"Buna ne dersin?"
Jungkook elindeki pijama takımını Jimin'e gösterdi. Bebeğin doğmasına daha çok olmasına rağmen alışveriş yapmaya gelmişlerdi, Jimin'in yaşadığı stresi biraz olsun atmak istiyordu.
"Benim oğlum giymez öyle pijamaları!"
Eski neşeli ve inatçı haline içten içe sevinirken, çaktırmamaya çalışarak kaşlarını çattı;
"İnadına kızıma tüllü etekler bile alacağım."
"Görende para sıçıyoruz zanneder."
Kendi kendine söylendikten sonra, erkek olduğunu düşündüğü çocuğu için kıyafet aramaya başladı. Mağazadaki müşteriler ikilinin bu haline şaşkınlıkla bakıyordu. Minik ve tombul bacaklar için yapılmış, tatlı pantolonu kavrayıp insan dışı sesler çıkarmaya başladı.
"Oy oy, naşıyda yakışıy bu pantoloy benim oğluşuma!"
Jungkook gülmeden edememişti. Genel olarak kıyafetlere göz gezdirdi. Her biri birbirinden tatlıydı.
"Ben bu çocuğun poposunu ısırmak istiyorum."
Jimin heyecanla gülümsedi. İlk defa bebek alışverişine çıkmanın verdiği heyecan tüm bedenini tir tir titretiyordu. Çocuğunu bir an önce kucağına almak, saatlerce sadece onunla ilgilenmek istiyordu. Jungkook, elindeki sarı etekle beraber Jimin'in yanına doğru ilerledi. Jimin onu farketmemişti. Kulağına fısıldadı;
"Bu etek kızıma çok yakışır."
Kısa olan, Jungkook'un dediğiyle hızla karnına dirseğini geçirmişti. Jungkook boşluğuna yediği sert darbeyle acıyla inledi ve kendini geri attı. Ani hamlesi, arkasında duran askılıkların devrilip sessiz mağazada büyük bir gürültü çıkarmasına sebep olmuştu. Çoğu kişi gözlerini ikisine çevirdiğinde, Jimin onu tanımıyormuş gibi yaparak baktığı bebek kıyafetlerine gömüldü. Sırtı askılıklara çarpan beden acı içinde kıvranıyordu. Jimin sesli bir şekilde söylendi;
"Ben böyle rezillik görmedim..."
Dışardan gerçekten garip görünüyorlardı. Jimin, kumaşı oldukça yumuşak olan sarı tulumu daha rahat süzebilmek için havaya kaldırdı. Tulumun üzerinde minik bir ayı deseni vardı ve ayının altında bal kovanları yer alıyordu. Biraz daha ilerde etek bakan Jungkook'a seslendi;
"Hayatım, bak! Tulumun üstünde sen varsın!"
Jungkook sinirle dil çıkarmış, eteğin farklı renklerini aramaya başlamıştı. Tatlı bulduğu her eteği mağazanın verdiği kumaş çantaya düşünmeden koyuyordu. Bebeğin erkek olma ihtimali umrunda değil gibiydi, ona göre minik bir kızı olacak ve bu eteklerin hepsini giyecekti. Jimin içinse durum tam tersiydi. O, tüm tatlı gecelikleri almış ve babasıyla uyumlu olsun diye ayı desenli tişörtler seçmeye dikkat etmişti. Jungkook'un elindeki minik etekleri görünce kaşlarını çattı;
"Benim yırtık pantolon giymeme izin vermiyorsun, kendi çocuğuna aldığın eteklere bak!"
Jungkook nispet yapar gibi gülümsedi;
"Daha doğmamış çocuğu benden kıskanıyorsun."
Gözlerini devirip kendi seçtiği kıyafetlere yenilerini eklemeye koyulmuştu. Çok fazla almamaya çalışsa da, birbirinden tatlı tulumları ve tişörtleri görünce kendisini durduramıyordu. Beli ağrımaya başlayınca, kıyafetler dolayısıyla ağırlaşan bez çantayı yere koyup kendisini mağaza koltuğuna bıraktı. Nedense bu küçük koltuklar ona evindeki koltuklardan daha rahat geliyordu. Biraz ilerde elbiselerle neredeyse bütünleşmiş olan Jungkook'u görünce gülümsedi. O da biliyordu, kızda olsa erkekte olsa canından çok sevecekti. Fakat Jimin ile aralarındaki bu kapışma onu hırslandırıyordu. Jungkook için altta olmak felaket bir şeydi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Porn Link 2 | Jikook
ActionYağmurlar sahiden de, Olmasaydı eğer Hasret kalır mıydı güneşe insan? -------------------------------- #3 Porn Link adlı serinin ikinci kitabıdır. Mpreg içerir. Yaş sınırı: +15 DİKKAT: Angst içerir, birinci kitabın aksine mizah odaklı değildir. >K...