Koşuyorduk.
Durmadan.Jimin'in motoruna atlayıp kaçtıktan kısa bir süre sonra yeni görev geldi.
en yakındaki süpermarketten pembe işaretli şampuanların hepsini al.
Uzun süre ara sokaklara kırdık durduk. Takip edilmek dehşet verici şekilde korkutucuydu ve üzerimdeki pahalı elbise de pek yardımcı olmuyordu.
Sonunda motoru bırakıp koşmaya başladık. Ve birden kendimizi süpermarketin önünde bulduk.
"Hepsini neden alıyoruz ki? Neden hepsi?" Diye söylendim.
"Normal bir olay olsaydı," dedi Jimin bana doğru eğilerek market arabasını sürmeye devam etti. "Bu oyunda görev olmasının bir anlamı olmazdı."
Ona cevap vermeden sepeti doldurdum, amma da çok şişe işaretliydi.
"Nasıl ödeyeceğiz?"dedim. "O kadar param olduğunu zannetmiyorum."
Elindeki ekrandan göreve baktı, "Öde yazmıyor al yazıyor."dedi.
Ah hayır.
"Sana hırsızlık yapmayacağımı söyledim. Yapmam."dedim.
Ekrandan kafasını kaldırıp bana baktı, "Daha sonra görevden kazandığın parayı buraya getirebilirsin tamam mı şimdi sadece soğukkanlı ol." Dedi. Bana cesaret vermek ister gibi omzumu sıvazladı. Bu neydi şimdi? Kendisini ağabeyim falan mı sanıyordu?
Sonunda onun dediği oldu. Tamı tamına 84 tane şampuan kutusu çaldık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NERVE ; 𝐩𝐣𝐦 [ᴇɴᴅᴇᴅ]
Fanfictionizleyici misin oyuncu mu? - nerve isimli filmden uyarlandı - *a n g s t*