1.2: "Seni Seviyorum."

13.9K 985 195
                                    

3.GÖZ
-Savaş amca, çıkar mısın? Bu konuda konuşmak istemiyorum..." Savaş, Alex'in içinde bulunduğu ruh halini anladı. Ama konuşmadan edemedi.

-Bak Alex, senin için karışık olduğunu anlıyorum. Aslında baban olarak bildiğin adam baban değil. Tan'dan yardım alarak senin ve şüphelendiğim kişinin DNA'sıyla test yaptırdım. Sonuç olarak senin öz baban. Hem çok seversin, güven bana. O bile bilmiyor daha, ilk sana söyledim. Ve..." Alex yutkunarak sözünü kesti adamın. Bakışları lafını kesmenin mahcubiyetini, sözlerindeki sertlik ise içindeki fırtınanın izlerini barındırıyordu.

-O...Kim o adam? Yani..." ensesini kaşıdı sıkıntıyla. Badem'in gözleri dolmuştu. Oldu olacak şimdi biri de çıkıp 'Alex beyaz tenli.' Deseydi!

-Kadir...Bardayken, bizimle tanıştığın gün tanıştığın adam. Barın sahibi." Alex, kafasını salladı aşağı yukarı.

-Benim için sen bile tanımadan çaba sarf ettin. O etmedi. Ben bir babaya ihtiyaç duyulacak yaşı geçtim Savaş amca. Çoktan geçtim. O ihtiyaç bende acı oldu ama geçti bitti. Yalnız kalmak istiyorum. İzninle..." bu kibarca kovmaktı. Savaş, genç adamı anladığı için sıkıntıyla yerinden kalkıp, babacan bir tavırla omzunu sıktı.

Salondan çıkış kapısına ilerlerken Badem'e çevirdi ters bakışlarını. Badem mesajı alıp, tıpış tıpış yürüyerek babasının yanına geldi. Kulağına eğildi kızının adam. Sesi temkinliydi.

-Alex'i yarın bize gelip Kadirle görüşmeye ikna et dostça(!) Ben de Kadirle konuşmaya gidiyorum." Kavin hızla kafasını sallayıp koltuğa dönecekti ki kızın kolunu kavradı Savaş. "Ha bu üstü çıplak adamla neden o kadar zaman buradaydın, bunların tek tek evde yalnızken hesabı görülecek." Yutkundu Badem belirgin bir şekilde. "Panik yapınca yine annen gibi konudan konuya atladın ama karşında salak yok. İkna et dediysem de eğer bir temas olduğunu öğrenirsem Alex'in mezarını kazarsın. Görüşürüz. 1 saate evde ol." Gittiğinde derin bir nefes aldı Kavin.

-Ayyhh gelen bana, giden bana yaa! Bir yavaş gelin. Ben daha gençliğinin baharında bu kadar duygu değişimi kaldıramıyorum kii!" Alexle göz göze geldiğinde kendi kendine sesli düşünmeyi bırakarak koltukta adamın yanına oturdu. Dudağını dişlerken, yandan adama baktı. "Ne diyeceğim sana bilemedim şimdi. Seni anlamam imkansız. Kendimi senin yanında çok garip hissediyorum." Kafasını bulandıran düşüncelerden uzaklaştığını hissetti Alex. Buna aşık olduğu kadın sebep olmuştu hiç şüphesiz.

Dudakları belli belirsiz kıvrılırken bakışları önündeki oval, ahşap masanın üzerine odaklıydı.

-Nasıl garip?" Badem, düşüncelerini toparladı birkaç saniye.

-Sanki bütün cemaat namaz kılarken bir tek ben kıbleyi şaşmışım gibi.." Alex'in duyduğu benzetmeyle kıvrılan dudakları arasından incileri göründü. Kavin Badem de sevindi onu gülümsetebildiği için. "Alex sen müslüman mısın?" Ve kahkaha attı adam. Elini koltuğun sırtına yaslayarak kıza döndü.

-Badem...Sen nasıl bir şeysin Allah aşkına? Nasıl dağıtıyorsun kafamı?" Badem utandığı için adamın dizine yalandan bir tekme savurdu.

-Yaa kaçma hiç sorudan. Soruma cevap ver? Sünnet de oldun mu?" Genç adam düşünür gibi yaptı.

-Üzgünüm Badem, ben Allah'a inanmıyorum." Bu kadar acı çeken bir adamın da kendi inancına inanmasını içten içe istemişti aslında Badem. Kızın yüzündeki belirgin afallamayı görünce burnunu sıktı Alex. "Saçmalama tabii ki Müslümanım. 9 yaşındayken de kendi isteğimle sünnet oldum. Evlenebiliriz, merak etme." Kaşlarını çattı kız.

Kavin Badem: DilemmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin