Okulların açılmasına neredeyse bir ay kalmıştı. Ve Zack o kızıldan kurtulduğumuzdan beribana Katle alışverişe çıkmamı söyleyip duruyordu. Hatta benim adıma bir kart bile çıkartmıştı ama kullanmıyordum. Bu ısrarın sebebini sorduğumdaysa 'Sürpriz' diyordu.
Aklımda o kızılın Zackin evini bilip bilmediği de gelince evdeki eşyalarını toplayıp geri kalan günlerimi tamamlayamadan Zacke taşınmıştım. O günden günden beri bir hafta geçmişti ve hiç birimi bu konuyu daha fazla konuşmamıştık. Gene de hala aynı yatakta yatıyor ve herhangi bir aksiyona girmiyorduk. Nasıl bir sabır arkadaş bu! 40 yıldır evli çiftler gibiyiz. Ben erkek olsaydım çoktaaaaan... kendi düşünceme sesli gülünce Zack bana döndü.
"O kitapta gülücek birşey olduğunu hiç sanmıyorum" dedi bana endişeli endişeli bakarak.
"Sadece düşünüyordum." dedim gülerek. Salonda ben koltukta uzanırken o da bir diğer koltukta gazete okuyordu.
"Neymiş seni içten güldüren bu düşünce?"
"Sınır tanımayan sabrın" dedim koltuktan kalktım ve Zackin kucağına yerleştim. Hala bu hisler beni o kadar ürpertiyordu ki. Ama bu Zackti. Benim zackim.
"Ucunda seni kaybetmek varsa "
"Beni kaybedeceğini düşündüren nedir?" dedim ona biraz daha yaklaşıp alnımı zacin alnına dayadım.
"Kardeşim seni sınamak istiyor" dedi gözlerimin içine bakarak. Gözlerindeki endişeyi görebiliyordum. Biraz üzgün de görünüyordu.
"Önemli değil. Sende yanımda olcak mısın?" diye sordum.
"Bunu söylememeliydim bile. Kardeşim beni mahvedicek. Asabi olduğunda onu görmelisin" dedi gergince gülerek.
"Eminim ki haberi olmayacak. " dedim onu rahatlatmaya çalışarak. Ama gerginliğinden hiç birşey eksilmemişti.
"Endişelenme. Biraz gurur kırıcı olsa da senin için yapmayacağım bir şey değil. " dedim onu öperek. Bira rahatladı.
"Peki şu.. sınama... ne zaman başlayacak?"
"Ekmek almaya giderken.. belki fırından dönerken. tam emin değilim." fırına gitmek benim için artık bir fobi olacağına emindim artık.
"Senden birşey isteyebilir miyim?" diye sordum.
"Tabi" dedi hemen. Düşünmeden cevap vermesi o kadar hoşuma gidiyordu ki.
"Tanımadığın insanlardan özellikle kadınlardan uzak dur. Bir de sınama bittiğinde ekmek almaya hep sen gideceksin." dememle bir kahkaha patlattı. Tamamdır rahatlamıştı.
"Emredersiniz efendim" dedi gülerek.
"Emrederim." diyip dudaklarına yapıştım. Sıcacık kollarıyla beni sardı ve öpüşümüzü derinleştirdi. Ama şu sınama mevzusunu halletmeliydim.
"Çok acım ve ekmek almalıyım" dedim gülerek.
"Senin korktuğun bir şey var mı ?" diye sordu gülerek.
"Fırına gitmek artık onlardan biri " dedim göz kırparak. Kapının oradaki kumbaradan birkaç bozukluk aldıktan sonra kapıyı çektim ve çıktım. Her zamanki fırın yoluna girdiğimde gerilmiştim ama rahat davranmak için elimden geleni yapıyordum. Fırına giderken sorun çıkmadı. Bir tane ekmek aldım ve eve dönüş yoluna girdim. Sıcacık ekmek o kadar güzel kokuyordu ki ucundan bir parça koparıp ağzıma attım. Sıcacık ve kıtır kıtırdı. Tam binanın kapısından içeri girecektim ki polis aracı tam önümde durdu ve iki üniformalı polis indi.
"Bayan bu apartmanda mı oturuyorsunuz?" diye sordu biri bana yaklaşarak. Her zaman için üzerimde bir polis korkusu olmuştur. Elimden geldiğinde rahat davranmaya çalıştım.
" evet."
"Zack isminde bir komşunuz var mı?"
"Daha yeni taşındım ve hiç bir komşumu tanımıyorum" dedim aklıma gelen ilk yalan buydu. Gerçekçi olması için adamın gözlerinin içine bakıyordum.
"Sizi uyarmalıyım. Bu adam bir seri katil. Bir manyak. " demesiyle sabrım taştı. Evin önünde olup da içeri girememek ne kadar sinir bozucu bir şey.
"kimseyi tanımadığımı söyledim. Görsem de onun zack olup olmadığını söyleyemem!" die direttim.
"Eski komşularından birine tecavüz edip öldürdüğünü biliyor muydunuz?"
"Kendimi koruyabilirim ama ilgini için teşekkür ederim." dedim ve tam arkamı dönecekken kolumdan tutup beni durdurdu.
"Size eve kadar eşlik etmeliyiz" demesiyle iyicene sinirlendim.
"Şu ana kadar hayatta kalabildiysem bir süre daha dayanabilirim" diye bağırdım.
"Bakın bayan bizimle iş birliği yapmalısınız. Apartmanda yüksek miktarda uyuşturucu olduğunun haberini aldık."
" ve iki kişiyle mi geldiniz?"
"Bu bir gizli görev. aslında biz fbı danız.Bu zack lakaplı şahıs dediğimiz gibi uluslararası kaçak banka dolandırıcısı seri katil..."
"İşim var izninizle." deyip tekrar arkamı döndüğümde bu sefer kollarıma kelepçeyi geçirdiler.
NEDİR BU BENİM KELEPÇELERDEN ÇEKTİĞİM!
"Beni hemen serbest bırakın! Ben bir şey yapmadım"diye direttim ama bir işe yaramadı.
"Bize defalarca yalan söylediğiniz , işimizi gerçekleştirmemize engel olduğunuz , azılı bir suçluya yardım ve yataklık yapmanız nedeniyle sizi içeri alıyoruz. Konuşmama hakkına sahipsiniz." dedi ve o sırada bunun sınama olduğuna olan inancımı kaybettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak
RomanceBen kendimi toparlamaya çalışırken o çoktan yerini almış ve emniyet kemerimi takmaya çalışıyordu. "Ben hallederim" diye panikledim hemen çünkü elleri emniyet kemerini düzeltirken bedenime değiyordu ve bıraktığı his tüylerimi diken diken ediyordu. Ba...