Bölüm 4
Bisikletini apartmanın bodrum katına indirdikten sonra kendi dairesine ait olan bölüme koydu ve bodrumun kapısını kilitleyip asansörün başladığı giriş katına çıktı. Jaden Dawson'dan hâlâ haber yoktu. Katarsis, Jaden'in izini kaybettiğini düşünmeye başlamıştı. Öyle olursa nasıl haberleşeceklerdi ki? Omzunu silkti ve çağırdığı asansör giriş katına geldikten sonra asansöre geçti.
Asansörün içi apartmanın girişinden daha aydınlıktı. Katarsis gözlerini kıstıktan sonra 5'e bastı ve asansörün çalışmasını beklerken aynaya dönüp kendisine baktı. Saçlarının yıkanmaya ihtiyacı vardı, uykusuz olduğu gözlerinden okunuyordu. Rahat bir uyku çekmek istese de önce yapması gereken başka şeyler vardı.
Sol elinin parmaklarıyla saçının bir kısmını tararken asansör 5.kata ulaştı ve güvenlik kapısı kendiliğinden açıldıktan sonra Katarsis kapıya doğru dönüp itekleyerek kapıyı açtı. Paltosunun cebinden anahtarını çıkartıp kendi dairesine doğru gidiyordu ki soluk soluğa kalmış birinin nefes alıp verme sesini duydu.
Merdivenlere baktığında Jaden Dawson'ın merdivenin başında kendisine baktığını gördü. Ellerini dizine dayamıştı ve başını kaldırmıştı. Çok terliydi.
"Demek 5. Katta oturuyorsun ha?" dedi Jaden, doğrulup yerdeki kaykayını aldı ve Katarsis'e doğru yürümeye başladı."Asansöre binmeden sana yetişmek isterdim ama yolda birine çarptım, özür dileme işi derken neredeyse seni kaybediyordum." Nefesini ağzından verdi ve alnına düşen saçlarını boşta kalan eliyle geriye attı."Her neyse, sonuca bakarsak başarılı bir takip etme operasyonu oldu."
"Çok susamış görünüyorsun." dedi Katarsis, daire kapısına dönüp anahtarı deliğe sokarken. Anahtarı iki kez çevirdikten sonra kapıyı açtı ve ayakkabılarını çıkartıp içeri geçti. Koridorun ışığını yaktıktan sonra ise "Girebilirsin Jaden." dedi. Ardından paltosunun kemerini çözüp düğmelerini açtı ve paltosunu çıkararak portmantoya astı.
Jaden ayakkabılarını çıkartıp kaykayını tekrar alırken "Bunu içeri alsam sıkıntı olur mu?" diye sordu.
Katarsis kafasını hayır anlamında salladı."Kaykayını portmantoya koyabilirsin." dedikten sonra kazağının kollarını yukarı çekti. Evin içi fazlasıyla sıcaktı. Jaden kaykayını koyup kapıyı kapattıktan sonra Katarsis salona geçti ve ışığı açarak hızlıca salonun düzenli olup olmadığını kontrol etti. Neyse ki salon düzenliydi.
Jaden montunu çıkarmadan Katarsis'in arkasından geldikten sonra Katarsis "İstediğin yere oturabilirsin." dedi."Ben de sana su getireyim." dedikten sonra salondan çıktı.
Jaden salona şöyle bir baktı. Hoş bir salondu. Duvarlar açık pembe tonlarındaydı. Yerde kabarık beyaz bir halı vardı ve koltuklar ise mavinin açık bir tonundaydı. Duvara monte edilmiş yeşil bir kitaplıkla bulut şeklindeki saat güzel bir uyum yakalamıştı. Perdeler de halı gibi beyazdı.
Jaden kitaplığın hemen yanındaki koltuğa geçip Katarsis'i beklerken Katarsis salona geçti ve elindeki su bardağını Jaden'a verdi."Benim saçlarımı yıkamam lazım Jaden." dedi, Jaden suyu içerken."Çok uzun sürmez. Hemen gelirim." diye ekledi ve Jaden'in konuşmasına fırsat vermeden salondan tekrar çıktı.
Katarsis salondan çıktıktan sonra Jaden boş bardağı önündeki sehpanın üzerine koydu ve kollarını göğsünde birleştirip koltukta geriye yaslandı. Odanın havası gerçekten hoşuna gitmişti ki gözlerini tekrar odanın içinde gezdirdi.
Katarsis hemen gelirim dese de kızın işinin ne kadar süreceğini bilmiyordu Jaden. Cebinden cep telefonunu çıkartıp telefonda takılmaya başladı. 2 cevapsız araması ve 6 mesajı vardı. Ev arkadaşı üst üste iki defa aramış, ona ulaşamayınca da mesaj atmıştı. 6 mesajın toplamında arkadaşının bu gece eve gelmeyeceği sonucuna ulaşılıyordu. Onun bu kadar haber verici olması Jaden'i hem hoşuna gidiyordu hem de arada bir sıkılmasına sebep oluyordu.
