🎵medyayı bilmeyen yoktur zaten ve onunla dinlemeniz şart değildir.
05.09.17 Salı |
'gizemli' ziyaretçinin geldiği gün.Taehyung.
"Seol-ah, sakın bir delilik yapmaya kalkışma." Topuklu ayakkabılarının hızlı adımlarının sesi zeminde yankılandığını duyabiliyordum. İşime odaklanmam gerekirken, geçen tam 20 dakikadır Seol'ü ikna etme çabasındaydım.
Kendince Jimin'in kafasını karıştıracak ve ona yani seol'a dönmemi sağlayacaktı. Gizli kapaklı olan ilişkimizin(!) Artık normal bir düzene girmesini sağlayacaktı. Sinirle gülmeye başladığım zaman, Seol'ün adımlarının durmuş olduğunu fark ediyordum. Belki de yapmam gereken şey, sadece onun gözünü korkutmaktı.
"Hemen eve geri dön. Seni gece arar-"
"Hayır," dediğinde cümlem kesilmiş olmuştu.
"Ne demek, hayır?" Derin bir nefes verdim. "Eve geri dön, Seol."
"Taehyung, sana hamile olduğumu söylüyorum ve sen hâlâ bir şey yapmıyorsun." Bir-kaç dakika telefonda sessiz kaldık. "En azından... ben karnımda ki şey için bir şeyler yapmaya çalışıyorum ama ya sen..."
Sessizlik, ortaya atıldı. Kelimeler bir şey ifade etmiyordu sadece sessizliğe gömülüyorduk fakat beynimizin içinden gelen ses dalgaları kalbimize izler bırakıyordu. Kalbim, tane tane çökermeye başlıyordu. Elimden ne gelir bilmiyordum... nasıl bir bok çukuruna düştüğümü ise hiç ama hiç bilmiyordum.
Günlerdir, bana hamile olduğunu 'hissettiğini' söyleyen kız beni zincirliyordu. Her geçen gün, bir zinciri daha ekliyordu. Bir halka daha, bir halka daha ve bir halka daha...
"Ben, Jimin'i seviyorum." Dediğim zaman hiç beklemeden cevap vermişti.
"Belli(!)"
Gözlerimi yumdum ve yere çöktükten sonra arkamdaki duvara yaslandım. Kafamı duvara hafif hafif vurup kendimce, kendimi cezalandırıyordum. Cidden... şerefsizin teki olmalıydım.
"Taehyung... ben hamile olduğumu hissediyorum ve senin de sorumluluk alman gerekir."
"Bana korunduğunu söylemiştin, lanet olası!"
"Umrumda değil sen, beni seviyorsun." Alaylı bir şekilde güldüm ve en azından öz güvenini kırmaya çalışıyordum.
"Seni, hiçbir zaman sevmedim."
Seol, eski sevgilimdi ve cidden onu hiçbir zaman gerçek anlamda sevmemiştim. Sadece, ufak bir hoşlantıdan ibaretti. Uzun bir ilişkimiz olabilirdi ama onu hiçbir zaman o anlamda sevmemiştim. Ben sevgiyi, Jimin sayesinde öğrenmiştim.
Konuşma için daha fazla dayanamayıp telefonu yüzüne kapattım. Belki de risk alıyordum ama dayanacak ufacık bir gücüm dahi kalmamıştı.
Jimin'i ararken, kendimi kaybetmekten yorulmuştum.
Banyodaki fayansların soğukluğu daha da içime sinerken, gözyaşlarımla ıslatıyordum soğukluğu benimsemiş olan fayansların yüzeyini. Tane tane olan iri damlacıklar bir sel haline geliyor, kalbimdeki kanama ise içimde dağlıyordu. Beynim ve mantığımı ise kaybedeli çok olmuştu.
Bedenimi toparladıktan sonra içi boş olan küvete girip, suyu açtım. Saçlarımı yolmaya başlarken, çağresiz çıkan sesimle bağrıyordum. Tanrının beni umursamayacak olmasını biliyordum. Fakat elimden başka hiçbir şey gelmiyor.
Küçük bir pencereden, sadece ay ışığının içeriye vurduğu banyoda kendimi kaybedip rüyalar alemine saldım kendimi.
Hayatımın bir 'kabus' olduğunu bile bile...
Günümüz| çarşamba
Hastane...Taehyung.
"Benden sakladığın bir şey var mı, Taehyung?"
Duygularımı saklamak, sanırım şu dünyadaki tek düzgün olan bir başarımdı. Zira şu an... çok fena afallamıştım ama suratımın hâlâ ifadesiz olduğundan emindim.
Seol, dediğini yapmıştı. Nasıl yaptı bilmiyorum ama Jimin'in kafasını karıştırmıştı.
Ne diyeceğimi, ne cevap vereceğimi ve ne yapacağımı bilmiyordum. Sadece, gözlerine bakıyordum.
Damla damla dolmak üzere olan, küçük, anlamlı, merceklerine...
Benim cevabım,
Yoktu.
-
Okuyucuların, Taehyung'a tepkisi;
Biliyorum kısa oldu ama fazla erken bölüm attım ve belki de telafi edebileceğim bir haber getirdim sizeCan('t) serisinin 2. Kitabı belli oldu!
we can('t) love anymore | yoonkook
Bu kitap bittikten sonra yayımlayacağım umarım kısalığı telafi edebilmişimdir
Ve ve ve bölüm hakkında önemli bir detay vereceğim
Bu bölümde Taehyung'un neden aldattığını değil sadece kızın hamile olduğunu öğrendiniz
Bilemiyorum belki de değildir :D benim işim belli olmaz :D
:D :D :D
Görüşürüz👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
we can('t) talk anymore | vmin¹ ✓
RomanceDünya yuvarlak olsaydı, dönüp dolaşıp bize dönmesi gereken dönerdi. Ben, çok bekledim. "Elf, gözlerin ne görüyor? "Dün gece, çok kan dökülmüş." ©kil