Odamda uzanmış pencereden gökyüzüne bakarken kapı sesiyle irkildim. Gelen babamdı.
Koşar adımlarla odamdan aşağıya indim. Babam karşımdaydı elinde poşetler vardı. Gözlerimle poşetleri göstererek 'herşey tamam mı babacığım' dedim. Babam bana hala sinirliydi bunu gözlerinden anlayabiliyordum. Başını evet anlamında salladı. Annem babamın elindekileri alıp merdivenlere yöneldi. Bende arkasından tabi.
Odama geldiğimizde hazırlıkları bitirmem gerektiğinin farkındaydım. Annem üzüntüsünü benden gizlemeye çalışsada başaramıyordu. Gözlerinden süzülen yaşları saklayamıyordu.
Bu duruma daha fazla dayanamayacağımı anlayıp odadan çıktım. Gökyüzünü görüp, yıldızlarla huzur bulabileceğimi biliyordum. Çatıya çıktım ve uzandım. Gökyüzü huzur doluydu sanki.
Yarın evde son günüm, ailem her ne kadar onaylamasa da 1 yıl tek başıma yaşıyacaktım.
Düşüncelere dalmış, gökyüzünün eşsiz güzelliğine kendimi kaptırmıştım. Annemin seslenmesiyle kendime geldim. Aşağıya indiğimde annem odamdaydı.
- 'Anne' dedim ve ekledim 'birşey mi oldu'.
Yüzüme baktı ve gülümsedi.
- 'Gel otur yanıma Olivia' dedi annem.
Merak etmiştim annemin yüz ifadesinden birşeyler anlamaya çalışıyordum.
- ' Bak Olivia bu kolyeyi bana büyükannen vermişti, asla boynundan çıkarma sana güç verecektir' dedi.
Gülümsedim ve anneme bakıp ' ben yeterince güçlüyüm anneciğim, ama yinede teşekkür ederim boynumdan hiç çıkartmayacağıma emin olabilirsin' dedim ve anneme sarıldım.
Annem alnıma bir öpücük kondurduğunda çok tedirgin olduğunu anlamıştım. Ama bu deneyimi kazanmalıydım.
'Uyumalısın Olivia yarın uzun ve telaşlı birgün olacak ' dedi annem.
Evet uyumalı ve zihnimi boşaltmalıydım.
~~~~~~~~~~~~~~~~~
Günün ilk ışıkları odamı aydınlatırken yatağımdan çıkmamaya direniyordum adeta.
Ta ki babamın sesini duyana kadar...
'Olivia , Olivia hemen uyan ' diye bağırıyordu.
Esneyerek merdivenlerden aşağıya inerken bir yandan da gözlerimi ovalıyordum.
Babama bakıp yarı uykulu halimle 'efendim baba' dedim. Sert bakışlar karşısında daha fazla kendimi tutamadım ve sevinçle babama sarıldım. Kulağına eğilip 'Bugün benim doğum günüm babacığım kızgınlığı bir kenara bırakalım, bunu yapmak zorundayım ' dedim.
Gerçekten zorunluluğum varmıydı? Aslında yoktu ama özgüvenimi kazanmalıydım.
Babama baktığımda tepkisiz aynı surat ifadesini takınmaya devam ediyordu.
Annem yanımıza gelip ' Bu ne aşk sabah sabah beni kıskandırıyorsunuz' dediğinde babamda bende gülümsemiştik. Birazda olsa ortam yumuşamıştı. Doğum günümü kutlamak yerine gece yola çıkmaya karar vermiştim. Hazırlıkları bitirmeliydim ihtiyacım olan herşeyi yanıma almalıydım. Kahvaltımı yaptıktan sonra duşa girip kendimi suya bırakmıştım.
Odama geçtiğimde herşeyim hazırdı. Annem bütün eşyalarımı toplamıştı. Üzerimi giyinip aşağıya indim. 'Anneciğim biraz dolaşıcağım ' dedim ve cevabı beklemeden dışarıya çıktım. Bulunduğumuz kasaba küçük bir yerdi herkes birbirini tanırdı.
Biraz yürüdükten sonra ormanlık alana nehir kenarına varmıştım. Bir ağacın gölgesinde yere uzanıp gökyüzünü ve kuşları izlemeye başladım.
Gözlerimi açtığımda hava kararmıştı. Öğlen geldiğim nehir kenarında güneş yerini aya bırakmıştı.
Koşar adımlarla eve gittim annem çok kızgındı. 'Bugün gidiyorsun Olivia ama umrunda değil eve geldiğin saate bakar mısın? ' dedi. Ah tanrım ne söylese haklıydı . 'Baban bizi bekliyor acele et' dedi annem. Eşyalarımı alıp aşağıya indim ve evden çıktık. Babamın yanına geldiğimizde yüzündeki hüzün beni üzmüştü.
Ama gidiyordum ve artık dönüşü yoktu. Otobüs kalkmak için son hazırlıklarını yapmıştı artık gitme vaktiydi. Önce anneme sarıldım ve 'Lütfen ağlama ' diyebildim. Sıra babama gelmişti sarıldım ama bırakmak istemiyordu bende öyle ama gitmeliydim.
Yanağına bir öpücük kondurduğumda karşılık vererek alnımı öpmüştü ve gözlerimin içine bakarak 'Kaygım senden kaynaklı değil sana güvenim sonsuz canım kızım ama kendine çok dikkat etmelisin telefonunuda yanından asla ayırma kızım ' dedi.
'Kendinize dikkat edin ben gelene kadar birbirinize iyi bakın ' dedim ve otobüse bindim.
İçimde bi boşluk oluşmuştu sanki. Onları çok özleyecektim.
Ve yolculuğum Thorp kasabasına doğru başlamıştı...Arkadaşlar giriş bölümlerinde sıkılabilirsiniz ama okumaya devam edip yorumlarınızı esirgemeyiniz. Teşekkür ederim 😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cadı Olivia
Fantasy~~TAMAMLANDI~~ 18 yaşını doldurmasına günler kalan Olivia, tam anlamıyla cadı olmak için kendisine bir kasaba belirlemeli ve hayatının 1 yılını bu kasabada geçirmeliydi. Olivia, seçtiği kasabada güçlerini gizlemeli, normal bir insan gibi yaşamalıydı...