n3rve

6.2K 393 68
                                    

Ne yapacağım ben?

Panikle kafamı kaldırıp  bana endişe ile bakan Cho Hwa'yı görünce kafamı  yeniden telefon ekranına eğdim.

"Oyuncuyu mu seçtin?"dedi."Cidden oyuncuyu mu seçtin?"

Kafamı salladım.

"O boş boğaz Hee Jin yüzünden. Böyle gaza gelmemen gerekirdi, kendine hiç mukayet olamaz mısın sen?"dedi azarlayan bir anne edasıyla.

"Ah, düşünmemi zorlaştırıyorsun."dedim.

"Hala neyi düşünüyorsun? Görevini yapmak için  evden çıkman gerekli. On beş dakikan kaldı."dedi. Dirseklerimden beni iteklemeye başladı.

Ekrana bakarak konuşmaya başladım,"Bu mekana yürüyerek gidemem, çok uzakta."dedim.

"Bu yüzden ben burdayım."diyerek Jungkook birden arabasıyla önümde belirdi.

"Ehliyeti yeni almadın mı  sen?"dedim kaşlarımı kaldırarak.

Gözlerini devirerek,"Gidelim."dedi. Sürücü  koltuğuna binerek beni beklemeye başladı. Cho Hwa beni itekleyerek yan koltuğa oturttu.

"Sen gelmiyor musun?"dedim kemerimi takarak.

"Ah hayır. Hee Jin'in yayını takip edeceğim."dedi.

Ona öldürücü bakışlar attım.

"Şaka yaptım şapşal, seni takip edeceğim."dedi.

Nefes verdiğimde Jungkook arabayı hareket ettirdi.

"Aptasın Iseul."dedi Jungkook.

"Sus."dedim kafamı ellerimin arasına alarak.

"Sustum."dedi ve tek eliyle hayali fermuarını kapattı.

Sinirle nefes verdim.

"Hee Jin."diye soludum."Ahn Jin'e ne cürretle kur yapabildi?"

"Ne oldu?"dedi Jungkook.

"Şu aptal Nerve denen oyun."dedim ondan tafa bedenimi çevirerek."Kendini cesaret budalası zannediyor. Bana 'hayat gelip geçiyor, bitaz cesur ol' dedikten sonra gidip Ahn Jin'e benim adıma çıkma teklif etti!"dedim.

"Sende bu sinirle aptal Nerve'e oyuncu oldun öyle mi?"dedi kaşlarını kaldırarak.

Omuzlarımı indirdim.
"Evet."

Derinbir nefes verdikten sonra,"Nereye gidiyoruz?"dedi.

"Yabancı birini öpmeye."dedim.

 NERVE ; 𝐩𝐣𝐦 [ᴇɴᴅᴇᴅ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin