8.Bölüm/Bende mi kuğu gibiyim?

26 4 0
                                    

Nisadan
Belirsizlik kadar berbat bir duygu daha yok insan hayatında. Bu duygu öyle karmaşık ki ne yapacağınızı bilemiyorsunuz dünden beri kaçacak delik iptal olması içinse dualar ediyorum ama geri sayıma kadar geldim bu şekilde. Dün ki baş ağrısiyla uyanıp bugünü düşünmek beni ruh gibi yaptı resmen. Oguzla buluştuğumuz son akşam yemeğinde sohbetle birlikte kendimi kaptırmıştım onunla sohbet etmenin keyfiyle birlikte güzel bir akşam geçirmiştim diyorum çünkü daha onunla konuşamadım çakır keyfi iken kendimi rezil edecek bir şey yapmamışımdır inşallah aramalarına karşılık mesaj olarak yoğun olduğumu akşam ki yemeğin çok güzel geçtiğini soru cevap oyunundan sonrasını hatırlamadığım için sıkıntı çıkamadığımı umarak davet için kaçta hazır olduğuma dair uzun bir mesajla gün içinde rahatsız etmemesi için her yönden tatmin edici cevapları verdim. Atölyede islerimi hızlıca halledip eve doğru yol aldım kaçışı yoktu bu gece yaşanacak! Eve vardığım da bahar kıyafetin geldiğini acele etmem gerektiğiyle ilgili kafamı ütülemeye başladı benden daha
panikti resmen "sence daha mı ciddi renkler giyseydin yani siyah beyaz garantidir bilirsin lila rengi daha dikkat çekici " o da benim kadar endişeliydi bu oyunda ve beni etkisiz eleman gibi ortama sokmak istiyordu ben bu elbiseyi seçmemdeki sebepse tamamen kararsız kalıp müzeyyen annenin ısrarını kabul etmemdi.

" müzeyyen hanıma da son anda kıyafette aksilik çıktığını söylersin"

" ayıp olur kadına pek heveslendi ben tamam deyince "

" kıramıyoruz kaynanamızı yaniiii"

"saçmalama bahar biz buna nezaket gereği diyoruz hem ne kaynanası daha dur bakalım"

"ha yani sen şimdilik kaynana dememe kızdın bir kaç ay sonra sen kaynanacım ya da annecim dersen ben sana bu günü hatırlatırım canım " dalga geçmekte üstüne yoktur

"hadi bahar hadi ben daha hazırlanacağım saçta yardıma ihtiyacım var" diyerek odaya girdim gelecekle ilgili hiçbir şey düşünmemeliydim bu beni çıkmaza sokardı. Son olarak saçımı yaparken baharla kaynatmaya devam ettik " bahar barıştık dedin üzerini kapattın nasılsın neden kabul ettin tekrar barışmayı-" " bu gece senin gecen şimdi bunları konuşmayalım ama şunu bil ki

benimde ona karşı tolerans seviyem sınırda neyse hadi bakalım sahte gelinimiz hazır"

"bu konuya virgül koyuyorum o zaman gelince konuşacağız"

"tamam tamam sen şu geceyi atlatta sağsalim konuşuruz gelince"telefonumda çalmaya başlamıştı"eniştemiz dakik bu artı puan" diyerek gülmeye başladı birkaç gün öncesine kadar bu şakalar rahatsız ederdi ama oğuzu tanımaya başladıkça duygusal olarak farklılaşmaya giriyorum bunu anlayabilecek yetişkinliğe sahibim neyse bununda üzerinde durmamalıyım en azından bu gece için havalar ısınmaya başlasa da geceleri serin oluyordu üzerime şalımı da alıp bahardan dua etmesini isteyip kapının önündeki beni bekleyen oğuza doğru yol aldım beni gördüğü anda kaldı öyle elindeki telefonu düşürdüğünün farkına sonradan varıp toparladı kendini karşısına geçince utanmış hissettim kendimi gözlerine bakamayacak kadar

" çok zarif görünüyorsun bir kuğu gibi narin ve - ya yani çok güzel olmuşsun" neler söylediğini idrak edip toparlamaya çalışıyordu ama devam etmesini isterdim "teşekkür
ederim sende öylesin " ben ne saçmalıyorum "bende mi kuğu gibiyim?" " ha-hayır yani şıksın of ikimizde de heyecan var saçmalıyoruz" diyerek gülmeye başladım " aslında bugün şaşırtıcı gelecek ama hiç heyecanlı değildim su ana kadar az önceki söylediklerim de samimiydim" "ben teşekkür ederim bende bugün senin aksine çok telaşlıydım tüm aksilikler beni buldu bugün-" "lafını bölüyorum ama dışarısı biraz serin arabaya geçelim mi daha var vakit" bunu düşünmesi bile çok his onun karşısında mantığım devre dışı kalıyor resmen bugünkü sakarlıklarımı anlatarak kafamı dağıtmaya çalıştım o da ayıp olmasın diye midir bilmiyorum yani gülmemek için kendini zor tutuyordu.

Dilhun(Düzenli bölüm geliyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin