SEKİZİNCİ BÖLÜM

108 0 0
                                    

Yanlış yaptık. Herkesle aglanmaz,herkesle meşk edilmez,herkes öpülmez,herkese hayat adanmazdı. Simdi hepsi ömrüme bir yama.. Ne zaman dar gelsem kalıbıma dikişleri atar anılarımın..

Küçücük bir zarfa sığdırılmış büyük korkularım.. Beni çok iyi tanıyan biri olmalıydı. En sevdiğim cikolata ve Özdemir Asaf 'tan en sevdiğim şiir.. Siirden korkulurmu? Eğer en sevdiginiz siiri bir zamanlar çok yakın olduğunuz birine okuduysanız evet.. Aklıma Buğra' dan başkası gelmiyordu..
Gece nasıl geçti anlamadim ama hiç uyumadım ve ömrümden bir on yıl gitti sanırım. Sabah oldu ve gecenin korkutucu belirsizliği yok olunca uykuya dalmışım ki telefonumun sesiyle uyandım.
"Alo !"
"..."
Bir sessiz telefonlar eksikti !

Evden büyük bir tedirginlikle çıktım. Okulun yolunu nasıl buldum bilmiyorum ama bu böyle ne kadar sürebilirdi? Dersten çıktığımda telefonuma gizli numaradan bir çağrı bırakılmıştı. Kendimi mesut hocanın odasinin önünde buldum.

" Hocam musaitseniz..."

"Gel Sima."

"Hocam rahatsız ediyorum ama bir kaç gündür kötü şeyler yaşıyorum. Bunların Buğra ile bir bağlantısının olduğunu düşünüyorum. Açıkçası çok tedirginim. Bir bilginiz var mı acaba, burada olabilir mi ?"

"En son iki hafta önce konustum ailesi ile Londra' ya gidecekti.."

İzin isteyip çıktım odadan. Peki o gittiyse beni tedirgin eden kimdi? Bir korku senaryomuz eksikti. O gün ders nasıl geçti hocalar ne anlattı hiç oralı olmadım. Aklım yalnızca bir suçlu ariyordu. Aklıma Deniz geldi. Olabilir miydi? Ama neden yapsın ki ?Bir süre eve gitmek istemedim. Kafeteryada aklımı zorluyordum.
"En iyisi Deniz' i aramak. En azından birinden  emin olurum."

"Merhaba Deniz.."
"Şiirsel.."
"Rahatsız ediyorum ama konusmamiz gereken bir konu var."
Halini hatırını sormalımıydım bilmiyorum, çok da umrumda değildi açıkçası. Olanları anlattim uzun uzun. Artık emindim ki o değildi. Sanki benim derdim bana yetmezmiş gibi bir de burukluk bıraktı içimde..
Nişanlanmış... Ben adaleti bu dünyada istemiştim halbuki, ben bunları yaşarken o neden bu kadar mutlu olabilirdi..
  Artık eve gitmem gerekiyordu. Eda' da yoktu vakit geçirsem. Ona da henüz bu durumdan bahsetmemistim. Aklı bende kalmasın istedim.
  Eve gittiğimde Ece' yi gördüğüme hiç bu kadar sevinmemiştim. Bir terslik olduğunu anladı ama söylemek istemedim. Henüz çok tanıma fırsatım olmamıştı çünkü. Evde ne kadar kalıyordu ki.. Sıcak bir duşun altına attım kendimi. Saatlerce suyla oynadım adeta. Duştan çıktığımda Ece' nin sesi çalındı kulağıma..

"Istanbul' dan yeni geldim. İki gün iş alamam yeterince yorgunum"

Bu da neyin nesiydi şimdi? Bu kız Bolu' da değil miydi? Üstelik ne işi ? Bir anlık dalgınlıktan sonra toparladım kendimi ve odama geçtim. Bananeydi..
  Artık sabah alarmıydı sessiz telefonlar.. Tek sığınmak istediğim ailemdi. Ama ne diyecektim ki? " Biricik evladiniz bakın ne haltlar karıştırıyor" Mu ? Zaten aşırı hassas ve ince ruhlu bir insanım. Yüzümden belli olur herşey, söylemeden de olmazdi yani..
Mesut hoca aradı.
"Sima ... cafe' ye gelir misin? Yeni bir staj gönüllüsü var. "
Kafa dağıtmak için güzel plandı aslında. Tabiki koşa koşa gittim. Kahvalti yaptık, staj meselesini konuştuk. Yaz için bir plan daha..
....
Mesut hocayla kahvalti günümüzden sonra sessiz telefonlarım kesilmisti. Belki de geçici bir korkutma arzusuydu.
  Edamla kafa dağıtmak için Eskisehir turu yapmaya karar verdik. Koca hafta sonu gönlümüzce eğlendik. Eve dönüş vakti gelmişti artık. Onunlayken zaman koşuyordu sanki.. Eve geldiğimde Ece evdeydi. Etraf dağılmış, yerlerde bira şişeleri.. Anlaşılan yoklugum fırsat bilinmişti. Ece geldiğimi farketmemiş balkonda sigara içiyor, bir yandan da telefonla konuşuyordu.
"Biliyorum çok yanlış ama sende biliyorsun ki mecburum. Babam olacak adam beni burada kimsesiz bıraktı. Üstelik bir kere girdim bu yola.."
Neler çeviriyordu bu kız? Toparlanması için kapıyı hızla çarptım." Ben geldim !"
Yüzü ruh görmüş gibiydi. Çabuk toparladı ve gezinin nasıl olduğunu falan sordu ortalığı toplarken. "Mukemmeldi"

Hafta sonunun yorgunluğunu atmak isterken öğlen olmuştu bile. Mutfakta kahvalti hazırdı ve bir de not ;" Tatlım okulda isim var erken çıkıyorum afiyet olsun "
Gözüme Ece'nin açık unuttuğu bilgisayarı takıldı. Normale adetim değil ama neler döndügunü bilmek istedim galiba. Direkt sosyal hesabında mesajlar bölümü açıktı. Bir çok erkekle konuşmaları vardı. Çekinerek birini açtım ve Ece hakkında öğrendiklerim beni evimden apar topar taşınmaya itecek kadar çok tiksindiriciydi..

mutsuzluk iksiriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin