10

557 64 16
                                    

Yoongi kafasını ellerinin arasına almış karşısında yatan adama bakıyordu.Onun böyle hareketsiz yatması kendisini delirtiyordu.

Narin koluna takılı olan serumun damlasını izledi bir süre.Loş ışıkların aydınlattığı odayı inceledi.Heryere ölüm kokusu sinmişti.Kalkıp sandalyelerden birini yatağın yanına çekti.

-Hoseok.Biz hani beraber ölecektik?

Biraz daha yüzünü inceleyip konuştu.

-Sessiz kalmanın beni sinirlendirdiğini biliyorsun.

Göğsünün kalkıp indiğini kontrol etti.Saçlarının azaldığını daha yeni farketmişti.Bazen onun kanser olduğu gerçeğini unutuyordu.

Kapı aralandığında hızla oturduğu yerden kalktı.Gelen doktor elindeki kağıtları toparlamaya çalışırken Yoongiyle konuştu.

-Maruz kaldığı şey her neyse hücrenin daha hızlı büyümesine sebep olmuş.

-Nasıl yani?

-Yoğun stres veya üzüntü olabilir.Hoseokun kısa zamanda ameliyat olması gerekiyor.

Yoongi yeniden sandalyeye oturup düşündü.Hoseok kanserden kaçıyordu ve Yoongi onun ayağına bir gülle bağlamış etkisi yaratıyordu.Kendisini kötü hissetti.Güçsüz elini kavradı.

-Özür dilerim Hoseok.

Uzanıp dudaklarına karşılıksız bir öpücük bıraktı.

-Çok özür dilerim.

🌌

-Hyung bil bakalım ne ol-

Taehyung girdiği evin boş olmasıyla beraber yanında getirdiği heycanı söndü.Bütün odalarda hyungunu bulamayınca dışarı çıkmıştır diye düşünüp koltuğa uzandı.Daha eve gelirken garson onu aramış ve adını öğrenmişti.

Yakışıklı olmanın çok faydasını görmüştü.

Telefonu birdaha çaldığında suratında var olan gülümseme dahada büyümüş ve kimin aradığından emin olarak hemen açmıştı.

-Efendim Jungkook.

-Benim Taehyung.Jimin

-Ses tonunu sikeyim.

Tae telefonu sinirle kapattığında birdaha arandı.Ama açmayacaktı.Jiminin nasıl mantıklı bir açıklaması olabilirdi ki?

🌌

Yoongi kavradığı elin üstünde uyuyakaldığını alnında hissettiği hareketlilikle farkına vardı.Hızlıca kafasını kaldırıp gözlerini hafifçe aralamış Hoseoka baktı.

-Yoongi?Sende mi geldin?

-Tabiki geleceğim.Bekle doktor çağıracağım tamam mı?

-Gitme.

Geri koltuğa oturup Hoseoka baktı.Yeniden sesini duyabildiği için mutluydu.

-Ölümüm sen olacaksın Min Yoongi.Bu kanser değil.

-Sözümüzden dönsek ne olur Hoseok? Hiç ölmesek?

-Olur Yoongi.Hemde çok güzel olur.

-O zaman yemin ediyorum.Asla ölmeyecek ve seni bırakmayacağım.

Hoseok gülümseyip Yoonginin soğuk elini tuttu.

-Bana sevgilim dedin.

Aklına ambulansı aradığı an gelmişti.Garip ama güzeldi bununla mutlu olabilmek.

-Çünkü sana aşık oldum Hoseok.Garip ama birisine aşık oldum.

-Gerçeği söylemeli miyim?Senden tam on kez vazgeçtim.

-Asla gerçeği söylemek zorunda değilsin.

-Bana on kez yalan söylediğini hissettim.

-Söz veriyorum sana birdaha yalan söylemeyeceğim.

Bu,Yoonginin söylediği başka bir yalandı.

🌌

Jimin durduğu kapının önünde ofladı ve kapıyı çaldı.Açıldığındaysa kim olduğunu farkettirmeyecek kadar hızlı bir şekilde karşısındakinin dudaklarına yapıştı.

Taehyung tanımadığı bedeni kendinden ittiğinde Jimin olduğunu gördü.Dudaklarını yakacaktı.

-Siktir git evden.

-Sana küfür hiç yakışmıyor Kim Taehyung.

-Sana teker teker yakıştaracağım ben merak etme.

Jimin Taehyunga iyice yaklaşıp onu duvarla kendisi arasına aldı.

-Lütfen yakıştır.Çok merak ediyorum.

Taehyung Jimine yaklaşıp gülümsedi.

-Çok mu merak ediyorsun?

Jimin onaylayan bir ses çıkardığında Taehyung yumruğunu alt taraflarına geçirdi.Etkisiz halde kalmışken onu çoktan kapı dışarı atmıştı bile.

-Merak ediyormuş birde.Şerefsiz.

🌌

-Ameliyat falan olmayacağım.

-Hoseok lütfen.

-Ölebilirim Yoongi.

-Ölemezsin.Sana dua edeceğim.

-Dua etmeyi biliyor musun?

-Hayır.

Hoseok iç çekip sözlerini tekrarladı.

-O saçma sapan ameliyatı olmayacağım.

-Olmazsan da öleceksin zaten!Kansersin Hoseok!İki türlü de ölmen mümkün!

Yoongi söylediğinin farkına varıp suçlu gözleriyle Hoseoka baktı.

-Öyle demek isteme-

-Hayır.Haklısın Yoongi.İki türlü de öleceğim zaten değil mi?Şimdi düşündüm de bana yalan söylemeni tercih ederdim.

-Hoseok öyle demek istemedim diyorum sana!

Sinirli olan kalkıp kolundaki serum iğnesini çıkardığında durdurulmaya çalıştı.Fakat karşısındaki kaybetmişti.Hoseok koltuğa atılmış ceketini alıp odadan çıktı.Üstüne çirkin hastane elbiselerinden giydirmedikleri için şanslıydı.

Arkasından gelen Yoongiyi hissedebiliyordu.Adımlarını hızlandırdı.Ölecekse kendi başına ölmeyi tercih ederdi.Onun acı çektiğini görmesi son istediği şeydi.

Yinede adımını dışarı attığında Yoongi tarafından sertçe yakalandı.

-Gitme.

-Gitme öyle mi?Senin aşkın bile yalan Min Yoongi.Yalandan hayatında sana iyi eğlenceler.

Hoseok giderken arkasından bağıran Yoongi durmasını sağladı.

-Sana aşığım!Bunun neresi yalan olabilir!

Hızla yeniden Yoonginin yanına geldi.Gözleri sinirden sulanmıştı.

-O zaman kanıtla.Bana aşık olduğunu kanıtla!

Sözü biter bitmez dudakları Yoongininkilerle kaplanmıştı.Bu sefer nazik değildi.Ayrıldığında nefes nefese dolu gözleriyle bağırdı Yoongi.

-Bu yeterli değil mi!Sana aşık olduğumu kanıtlamak için daha ne yapabilirim?

Karşılıksız kalacağını bilsede kollarını Hoseokun beline doladı.Min Yoongi 24 yıldır ilk defa birine sarılıyordu.

OVERDOSE |yoonseok|✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin