Umut Işığım

2.BÖLÜM~TOKAT~

Evet arkadaşlar sevgili okuyucularım bu bölüm biraz geç geldi ama gerçekten çok yoğunum her ne kadar 15 yaşında olsam da okul olmazsa bile çok fazla yoğunum bu bölümü de kopyala yapıştır yapıyorum daha önce düzenlemedim yazım hataları falan varsa çok özür dilerim. herneyse iyi okumalar. yorum atmayı unutmayın lütfen!!!

Evet işte başlıyordum ya ne güzel. Acaba öğrendiler mi ? Korkmalımıyım? Hızlı aramada Berk vardı eğer bişey yaparlarsa onu arayacaktım zaten biletim hazır ama yinede onları görmek onlarla tatil yapmak istiyordum. Galiba olmayacak neden mi? Çünkü üniversite den kabul belgesi bugün gelecekti ben ise mail ile öğrendim ve heyecan patlaması yaşadım resmen . İşte buradaydım artık kapıyı çaldım ve kardeşim emir açtı kapıyı ve ona 'merhaba emir bugün nasılsın ' dedim ve bana 'annem çok sinirli abla bana bağırıyor dışarıya çıkalım mı? ' ' oluuur sen nasıl istersen üzerimi değiştireyim geliyorum tamm mı? ' ' Tamam abla seni bekliyorum'

Odama girdim hemen üzerimdeki elbiseden kurtuldum ve rahat bişeyler giydim ve diplomamı sakladım eğer o olmasa hayatta üniversiteye giremem. İçeri geçtim ve annem oturmuş elindeki kağıda bakıyodu.

Bende ona ' Anne napıyorsun ' dedim oda başını hafifçe kaldırdı ve ' bu doğrumu' dedi. Sadece başımı salladım çünkü onlara söylememiştim ve mezun olmuştum ve gidecektim. Annem ' peki bize niye söylemedin ' onlara ne diyecektim şimdi istedikleri üniversiteye gitmediğimi mi yoksa onlara başka üniversiteye kabul olduğumu mu 'Anne ben size söyleyecektim sadece biraz bekledim çünkü tam doğru olmasını belgeyi bekledim' ve annem ayağı kalktı tam o sırada kapı çaldı inşallah Berk değildir diye düşünüyorum gidip kapıyı açtım ve Babamı gördüm şoka girdim neden gelmişti şimdi. Tabi ya annem çağırmıştı evet büyük kavga babamla olur.

'Hoş geldin Baba ' dedim ve bana bakmadı bile anladım işe o zaman çünkü bana herzman sarıldı. Beni tek seven oydu sanırım. Ama sanrım oda değişmiş olabilir. İçeri doğru yürüdüm ben orda dikilirken babam yürümüştü oturma odasına bile bende içeri geçtiğimde ikisi kağıda bakıyordu babam ben içeri geçtiğimde bana baktı ve kafasını sağa sola salladı ne yapacağımı bilmiyordum .

Bana eliyle gel işareti yaptı ve ' otur kızım ' dedi Bende onu dinleyip koltuğa doğru yürüdüm ve babama bakıp ' özür dilerim ama sizin istediğiniz üniversite hem çok ağır hem de hiç güzel bir yer değil ben tıp okumak istiyorum ' dedim ve babam ' Kızım beklide biz senin iyiliğini istiyoruz sana tıp ağır gelir diye seni pilot okuluna göndermek istiyoruz.' Dedi bende başımı salladım

" hayır baba zaten bir hakkım vardı onuda tıptan yana kullandım zaten kabul edildim size daha iyi bir hayat suna bilrim beklide emin olun ben sizin kızınızım lütfen bana güvenin." Dedim ve babam " Kızım sana güveniyoruz ama seni oralara göndermek istemiyoruz ' dedi. Tabi ya benden biraz daha faydalanacaklardı değil mi sinirlendim ve ağzımdan çıkanlara ben bile inanamadım " Tabii canım kesin benim değil mi istiyorsunuzdur" dedim ve hızlı aramadan Berki aradım o anda babam " ne diyorsun sen' dedi ve telefonu bırakıp babamın yüzüne doğru " Benden biraz faydalanacaksınız değil mi ben ne yaptığınızı bilmiyorum yeter artık ben sizin kuklanız değilim. Neden bana biyolojik ailem olmadığınızı söylemediniz neden biyolojik annemin her ay para gönderdiğini beni sefalet içinde yaşattınız ahhhh tabi ya kendi çıkarlarınız için ben bunu-..."

Nasıl olur yanağımdaki sızlama çok acıyordu sinirle söylediğim sözler babamdan bana tokat olarak dönmüştü . Hala inanamıyordum ve telefonuma baktığımda açık olduğunu gördüm Ses çok çıkmış mıydı acaba Berk duymuş muydu . Ağzıma tuzlu su tadı gelince o an anladım ki ağlıyorum. Sesim çıktığı kadar babama döndüm ve ' Sen bana nasıl vurusun inanamıyorum ben sizden başka kimseye annem demedim ve dememde size minettarım ama bu yaptığınız insanlık dışı ben reşit bir insanım ve gideceğim emir için size para gönderebilirim belki hatta emiri de yanıma alırım kim bilir "dedim ve ayağa kalktım telefonu mu aldım babam arkamdan " dur kızım sana böyle bir şey yapmak istemedim dur lütfen...' dedi bende dönmeden ' Hayır baba üzgünüm canımı en çok sen yaktın ruhsal açıdan oldu işte üzgünüm' dedim ve odama gidip bir fondoten aldım ve çantama koyup çıktım