n12rve

3.1K 298 35
                                    

Açım, açtım.

Görevimiz hiç zorlanmadığım kadar zordu.

öğleye kadar hiç bir şey yeme.

Bu tamamen işkenceydi.

Jimin ile bir bankta oturmuş yoldan geçip giden arabaları izliyorduk. İkimizde o kadar açtık ki etrafa sadece bomboş ve basit anlamlar yükleyerek bakıyorduk. Hiçbir şeyin ifadesi yoktu.

"Ne kadar kaldı?"dedi Jimin. Sesi o kadar cansızdı ki.

"Bir kaç dakika."dedim.

"Ciddi misin?"diyerek bana döndü. Emerjisini bunun için harcaması.. ne diyeyim, beni gururlandırdı.

"Hayır yarım saat var ve yeni görev gelmiş, bir dakika ne? Yeni görev mi gelmiş?"dedim ekrana bakarak, ekranda yeni bir görev belirmişti ve bu tuhaftı. Daha önceki görev bitemeden neden yenisi gelmişti ki? Bu anlamsızdı.

Bedava yemek kuponları için süper marketteki kızı ikna et.

"Hangi süper market?"dedim. Jimin kafasını telefonundan kaldırarak karşı caddedeki marketi işaret etti. Gözlerimi kısarak gözlüklerimi iteklediğimde broşürü gördüm.

Ucuz bir japon restorantında 3 kişilik bedava yemek kuponu kazanama şansı ile ilgili bir takım şeyler yazıyordu.

Beraber karşı caddeye geçtiğimizde yemek yemenin fikri bile bize enerji vermişti sanki.

"Sürekli bir kurala uyup aslında kuralsızlık yapmak kadar saçma bir şey yok."diyerek söylendi Jimin. "Bir kurala uymuş olmak için başka kurallara da uymamız gerekiyor; yemek kuponu kazanma kuralları."dedi.

Ona döndüm, omuzlarımı silkerek, "Kural falan yok, kızı tavla gitsin."dedim.

 NERVE ; 𝐩𝐣𝐦 [ᴇɴᴅᴇᴅ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin