KALPSİZ

Bölüm 1

Sabah uyanır uyanmaz telefonuma baktım. Bugün Tayfun'la ikinci yıl dönümümüz ve herşey harika gidiyor. Gece oldukça romantik bir mesajla beni bu akşam yemeğe çıkarmak istediğini söyledi ve bende tabiki de kabul ettim. Saate baktığımda 2 ye geliyordu, bugün haftasonu olduğu için iş yok ve ben sanırım biraz fazla uyumuşum. Hemen hazırlanmaya başladım. Önce güzel bir banyo yaptım, elbise olarak geçen hafta aldığım kırmızı elbise mi giymeyi tercih ettim ve siyah dolgu topuklu ayakkabılarım. Yeşil gözlerimi açığa çıkarmak için gece gibi siyah bir makyaj yaptım. Saçlarım onun en sevdiği yerim ve yine onun için uçlarını maşayla bir güzel kıvırdım. İste hazırdım. Saate baktığımda 7 ye geliyordu. Bu kadar uzun mu sürmüştü hazırlamam. Son kez aynadan kendime baktığımda harika görünüyordum. İste hazırım. Telefona tekrar baktığımda mesajı gördüm aşağıda beni bekliyormuş aşkım ya beni beklemelere doyamadı. Hemen aşağı indim. Yalniz yaşadığım için kimseye hesap vermek gibi bir derdim yok. Annemle babam yıllar önce boşanmış ve ben babamda kalmıştım babam oldukça zengin ve nufuslu bir işadami olduğu için. Daha sonra babam evlendi. Annemle bazen görüşüyoruz ama çok sık değil. Ben okumak için Bursadan İstanbul'a gelince cici annem ki anneden daha çok analık hakki vardır üstümde çok ağladı ama yine de bana engel olmadı. Sonra buradan is teklifi alınca kaldım yine itiraz edecek gibi olsalar da ses etmediler. Geçen ay Tayfun'la tanışınca cici annem yani Medine sultanın yüzü güldü iyi bir adam olduğunu ve Tayfun'u sevdiğini bile söyledi. O destek verince babamda pek birşey demedi. Neyse artik Tayfun'u bekletmeden gitmeliyim.
Aşağı indigim zaman Tayfun'u takim elbiseyle görmeyi tabi ki de beklemiyordum. Ama çok yakismisti. Tayfun ela gözleri olan kumral yakışıklı bir adam. Ve Allah'a ne kadar sukretsem az onunla beni tanıştırdığı için. Tayfun'da beni böyle görmeyi beklemiyor olsa gerek ki hala elbisenin boyuyla ilgili birşey söylemedi. Uzun bakışlar sonucu bu kadar sessizlik ikimiz içinde fazla gelmeye başlamıştı ki Tayfun sessizliği bozdu. 'Çok güzel olmuşsun aşkım ama keşke altına etekte giyseydin'. Hee ne demiştim ben boyle diyeceğini gayette iyi biliyordum tabi. 'Aa aşkım bu havada ne eteği ya ben keşke altima polar pijamami giyseydim dimi ama Ağustos ayı için çok uygun olurdu? Tayfun bu ne etek değil de ? Soylesene Allah aşkına' ben tam gaza gelmiş saldıracakken 'tamam ben birşey demedim güzel sevgilim bugün tartismayacagim seninle o yüzden lütfen arabaya geçelim ' gulumsedim o da gulumsedi. Sen gülme be adam boyle gülünce sen benim kalbim duruyor. Arabaya bindik.

YAZARDAN

İkisi de çok heyecanlıydı. Tayfun bugün sevdiği kıza evlenme teklifi edecekti düşündükçe kalbi sıkışıyordu genç adamın. Ya bir terslik çıkarsa diye düşünüyordu sürekli, sabahtan beri herşeyi en az bin kere kontrol etmiş bir aksilik çıkmasın diye ter dökmüştü. Sonunda Tayfunun rezervasyon yaptırdığı lüks restronta geldiler. Güzelce yemeklerini yediler birer kadeh şarap içtiler. Duygu bu kadar gergin olmasına anlam veremiyordu Tayfun'un ama ne dediyse geçmedi Tayfun'un gerginliğide. Yemekten sonra Tayfunla beraber tanıştıkları bara gittiler haftasonu olmasına rağmen pek sessizdi bar bu gece. Tayfun'la tanışması geldi aklına Duygu'nun. Yazın babasıyla kavga etmiş İstanbul'a gelmişti. Daha sonra soluğu barda alıp sürekli içmeye başlamış ve çok sarhoş olmuştu. O zamanlar bu bar Tayfunun muş tabi Duygu'nun bundan haberi yok. Sızıp kalmıştı barda. Bar kazanacağı sıra uyanmış ama hic birşey idrak edemeyecek kadar sarhosluğu devam etmişti. Tayfun bu cennetten düşme hurinin buraya ait olmadığını ilk bakışta anlamıştı. Garson Duygu'nun yanina giderek hanımefendi kapatiyoruz lütfen kalkın diye bir kaç kere söylenmiş Duygu cevap vermeyince dürtmüştü. Tabi Duygu bu kolunda bir elle uyanınca çocuğa saldırmış dinlemeden anlamadan kapanmış olan barı birbirine katmıştı. Olayları kameradan izleyen Tayfun oldukça eglenmis daha sonra yanlış anlaşılmayı düzeltmek için yanlarına gitmişti. Ve ikisi de nasıl olduğunu hala anlamamış olsa bile aşk onların kapısını çalmamamış tabiri caizse kırıp girmişti. Tayfun daha sonra Duygu rahatsız oluyor diye burayı arkadaşına devretmiş ve şirketlerin başına geçmişti. Duygu ve Tayfun aynı anda göz göze gelip o günleri hatırladılar. Bi kaç kadehte burada alkol aldıktan sonra sıra Tayfun'a gelmişti. Bardaki sahneye çıktı ve en güzel gözleri olan kadına en güzel saçları olan kadına in bu şarkım diyerek başladı şarkı söylemeye bu şarkı onların şarkısıydı.