Eve geldim ve hemen yiyecek bişeyler hazırladım. Yağmur yağmaya başlamıştı yemeğimi alıp pencere kenarında dışarıyı izlerken yemeye başlamıştım. Etrafta insanlar koşuşturuyordu. Genç bir çocuğun evime baktığını sonrada kapıya yöneldiğini gördüm ve zil çaldı. Kapıya koştum yardım istemek için mi gelmişti merak etmiştim.
-' Merhaba rahatsız ediyorum ama yeni mi taşındınız ' dedi.
-' Merhaba evet yeni taşındım ' dedim
-' Adım Luis Thorp lisesinde okuyorum babam okul müdürü ve yarın sabah ilk işin yanına uğramak olmalı seninle konuşması gereken şeyler var Olivia ' dedi.
Şaşırmıştım. İsmimi nerden biliyordu?
'Memnun oldum Luis ne hakkında koşucağımızı biliyormusun? ' dedim.
' Hayır ama seni tanımak için çağırmış olabilir neyse daha fazla oyalanmasam iyi olacak yağmur hızlandı görüşürüz Olivia ' dedi ve koşar afımlarla uzaklaştı.
Neydi bu şimdi diye düşünmeye başlamıştım ve yemeğime devam etmiştim. Yoldan gelmiş olmamında katkısıyla çok yorgun hissediyordum. Uyumanın iyi olucağını düşündüm zaten en sevdiğim şeydi uyumak ve sabah okulumun ilk günü uykumu iyi almalıydım.
Yatağıma geçtim ve çok geçmeden uykuya dalmıştım.
~~~~~~~~~~~~
Sabah alarmın sesini duyduğumda hayatta duyduğum en kötü ses olduğuna emindim. Yatağımdan kalktım hazırlanmaya başladım. Çantamıda hazırladıktan sonra tamamen hazırdım. Evden çıkarken bugünün nasıl olacağı hakkında düşüncelere dalıyordum.
Birinin bana seslendiğini duydum ve arkamı döndüm. Seslenen Luis'ti.
' Günaydın Olivia bugün harika görünüyorsun '
'Günaydın Luis teşekkür ederim' dedim.
Bu çocukta bişey vardı. Nedense konuşmayı bitirmek yerine daha fazla konuşmak istiyordum. Bana dönüp
' Eğer okulda birşeye ihtiyacın olursa çekinmeden söyleyebilirsin sana yardımcı olurum' dedi.
' Teşekkür ederim Luis birşey öğrenmek istiyorum burada sürekli yağmur yağar mı' dedim vereceği cevabı çok merak ediyordum.
'Genellikle yağışlıdır ama güneşli olduğu zamanla var neden sordun?'
Birşey söylemeliydim ama cevap verememiştim. Sonuçta Gözcüler soğuk yerleri sevmez buna sevimdim diyemezdim. Meraklı gözlerle bana bakıyordu birşey söylemeliydim.
' Hiç öyle merak ettim, yağmuru çok severim' dedim.
Onaylar gibi başını salladı. Okula gelmiştik. 'Babamın odasına kadar sana eşlik edeyim sonra derse yetişmem gerekli ' dedi.
Merdivenlerden yukarıya çıktığımızda bana karşı odayı göstererek ' Bu oda, iyi şanslar ' dedi. Gülümsedi ve yanımdan ayrıldı. Ondan etkilenmiştim.
Kapıya iki defa vurup cevap beklemeden içeriye girdim.
'Merhaba Olivia ben Brian baban Calvin'in arkadaşıyım'
Babam hiç bahsetmemişti ama birazda olsa rahatlamıştım.
'Merhaba efendim memnun oldum' diyebildim sadece.
'Hadi seni sınıfına götürelim' diyerek kapıya yöneldi bende arkadından. Merdivenlerden çıktığımızda karşımızdaki sınıfı gösterip 'Burası senin sınıfın' dedi ve kapıyı çaldı içeri girdik.
Herkes dikkatle bi müdüre bi bana bakıyor. Müdür bey ' Yeni arkadaşınız Olivia, benimde yiğenim sayılır ona iyi davranırsanız sevinirim' dedi ve çıktı sınıftan. Çok kötü olmuştum yiğenim sayılır demeseydi keşke. Öğretmen bana yer bakarken Luis ' Benim yanım boş ' dedi. Hiç tereddüt etmeden Luis'e doğru yürüdüm. O an gözlerime biri takıldı. Geri adım attığımda evet o diye içimden geçirdim. Çarşıda çarptığım çocuk. Dikkatle ona bakarken kafasını oynatmadı bile, hiç bir tepki vermiyordu.
Yürümeye devam edip Luis'in yanına oturdum. Dersi dinlerken arada gözüm o çocuğa kayıyordu Luis farketmiş olmalı ki bana dönüp 'Adı Parker sessiz, pek arkadaş edinmeyen ve kız kardeşine yaklaşanı affetmeyen birisi 'dedi. Ona bakıp 'Sakın bana kız kardeşinden hoşlandığını söyleme ' diyerek gülümsedim. Sadece gülümsedi, galiba sadece hoşlantı değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cadı Olivia
Fantasía~~TAMAMLANDI~~ 18 yaşını doldurmasına günler kalan Olivia, tam anlamıyla cadı olmak için kendisine bir kasaba belirlemeli ve hayatının 1 yılını bu kasabada geçirmeliydi. Olivia, seçtiği kasabada güçlerini gizlemeli, normal bir insan gibi yaşamalıydı...