Witch Actually

35. bölüm

dyl___ barışalım artık

Babam hastaneden çıkalı birkaç gün olmuştu ve ben gece Faye'lerde kalacaktım ama sonradan babamı yalnız bırakmak istemediğimden eve dönmeye karar vermiştim.

Birkaç kez aradım ama açmadı, büyük ihtimalle uyumuştur desem de olanlardan sonra korkmuyor da değilim.

Sonunda eve geldiğimde hızlıca kapıyı açıp eve giriş yapmıştım.

"Baba be... ah hayır hayır."

Hızlıca arkamı döndüğümde babam ve bayan Chamberlain'in (kendisi Faye'in annesi olur) görüntüsünü kafamdan atmaya çalışıyordum.

"Çok üzgünüm, yalnızsın sanmıştım."

"Diana sen bugün  Faye'in yanında kalmayacak mıydın?"

"Şey evet ama seni yalnız bırakmamak için eve dönmeye karar vermiştim. Gerçi, yalnız değilmişsin."

Göz ucuyla onlara baktığımda toparlanmaya çalıştıklarını gördüm. Şükür ki çok ileride bir... anda gelmedim.

"Ben Kai'nin yanına gitsem iyi olacak. Siz rahatınıza bakın."

"Gitmene gerek yok." Babam bunu demiş olsa da içinden gitmem için dua ettiğine eminim.

"Sorun değil, sizi rahatsız etmek istemiyorum." Hızlıca kapıya yöneldiğimde babamın arkamdan güldüğünü duyabiliyordum.

Tamam hayatında birisi olduğunu biliyordum ama Faye'in annesi olacağı aklımdan dahi geçmemişti.

Demek o yüzden sürekli hastaneye gelip babamın durumunu sormuştu.

Bu düşüncenlerin etkisi ile Kailerin kapısının önüne geldim ve kapıyı birkaç kez tıklattım.

Kapıyı annesi açmıştı.

"Ahh Diana, güzel kızım benim nasılsın?"

"İyiyim, siz nasılsınız efendim."

"Ben de iyiyim. Noldu bir sorun mu var?"

"Aslında... ben Kai'yi görmeye gelmiştim."

"Geç kızım geç, Kai de odasında zaten."

Hızlıca içeriye girip merdivenlere yönelmiştim. Artık o denli alışmıştım ki kapıyı bile çalmadan içeriye girdim.

Kai odada değildi ama yan taraftaki banyodan su sesi geliyordu.

Odanın kapısını kapayıp kendimi yatağa attım ve yan tarafta duran kitaplardan birisini elime alıp sayfalarını incelemeye başladım. O sıra duş sesi kesildi ve Kai banyodan çıkıp odaya giriş yaptı.

Şey... dilim tutuldu bir saniye.

"Sen ne zaman geldin?"

"Be... ben ne.... ne zaman geldim? Şey... üstüne bir şey giyer misin?"

Yüzüne odaklan Diana.

"Ayrıca neden çıplaksın sen?"

"Duştan kıyafetle çıkmam çok saçma olmaz mıydı sence de?"

"Havlu denen bir şey var."

"Odamda unutmuşum." Deyip dolabına yöneldi ve bir havlu çıkarıp beline sardı. "Ayrıca odama gelen sensin, sanki senin odana çıplak dalmışım gibi davranma. Hem... bunu yapmam bile tuhaf bir durum değil. Zaten beni onlarca kez çıplak gördün."

"Evet ama yine de... odanda başka bir kız da olabilirdi ve sen odaya çıplak girdin." Dediğimde adeta kahkaha atmıştı.

"Bu kadar da olmaz cidden. Odamda bir kızın ne işi var?"