"Kimden bahsettiğimi gayet iyi biliyorsun?" dedi.
"Belli ki sen biliyorsun ama ben kimi bildiğimi bildiğini bilmiyorum" dedim. Hadi söyle artık !
"Ah! Sen benimle dalga mı geçiyorsun!"
"Ah birde soruyor musun?" dememle sert bir tokadı yapıştırdı. Kimdi ki o! Ailem bile bana vurmamışken onun ne haddineydi!
Sakin ol ve onu konuşturmaya devam et.
"Zack. O senin tanıdığın adam değil. O kadar parayı nasıl kazandı sanıyorsun? " dedi tükürerek. Ellerimi kurtarmıştım ama yüzümü silmekle riske atamazdm. Zack mi? Ben Zackin 'açmamış gül' ü müysüm yani?
"Çalışarak?" diye sordum amaç oyalanmaktı. Ama Zack demişti. Bu adamlar ondan intikam almak mı istiyorlardı. Onu korumalı mıydım ? Ama olayın bile ne olduğunu bilmiyordum ki !
"Hayır. Bir sürü masum insanı öldürerek. Bana ne yaptığına bak!" dedi sol ayağını göstererek. Ayağı protezdi. Nasıl da fark etmemiştim!?
"Bu saçmasapan aleti ölene kadar kullanmak zorundayım! Ama artık intikamımı alabilirim!" dedi cebinden bir çakı çıkararak. Elinde çakı olmasaydı onun adına üzülebilirdim. Ama benim durumum daha kötü gözüküyordu şuan.
"Onun yaptığı şeyin cezasını benim mi çekmemi istiyorsun? "diye sordum onu yavaşlatma uğruna. Beni delik deşik mi edecekti ? Bana dokunmasından iyidir diye şükrettim kısa bir süre.
"Sana her baktığında hatırlamasını istiyorum" dedi kıs kıs gülerek ve çakıyı bacağıma dayadı.
"Estetikle herşey gizlenebilir" dedim gözlerimi kapatarak. Çakıyla pantolonuma bir çizik attı. Bu kadar yavaş hareket etmesi beni geriyordu. Çakıyı çıplak tenime dayadı. Çakının hafif baskısını hissedebiliyordum. Ve keskin bir acının gelmesini bekledim. Gözlerimi sıkıca yumdum.
"Hey! Beni özledin mi ?" diyen tanıdık bir ses duydum. Adam gelene balmak için çakıyı çekince gözlerimi açtım ve gelenin Zack olduğunu gördüm. Tam bir kötü çocuk edasıyla Üzerinde kot pantolonu beyaz korsanlarınkini andıran gömleği ve siyah deri montuyla karşımızda duruyordu. Arkasından gelen siyah deri pantolon kırmızı atlet ve benzer siyah deri ceket giymiş ama yüzündeki maske ile bile tanıdık gelen afete baktım. Onunla beraber mi gelmişti!
Keşke kurtarmaya gelmeseydi! Yanındaki kadın tam bir AFETTİ!
Sinirlendim ve adamın şaşkınlığından faydalanmak için hemen ellerimi çözdüm ve adamın şaşkınlıktan iki yana açılmış ve çakıyı tuttuğu eline sert bir tekme attım.
Çakı adamın elinden uçtu ve fabrikanın bir yerinde gözden kayboldu.Ama ben kaçamadan adam beni yakaladı ve bir koluyla boğazımı sıkmaya başladı.
"Bırak kızı da şu işi halledelim"dedi Zack soğuk bir tonda.Sesinin soğukluğu benim tanıdığım Zackten o kadar uzaktı ki.
"O benim buradan canlı bir şekilde kaçma sigortam. Onu bırakacağımı düşünüyor musun gerçekten?" dedi gene tükürerek.
Bu İĞRENÇ!
"Madem o kadar masum değil. Bence o sinirlenmeden beni bırakmalısın." dedim sadece keltoşun duyabileceği bir sesle.
"Kapa Çeneni! " dedi bir daha tükürerek kısık sesle konuşmuştu. Bir an gözlerim Zack e kaydı. Gözleri öfkeyle parlıyordu ve yüz hatları o kadar sertti ki. Acaba adamın dedikleri doğru muydu? Yaralamakla Öldürmek aynı şey değildi sonuçta..
Evden kaçtığı o yıllar ne yapmıştı? Gerçekten birini öldürmüşmüydü? Şuanki gözleri kesinlikle bu adamı öldürebilir gibiydi.
"Sana son uyarım. Dışarda canlı hiç bir adamın kalmadı. Eğer kızı bırakırsan sana acısız bir ölüm sunabilirim" dedi Zack ve sesinin soğukluğu içimi üşüttü.O tanıdık yeşil gözleri ölümle parlıyordu. Gerçekten yapacaktı. Ve yapmıştı! Daha önce de birilerini öldürmüştü ! Düşüncelerimin şokuyla kaçma şansımı tekrar denedim. Nefes almalıydım. Buradan gitmeliydim. Nefes..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak
RomanceBen kendimi toparlamaya çalışırken o çoktan yerini almış ve emniyet kemerimi takmaya çalışıyordu. "Ben hallederim" diye panikledim hemen çünkü elleri emniyet kemerini düzeltirken bedenime değiyordu ve bıraktığı his tüylerimi diken diken ediyordu. Ba...