21.bölüm

580 28 0
                                    

Erkenden alarmın sesiyle kalmıştım. Hemen duşa girdim. Çıkınca saçlarımı kurutup maşa yaptım. Yüzüme hafif bir pudra ile biraz ruj sürüp iliner çektim. Şimdi hazırdım. Üstümüde giyinip servisin gelmesini bekledim.Servis gelince ona bindim.

Okula varmıştık. Olcay kesin sınıftaydı. Koşarak sınıfa çıktım. Canım benim orada öylece oturmuş her zamanki gibi dışarıyı izliyordu. Yanına gittim.

"Günaydın" dedim gülümseyerek. Beni görünce ilk başkası sandı kafasını çevirdi sonra şaşkınlıkla bana baktı.

"Riva sen çok güzel olmuşsun" dedi.

"Tabi güzel olacam ben senin prenses'inim." dedim. Yüzüne kocaman bir gülümseme yayıldı.

"Bugün seni korumam daha zor olacak anlaşılan" dedi. Hoca derse girmişti bile. Bize doğru yöneldi.

"Bütün okul sizden bahsediyor. Çok büyük bir sevginiz var birbirinize karşı. Bende size bunu aldım." dedi elindeki poşeti bize uzatarak.

"Çok teşekkürler" dedik gülerek. Bütün sınıf bize bakıp poşetin içinden ne çıkacağını merak ediyordu. Bizde merak edip açtık. Woow! Bu gerçekten güzel ikimize çift t-shirti almıştı. Bunu kesinlikle Olcay'a giydirecektim.

Dersler bitmişti. Öğle arası gelmişti. Öğle arası Olcay birşeyler alacağını söyleyip kantine gitti bende terasa çıktım. Hava gene çok güzeldi. Yanına Yaren koşarak geldi.

"Riva sana çok önemli bir şey söyleyeceğim. Ama Olcay olmasın." dedi. Çok merak etmiştim. Ne diyecekti acaba? Onu köşeye çektim.

"Anlat noldu bu kadar önemli?" dedim.

"Yazgın hani sana 'Olcay en fazla 2 ay bir kişiye değer verir' diyordu ya işte o sana Olcay senden ayrılacağını bahsettiğini söyleyince sana öyle demiş. Yazgın'la Olcay çok yakınmış senden sonra kötü olmuşlar. Asıl bomba Yazgın seni seviyormuş." dedi. Nasıl yani Yazgın beni mi seviyormuş? O aşka inanmıyorki!

"Biz Olcay'la barıştık Yaren. Artık eski beni ilgilendirmiyor. Ama en çok Yazgın'ın beni sevmesine şaşırdım. Sen nereden öğrendin?" dedim.

"Olcay'a 'eğer sen artık çıkmayacaksan ben açılcam' demiş sizin barıştığınızı bilmeden. Ayrıca barıştığınızı biliyorum akıllı." dedi.

"Olcay ne demiş?"

"Ben kalbimi sökemem Yazgın" demiş.

"Işte benim sevdiğim adam ya!" dedim. Mutluluktan deli olmuştum. Odunum benim ya hakiki odunum! Olcay terasa girince Yaren hemen benim yanımdan gitti. Bende Olcay'ın yanına gülerek gittim.

"Yaren gene ne anlattı böyle gülüyorsun?" dedi.

"Hiç temel fıkrası işte." dedim. İnanmamıştı.

"Anlat bakalım nasılmış fıkra?" dedi. Oha ben ne anlatacaktım ona?

"Bir temel varmış... Unuttum ya ee sen neler aldın?" dedim. Paçayı kurtarmıştım! Onun aldığı şeyleri yedik.

Okul bitimi beraber eve yürüyerek gittik. El ele yolda yürüyorduk.

"Akşama doğru hazır ol seni bir yere götürcem tamam mı?" dedi. Ben dünden hazırdım zaten.

"Tamam saat kaç gibi?"

"7de gel durağa" dedi.

"Tamam." deyip eve gittim. Of hemen hazırlanmalıyım acaba nereye götürecek? Gidip bir şeyler yedim ve hazırlanmaya başladım.

Saat 7 olmuştu. Yüzüm sabahki gibiydi. Üstüme kısa bir etekle beyaz bir üst giymiştim. Güzeldi. Belki akşam yemeği olurdu? Of bilemiyorum ya! Evden böyle düşünerek durağa gittim. Olcay orada oturmuş beni bekliyordu. Hah! Ben o kadar hazırlanmıştım süper olmuştum o ise sadece rasgele giyinmişti. Hemen eve koşarak gittim. Eve varınca altıma bir dar kot giydim ve converslerimi giyip evden koşarak çıktım. Olcay bir yandan arıyordu. Durağa vardığımda bana kızgınlıkla

AL KALBİM SENİN OLSUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin