"Hiçbirimiz mutlu değildik.
Hiçbirimizin hayatları mükemmel değildi.
Hiçbirimiz kusursuz olamadık.
Aslında gerçekten iyi değildik değil mi?"
-Ne yazıyorsun?
Taehyung ayağa kalkıp kendi felsefesini okuduğunda Yoongi suratına iğrenerek baktı.
-Gerçek olmamalısın sen.
-Kendimi geliştiriyorum.Sen bilmezsin.
-Sen dün neden içtin?
-İçmedim.
-Yalan söyleme Tae.
-Biraz.
-İki şişe bitirmişsin.
-Jimin beni aradı.
-Her zaman aramıyor mu zaten?
Yoongi kaynar suyu bardağa dökerken poşetteki çayın rengini vermesini izledi.
-Arıyordu ama açmıyordum.
-Kendini sattın mı bari?
-Hayır!Ben öyle biri miyim!
-Evet.
-Yaaa Hyung!
Yoongi gülerek bardağıyla Taehyungun karşısına geçti.
-Ne yapacağımı bilmiyorum.
-Sen gerizekalı mısın?Seni aldattı be o çocuk!Hem de benim sevgilimle.
-O zaman Hoseokda seni aldatmış olmuyor mu?
Yoongi uzanıp karşısındakine vurduğunda söylenerek kendini geri çekti.
-Daha sevgili değildik mal.
-Ama ben Jimini özlüyorum.
-Taehyung dışarda Jimine benzeyen bir sürü insan var.
-Ama hiçbiri o değil!
-Tam bir salaksın.Ben gidiyorum.Sakın arayayım falan deme.Sonra yine üzüleceksin.
Yoongi evden çıktığında Taehyungda oflayarak önüne döndü.Niye bir kez konuşmayla gardını indirmişti?Bazen Yoongiyi haklı buluyordu.O tam bir salaktı.
🌌
Hoseok şarkısını mırıldanırken yaptığı yumurtayı tabağa koydu.
Telefonuna gelen mesajı açtı.
"Sana daha yakın olabileceğimi söylemiştim."
Gelen mesajın kayıtlı olmayan bir numaradan gelmesi onu korkutsada fazla takılmadı.Spamdır diye düşündü
Yanlız yemek yemekten her zaman nefret etmişti.Her nasılsa sanki birileri onun şikayetini duymuş gibi kapısı çalındı.
Açmadan önce hep kapı deliğinden bakıyordu.Bu kuralı Yoongi koymuştu.Çünkü Hoseok çok yakışıklıydı ve birileri onu takip edebilirdi.Aklına gelen anısıyla birlikte gülümseyerek kapıyı açtı.
Yoongide ona aynı şekilde gülümsedi.
-Girebilir miyim?
-Tabiki.Neden soruyorsun?
-Hiç.
Yoongi içeri girerken Hoseok arkasından garipçe baktı.Neden böyle davrandığını kestirememişti.
-Bir sorun mu var?
-Hayır.
Hoseok derin bir iç çekip Yoonginin arkasından salona girdi.Bunlardan sıkılmıştı.Aralarındaki sorunlardan.Ne zaman birlikte zaman geçirseler hâlâ birbirlerine karşı sorunları olduklarını belli ediyorlardı.
Bunu sadece Yoongi değil,ikisi de yapıyordu.
Hosekun neşesinden bir anda eser kalmamıştı.Yavaşça koltuğa oturdu.
-Sana birşey söylemem gerek Hoseok.
Gözlerini hızlıca Yoongiye yöneltti.Birden zaman durmuş gibiydi.Boğazındaki yumruyu hissetti.O zaman gelmişti işte.Yoongi ondan sıkılmıştı.
-Birkaç gün sende kalabilir miyim?
Hoseok tuttuğu nefesini salarken rahatladı.Herşeyi fazla abartıyordu.Hafif bir tebessüm belirdi yüzünde.
-Tabiki kalabilirsin Yoongi.
-Gerçekten beni çok büyük bir yükten kurtarıyorsun.
-Neden? Taehyunga noldu ki?
Yoongi duraksadı.Eğer onun Jimine kafayı taktığını söylerse üzülürdü.
-Boşver.
Hoseok yeniden gülümsemesini kaybetti.Başını eğip yutkundu.Neden boşveriyordu?Birbirlerine herşeyi anlatabilirlerdi.
-Neden anlatmıyorsun?
-Boşver dedim ya Hoseok.
-Artık sıkıldım ama.Senin beni saf gibi görmenden,birbirimize güvenememizden sıkıldım!
-Hoseok otur şuraya.
-Hayır oturmayacağım.Cidden bu canımı çok sıkıyor.
-Bana anlat o zaman.
-Ne?
-Sorunlarını ve şüphelerini.Hepsini anlat.Bende sana anlatacağım ve vu sorun çözülecek.
Yoongi hâlâ ayakta olan Hoseokun elini kavrayıp nazikçe koltuğa oturmasını sağladı.Elleri hala birbirine kenetliyken beklentili gözlerini ona dikti.
-Ben..Sadece bilmiyorum işte.
Düşen gözyaşlarını hızlıca elinin tersiyle sildi.
-Ağlamak yok.
Kafasını sallayıp devam etmeye çalıştı.
-Bazen senle gerçekten mutlu oluyorum.Ama sonra adını bilmediğim birşeyler bütün mutluluğumu götürüyor.Senin bana kızgın olduğun,üzüldüğün ya da sevindiğin şeyleri anlatmaman,beni geçiştirmen benim üzülmeme sebep oluyor Yoongi.
Birkez daha düşen gözyaşlarını hızlıca silerken karşısındaki adamın yüzüne baktı.Gülümsüyordu.
-Neden gülüyorsun?
-Ne kadar kırgın olduğuna.
-Kırgın değilim ben.
-Sana birşey anlatmıyorsam o şey önemsiz ve seni üzebilecek birşeydir anladın mı?Eğer önemli olursa sana herşeyi söylerim.Bana biraz daha güvensen.
Hoseok burnunu çekip suçlu minik bir çocuk gibi Yoongiye baktı.
-Sana güvenmediğim için kızgın mısın?
-Hayır.Gel buraya.
Yoongi kollarını açtığında Hoseok ona sıkıca sarıldı.
-Ama kırgın değilim ben.
Yoongi gülüp Hoseokun çilek gibi kokan saçlarını kokladı.
-Öylesin Hoseok.Aynı gelincikler kadar kırgınsın.
SAKİN OLUN BÖLÜM ÇOK SIÇMIK GİBİ OLDU BİLİYORUM.
Öbür bölüm telafi ederim.
BELKİ.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OVERDOSE |yoonseok|✔
Short Story°Kanser Jung Hoseok,uyuşturucu bağımlısı Min Yoongiye aşık olur.° (Tamamlandı)