İSKENDER-1

4.4K 138 4
                                    

İskenderin bakış açısından ilk bölüm  :) Artık İskender den bazı bölümler olacak,nadiren.:) Keyifli okumalar.

İskender belindeki ağrıyı ve acıyı unutmak adına gözlerini kapatmış uykuya dalmayı istiyordu başarmak da üzereydi ta ki sarışın bir hostes ona seslenene kadar

''İskender bey'' demişti genç kız İskenderin önünde dikilirken kaşlarını çatmış ve çenesi gerilmişti sakin kalmaya çalışarak hostes kıza doğru kafasını çevirdi.

''Kız arkadaşınız zor durumda ve sizi çağırıyor'' dedi ,İskender sevgilisinin olmadığından emin olmasına rağmen bunu kimin söyleyebileceğini düşündü..Kim olacaktı? Şu kendisine takık dikkat çekmek için çabalayan kız'dı.Evine geldiğinde sırf onunla ilgilensin diye yapmadığı sakarlık kalmamıştı,bilgisayar başında boynunu kaşır gibi yapıp kolyesini düşürmesi ise hiç görmediği bir numaraydı,ustalaşmış olmalı diye düşündü İskender.Gidip ne yapmaya çalıştığını öğrenecekti.Ayağa kalktı ve tepeden baktığı kadına ''Nerede?'' diye sordu.

Koridorun sonundaki tuvalet kapısına geldiğinde tereddüt etmeden kapıyı tıklattı.Sabırla beklediği saniyelerden sonra kapı açıldı.Tahmin ettiği gibi yine aynı kızdı,İstanbul'a döndüğünde ilk işi bu kızdan kurtulmak olacaktı.Aralanan sürgülü kapıdan bakan kıza

''Ne yapmaya çalışıyorsun?'' demişti daha fazla sert olmak istese de her konuştuğunda kendini hatırlatan yara buna izin vermemişti.

''Hiç bir şey yapmaya çalışmıyorum sadece yardıma ihtiyacım var'' dedi ,kesin öyledir ,bu sefer neyi bahane edecekti? Sifonun bozuk olduğunu bile söyleyebilirdi bu kız.Buraya hiç gelmemeliydi sadece şımarık küçük bir kız ilgi çekmeye çalışıyordu.Arkasını döndü ve gitmek için bir adım attı sadece koltuğuna oturup acılar içinde geçireceği 5 saatlik yolculuğa geri dönmek istiyordu.İkinci adımı atmak üzereyken yine aynı ses kulaklarına yapışmıştı ama bu kez tanıdığı hisli kelimelerle;Korku,endişe

''Lütfen !Zor durumdayım!'' demişti ,İskender düşündü eski anılarına bile gitmiş hatta çocukluğuna dönmüş lütfen dediği anlara gelmişti.Kaç kere lütfen demişti babasına? 1 ? belki 2.Hiçbirinde bu kelime etkili olmamıştı.Kararını verdiğinde arkasına döndü ve aralanmış kapıyı hızla açtı,içeri girip kapattı.

Tuvaletin darlığından kaynaklanan yakınlığı umursamadı ve

''Ne yapmaya çalıştığını anlamadığımı mı sanıyorsun?'' dedi olabildiğince karın boşluğundaki ağrıyı unutmaya çalışarak.Kızın adına istediğini almak için uygun bir zaman olmalıydı.Belki de tuvaleti seçmesinin sebebi yakınlaşıp istediğini alabileceği kıvama getirmekti belli ki bunu uçağın tuvaletinde yapmaktan çekinmeyecek kadar gözü pekti.

''B..ben bir şey yapmaya çalışmıyorum ,s..söylediğim gibi yardıma ihtiyacım var.'' dedi kekeleyerek,belki de sandığı kadar sık yapmıyordu ,heyecanlanmış hatta elli ayağı birbirine dolanmıştı.

''Ne istiyorsun?''dedi bir an önce buradan kurtulma isteği ile tutuşurken

'Garip bir şekilde pantolonum bir yere takılıp yırtıldı ve...ve ben ne yapacağımı bilemedim...belki siz yardım eders-" demişti ,yalan söylediğini düşünen İskender sözünü kesmiş yırtığın olup olmadığını öğrenmek adına kızı süzdü ,ancak önde hiç bir şey yoktu eğer arkasında da yoksa bu işin sonu çok kötü bitecekti

''Arkanı dön.'' dedi yırtığı bulmak adına

''Ne!?'' demişti kız kaşlarını çatarken ,Sözlerinin ikiletilmesinden hoşlanmadığını en başında söylemişti bu aptala,neden hala aynı şeyi yapıyordu?

''Sözlerimi ikiletme!'' dedi fazla yükselen sesinin acısını karnına giren ağrılarla çekerken,kıza son bir kıyak geçerek istemeden de olsa sözünü ikilemiş

''Arkanı dön!'' demişti ağrıyan midesine yeni acılar akarken.İtaatkarca arkasını döndü pantolondaki yırtığı gördü ancak şu an dikkatini çeken yırtık değil kırmızı külot üzerindeki küçük yazıydı.'I'm sexy and I know ıt'

Bilerek mi yoksa tesadüf mü ? Ne önemi vardı bu kızın niyeti gayet belliydi.

''Dön''demişti,bu kız hakkında kesin hükmü verirken.

''Önüme geç ve benimle birlikte yürü'' dedi ve ardından omuzlarını kavradı avuçları arasında kaybolan omuzlarını sıkmamaya özen göstermeden kendine doğru çekti bununla birlikte kızın yüzünde hiçte sürtük gibi durmayan ifadesi hükmü hafifletse de o iyi bir oyuncuydu.Aralanan dudaklarından çıkan sıcak nefes İskenderin köpürücük kemiklerinin ortasındaki boşluğa vuruyordu.Gözlerini gözlerine ayırmadan İskender'e bakıyordu bir hamle beklercesine ama bilmiyordu ki İskender asla bir sürtüğü öpmezdi.

Yer değiştirdiklerinde artık kapı tarafında olan Eliz'di.

''Arkanı dön'' dedi sabırsızca,İskender burada çok fazla zaman geçirdiğini fark ettiğinde.

Bu sefer ikiletmeden yapmasına şaşırarak arkasında yaklaştı,bu kızı heyecanlandırmış olmalıydı sonuçta bundan daha fazlasını istiyordu İskenderden.Arkasını dönmek üzere vücudunu hafifçe çevirdiğinde İskender dönmemesi adına omuzlarından tutup kapıya çevirdi ardından

''Kapıyı aç'' dedi ,kız ikiletmeden kapı kolunu kavrayıp hızlıca sürdü.

devam edecek...

★ÇAKMA PATRONUM★®Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin