℘20℘ ┊İHTİMALLER┊

5.3K 643 135
                                    


İnstagram: asimavera


20. Bölüm:
İHTİMALLER

Bu dünyaya bir kere daha gelseydim eğer, bir bebeğin masumluğunu taşımak isterdim şüphesiz. O küçücük bedeniyle, hiç bir acı tatmamış bedenine bürünerek o hayatı yaşamayı. Ama imkânsızdı. İnsanlar acımasızdı.

Buruk bir şekilde gülümsedi. İçim acıdı. Daha dün neredeyken şimdi neredeydik. "Daha günler önce ölü gibi geziyordun ortalıkta. Bir günde karşılarına öylece çıktığımızda ne söyleyeceklerdi hiç düşündün mü? Benim umurumda dahi olmaz ama sen? Birde bunu kafaya takıp uzaklaşmayacak mısın benden? Aramızdaki engeller hiç bitmezken bir de milletin mi diline dolanıp batırsaydık her şeyi?"

Edeceğim tüm kelimeleri bir bir yuttum o anda. Ağzımı açtım ama vazgeçerek gözlerimi kaçırdım. Haklıydı. Asla bu yönden düşünmemiştim.

Aslında ben, onun beni düşünme ihtimalini düşünmemiştim.

"Evet haklısın. Ben çok aptalım!" Sesinden dökülen hayal kırıklığı canımı yakmıştı. Arakasını dönerek kampüsün dışına doğru ilerlemeye başladı. Bir kaç dakika öylece kaldım ne yapacağımı bilmeden. Fakat son an onu kaybetmeden koşar adımlarla arkasından ilerlemeye başladım. Arabaya bineceği an kolundan yakalayabilmiştim.

"Ekin." dedim nefes nefese. "Ekin dur."

Kısık bakışlarıyla yandan bir bakış attı suratıma. "Sonra konuşalım Destina. Kalbini kırmak istemiyorum." Arabasına binmek için tekrar hamle yapmadan önce saniyelik bir şekilde kirpiklerinin gözlerinin üzerine devrildiğini gördüm. Bakışlarım hareketlerini tartarken bir terslik olduğunu kavramıştım.

"Ekin ben bilemedim. Ben senin beni düşünme ihtimalini hiç düşünmedim." Ve gözlerini açtı. Öyle bir baktı ki, az önceki sert halinden eser yoktu. Ve eli kalbine gitti.

"Ekin!" dedim korkuyla. "İyi misin?"

Başını olumsuzca salladığında hızla kolunun altına girip onu arabaya bindirirken elindeki anahtarı aldım. Şoför koltuğuna yerleştim hemen. Gözümün ucuyla ona baktığımda gözlerini yummuş, derince nefes aldığını gördüm. Gaza bastım. Benim yüzümdendi. Benim yüzümden sinirlendiği için rahatsızlanmıştı.

"Ekin." dedim sesimi sabit tutmak için çabalarken. "Sakin ol Destina."

Kırık sesi içimi parçaladı. Ne zaman bir faydam olmuştu ki ona da dokunsundu diye düşündüm. Kimin hayatına giriyorsam bir bela çıkıyordu sonunda. Yirmi dakika sonra hastanenin önüne geldiğimizde sedye diye bağırdım arabadan inerken.

Ekin..

Gözlerimin önünde sedyeye taşınırken deli gibi ağlamak istedim ama olmazdı. Ekin'e yakışmazdı. Gözlerini kapalı, eli hala göğsünde duruyordu. Ne çok isterdim orada olmayı. İçinde beni taşımasını ne çok isterdim. Arkasından gittiğimde çıkardıkları tişörtten sonra onlarca kabloyu bir kez daha tenine bağladıklarını gördüm. Yanına gitmeye yüzüm yoktu. Benim yüzümden olmuşken, yanında olmamın bir manası yoktu. Saçları yüzünü kapatırken onları elimle çekme isteği baş gösterdi içimde. Ama yapamazdım. Yeni tahliller almak için onu götürdüklerinde sabahtan beri çalıyor olan telefonum dikkatimi yeni çekmişti.

"Efendim." dedim kısık bir sesle.

"Neredesiniz siz!"

"Devlet Hastanesinde."

DESTİNA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin