Demek özür dilersin Justin? Her şeyi yap sonra özür dile. Oh ne güzelmiş ya.
Justin yutkundu ve konuşmaya başladı.
"Ailenle aran benim yüzümden bozulsun istemedim Rosanna."
Sinirden gülmeye başlamıştım.
"Justin, babam o gün sana sarıldı ve seni affetti. Sadece bu olamaz. Doğruları söyler misin lütfen."
Sessizlik oldu.
Justin gözlerini yere devirdi. Söylemekte zorlandığı belliydi. Justin'e yaklaştım, ellerimi suratında gezdirdim."Noldu?"
Susması beni korkutuyordu. Yüzünü tutum, kaldırdığımda gözleri dolu doluydu. Onun ağlamasına dayanamıyorum.
"Justin, noldu, lütfen anlat."
Justin birden bana sarıldı. Ne yapacağımı bilemesem de ben de ona sarıldım.
"Eve girelim mi Justin?"
Kafasını salladı. Beraber içeriye girdik.
"Sen otur ben bir kahve yapayım ve konuşalım."
Mutfağa girdim ve dolaptan sütü çıkarttım. Ocağa koydum ve ısınmasını beklerken bardakları çıkartıp içine kahve ve şeker koydum. Justin çok şekerli sevdiği için onun bardağına iki kaşık şeker koydum. Süt ısındıktan sonra bardaklara döktüm ve karıştırdım. Elime almış salona doğru giderken Justin'in mutfak kapısına yaslanmış beni izlediğini gördüm.
"Ben de kahveleri getiriyordum."
Justin aniden elimden bardakları aldı ve sinirle konuşmaya başladı.
"Rosanna, sen benim neler yaşadığımı biliyor musun? Şuan sence kahve mi düşünüyorum?"
Justin bardakları öyle sert çekmişti ki birazı elime dökülmüştü. Çok canım yanıyordu ama belli etmemeye çalıştım.
"Tamam Justin her ne olduysa anlat artık."
"Sence basit bir şey olsa seni haftalarca yalnız bırakır mıydım?"
Ellerimi gizleyerek konuşmaya devam ettim
"Tamam Justin dinliyorum anlat noldu sana neden beni bırakıp gitttin her şeyi anlat bekliyorum."
"Annem!"
"Ne oldu annene?"
"Hastaymış Rosanna."
Justin ağlama başladı, yanına yaklaştım ve ona sarıldım.
Ben de ağlamaya başladım. Elimin acısının yerini kalbimin acısı almıştı.
"Ne! Ne hastası Justin! Sen neden bana söylemek yerine bunları yaptın? Sana gerçekten inanamıyorum. Neden bana anlatmadın? Senin hep yanında olduğumu ve olacağımı biliyorsun!"
"Evet biliyorum ama diyemedim işte."
"Şuan nasıl?"
Gözyaşlarını sertçe silerken cevap verdi.
"Şuan iyi. Tanrı onu bana bağışladı. Eğer ona bir şey olsaydı müziği bırakırdım."
Ben de gözyaşlarımı siliyordum ki Justin birden paniklemeye başladı.
"Rosanna! Eline noldu?"
Yanıma daha da yaklaşıp ellerimi avuçları arasına koyup dikkatlice baktı. Çok üzülmüş gibiydi. Sanki her elime dokunduğunda onun canı yanıyordu. Bunu suratından anlıyordum.
"Bir şey yok."
"Ne oldu dedim nasıl bir şey yok Ros?"
"Demin kahveyi elimden alırken sert çektin ve elime döküldü, acımıyor ama boşver" diyerek ellerimi ellerinden çektim ve arkama sakladım.
Justin kahroldu. Gözünden bir damla düşerken;
"Özür dilerim özür dilerim Rosanna. Ben tam bir aptalım!"Bana öyle bir sarıldı ki kemiklerimi kıracaktı resmen.
Ellerimi alıp öpmeye başladı.
"Özür dilerim. Lütfen beni affet. Hem elini yaktığım hem de kalbini yaktığım için."
"Bundan sonra benden bir şey saklamaya kalkarsan seni bu kadar kolay affetm-"
Zaten gözlerimin içine bakıyordu. Cümlemi tamamlamama izin vermeden dudaklarını dudaklarıma yavaşça bastırdı. O kadar yavaş ve narin öpüyordu ki. Kendimden geçtim.
"Justin, dur."
Dinlemedi, öpmeye devam etti. Dudakları o kadar güzel ki, o kadar güzel öpüyor ki, kendimden geçmem gayet normal.
Kendimi serbest bırakıp ben de öpüşlerine karşılık verdim. Ellerim saçlarında gezinirken son hatırladığım beni kucağına alıp odaya götürdüğüydü.
Sabah onun saçlarımı okşayıp şarkı mırıldanmasıyla uyandım. Dünyanın eeen güzel hissi.
Justin yanımda yatıyordu. Üzerinde sadece Calvin Klein iç çamaşırı vardı ve yanımda uzanmış saçlarımla oynuyordu diyorum.
"Günaydın sevgilim." Diyerek dudaklarıma bir öpücük kondurdu.
Üstüne atlayarak cevap verdim. Baya ezmiş olacağım ki en son nefes alamıyordu.
"Noldu aşkım, biberdin biber ezmesi oldun bakıyorum:)"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PATIENCE
FanfictionMerhabalar! Uzun süredir aklımda buradan hikaye yazıp yazmamak vardı ama sonunda kararımı verdim. Birçok arkadaşım ve takipçilerim de istedikleri için başlamaya karar verdim. Şimdilik bu kadar umarım seversiniz! Keyifli okumalar..