Never Been Hurt

Episode 3. "I'm sorry. I didn't mean it."

Bölüm 3. "Üzgünüm. Ben öyle demek istemedim."

Yaptığım sert çıkışı ve yanlışı merdivenlerin başına geldiğime fark ettim. Fazla sert çıkmıştım. Sinirlenince kendimi kaybettiğim doğruydu ama sanki bu biraz fazla olmuştu. Geri dönüp özür dilemeyi düşündüm ama tepkimi koyduktan sonra 180 derece dönmek, ne kadar iradesiz biri olduğumu gösterirdi.

Benden bir süre sonra masaya Zayn indiğinde yüzünde eski mutlu ifade yoktu. Yemek boyunca sessiz kaldı. Bu hali beni rahatsız etti ve içten içe bunu yapanın ben olduğumu düşündüm.

Koltuklara geri yerleştiğimizde Jason eğilip Zayn'in kulağına bir kaç şey fısıldadı. Zayn kafasını kaldırıp önce bana, sonra Doniya'ya baktı. Doniya ile bakıştık. Omzunu silkti. 

Jason babama döndü. "Baba, biz diyoruz ki kızları alıp dışarı çıksak. Bu ortam bize fazla sıkıcı gelmeye başladı." Jason lafını esirgemez, her şeyi dürüstçe söylerdi. Babam Yaser'e baktı. "Ne dersin?" Yaser dönüp bize baktı. "Kızların yanında iki erkek olacağı için sorun yok. Gidebilirler." 

Safaa ve Walihya'ya bizimle gelmeleri için teklifte bulunduk ama teklifimizi kibarca reddettiler. "Ben üstüme bir şey alayım." diyerek yukarı çıktım. Dışarıda hava çok soğuk değildi ama üstüme bir şey almam yararlı olabilirdi.

Beyaz montumu üstüme geçirip telefonumu elime alıp aşağı indim. Dışarı çıktık. Bu dışarda dolaşma olayı neydi, nereden çıkmıştı en ufak bir fikrim yoktu.

Zayn son model siyah arabanın yanına gitti ve biz de onu takip ettik. Zayn ve abim öne ve bizde Doniya ile arkaya oturduk.

Yolculuğun başı oldukça sıkıcı geçse de Doniya'nın laf yapan ağzı yolu sevimli kılmıştı.

"Ee Zayn." dedi Doniya eliyle Zayn'in sırtına vurarak. "Bizi nereye götürüyorsun küçük kardeş?" Zayn dikiz aynasından Doniya'ya baktı. "Bana küçük kardeş deme." dedi sinirli bir ses tonuyla. "Küçük kardeş sinirlendi. Ups." Zayn sağ kolunu ortadaki bölüme yaslayıp sol eliye direksiyona destek verdi. "Senden sadece bir yaş küçüğüm Doniya." Doniya güldü. "Bana 'abla' demeni daha ne kadar söyleyeceğim?" Zayn gülerek Jason'a döndü. Profilden gördüğüm kadarıyla gözlerini kısıyor, üstüne üstlük dilini dişleri arasına alıyordu. Derin bir nefes verdim.

"Duyuyor musun, Jason?" dedi abime. "Bir yaş farkı bile tanımadan abla dememi istiyor." Jason güldü. "Arabell ile aramızda 2 yaş var ama o bana bazen 'abi' diye seslenir. Ayrıca hiç baskı yapmadım bana abi demesi için." dedi Jason. Zayn dikiz aynasında bu sefer bana baktı. Bakışları sertti ama derinlerde bir yerlerde küçük bir yumuşaklık gördüğüme yemin edebilirim.

"Gör gör." dedi Doniya eliyle beni göstererek. "Nasıl da abi diyor." "Sana da abi dememi istiyorsan benim için sorun yok Doniya." dedi Zayn. Jason ve ben büyük bir kahkaha patlattık. Doniya yüzünü buruşturdu. "İğrençsin Zayn." 

"Bence," dedim sesimin arabada yankılanmasına izin vererek. "O'na sana abla demesi için baskı uygulama. Bilirsin, fazla baskı ters teper." Zayn arkasına dönüp elini çakmam için bana uzattı. Eliyle elimi birleştirdim. Ellerimizi kenetledi. "Bundan sonra favori Barnes aile üyemsin Arabell." Ellerini uzun süre çekmedi. İlk adımın benden gelmesini bekliyor gibiydi. Elimi isteksizce elinden çektim. Elleri ellerimdeyken... bu oldukça garip ve saçma bir şekilde iyi hissettirmişti.

Güldüm. "Teşekkürler Zaynie." Zaynie? Ah tanrım bu da nereden çıktı şimdi? Doniya güldü. "Teşekkürler Arabell. Bana onu sinir etmek için yeni bir lakap bahşettin." Zayn'in dikiz aynasından gözlerini yakalamaya çalıştım. İstediğim oldu. Dudaklarımı ısırdım. "Kızdın mı?" Gülümsedi ve gözlerinin etrafı kırıştı. "Hayır. O lakabı senin söylemen ayrı bir hava ve güzellik kattı. Hala favori Barnes üyemsin." Gülerek önüme döndüm. Malik ailesinin en seksi üyesi etkileme işine son hız devam ediyordu.