Bu es...