20.Bölüm

939 60 8
                                    

      Güzel yorumlarınız için çok çok  teşekkür ederim.İyi okumalar..

  Hissettiğim onca güzel şeye rağmen Harry'nin bir anda kaybolup gideceğinden korkmaya başlamıştım..Bu korku,hissettiğim tüm güzel duygulardan baskın çıkınca,gözlerimi Harry'den kaçırarak rahatsız bir şekilde kıpırdanmaya başladım.Fakat yine de Harry'e bundan bahsetmedim.Onun her zaman yanımda kalmasını istesem de ona sürekli baskı yapmak istemiyordum.Hem zaten isteseydi ben söylemeden yanımda kalırdı.Harry'e baktığımda onu kaşlarını çatmış beni izlerken buldum.Bir şey anlamaması için gülümsedim.Gülümsememin inandırıcı olmadığına adım gibi emindim ama elimden gelen tek şey şu an buydu.

 ''Bir sorun mu var?'' Harry hala beni anlamaya çalışıyor gibiydi.

''Hayır sadece biraz yorgunum.''

''Saat geç oldu istersen artık uyu.''

''Aslında iyi olur.''  Lanet olsun neden böyle demiştim şimdi?!Bu Harry'nin gitme ihtimaliydi ve bu isteyeceğim en son şeydi.Harry'nin yanımda olmasını istiyordum ama bunu sadece istediğim için değil de olağan bir şeymiş gibi olmasını istiyordum.Belki de artık onun sürekli kaybolup durmasından ve en mutlu anlarımda bile 'Acaba o şimdi gidecek mi?' diye düşünüp durmaktan yorulmuştum. Duygularım karmakarışıktı ve kendimi anlayamıyordum.Bu karmaşıklık içimde ağlama isteğini uyandırdı.Yalnız kalmak istemeye başlamıştım.Harry'nin benim bu huzursuz halimi görmesini ve onun da huzursuz olmasını istemiyordum.

''İyi geceler Candice.'' 

Gözlerim Harry'nin cümlesiyle aniden gözlerine kenetlendi.Gözleri masum ve bir o kadar anlamlı bir şekilde bana bakıyordu.Sanki benden bir şey dememi bekliyordu.'Kal.' dememi ya da kabul edilebilir bir bahaneyi.Sadece onu önemsediğimi belli edecek herhangi küçük bir şey.. Hafif aralık dudaklarım bir şey söylemek için daha çok açıldı ama sonra durumu kabullenip yutkunmak için kapandı.

''İyi geceler Harry.''

Sanki canımı acıtmak istiyormuşcasına onun kayboluşuna tanık olmak istiyordum.Öylece onun gözlerine bakarak yok oluşunu izlemek..

Gözlerimi bir anlığına bile kırpmadan ona bakıyordum.Harry beni izliyordu ve ben gözlerimi ondan ayırmayarak sanki ona meydan okuyordum.Ne istediğimi biliyordu ve bunu yerine getirecekti.

Ve mutlu son...

Boşluğa bakarken gözlerim dolmuştu.Gözlerimi kırpmamla birlikte koca damlalar koltuğa düştü.Harry'nin az önce oturduğu yere elimi uzatıp,''Seni seviyorum.'' diyebildim.Onu seviyordum ve tüm bunlar onu sevdiğim için oluyordu ama bu yeterli miydi?

Ellerimle yanaklarımı silip ayağa kalktım.Ortalığı epey dağıttımı fark ettim ama içimden toplamak gelmiyordu.Hemen yatağıma ulaşmak istiyordum.

Merdivenleri çıkarken ne kadar acınası bir halde olduğumu düşündüm.Kendime acıyordum ve aynı zamanda bundan nefret ediyordum.

Odama girdiğimde ilk işim üzerimdeki elbiseyi çıkarıp rahat bir şeyler giymek oldu.Ardından kulaklığımı ve telefonumu alıp,gece lambasını açarak yatağıma girdim.Telefondan Birdy-Skinny Love'ı açtım.Senaryo yine aynıydı;slov şarkı ve gözyaşları.

 Ağlamamın sebebi Harry olmasına rağmen şu an yanımda istediğim tek kişi yine oydu.Onu düşünürken şarkı bitmişti ve ardından gelen sessizlik ürkmeme neden olmuştu.Normalde evde tek kalmaktan korkmayan ben, tuhaf bir biçimde korkmaya başlamıştım.Şarkıyı başa sardım ve yorganı omuzlarımı örtücek şekilde yukarı çektim.

 ''Harry neden yanımda değilsin..'' diye fısıldadım.Yanımda olmamasının sebebini bildiğim halde yanımda olmadığı için ona sitem etmeye bile başlamıştım.Ellerimle yorganı tutup yüzüme götürdüm.Gözlerimi sımsıkı kapatırken akan son gözyaşları yorgana düştü.

Ruhum Seni Çağırıyor (Harry Styles)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin