BİLLDİP

Büyü

Devam. Umarım seversiniz. Iyi okumalar.

Bill odaya geri geldiğinde baya endişeliydim.

"Şimdi çam ağacı. Bir elini tutucam diğer elimi karnına koyucam. Bu büyü sende bir rahim oluşturacak ve süt bezlerin çalışacak. Ve tabi biraz acı çekeceksin."

"Tamam ben hazırım."

"Bide önemli olan lütfen sözleri söylemeye başladığımda sadece benim enerjime odaklan."

"Peki." Seslice yutkundum.

Bill'in elini tuttum oda boşta kalan elini karnıma koydu. Onun çıplak tenime dokunmasi bende hiç tatmadığım bir hissi uyandırmıştı. Bana bakıp:

"Hazırsan başlıyorum."

Biraz tedirgin bakınca dudaklarıma bir öpücük kondurdu.

"Merak etme çam ağacı. Ben yanındayım."
Bana gülümseyerek baktı. Ben de gülümsedim. Artik geri dönüş yoktu. O sözleri söylerken resmen karnıma bıçak saplanıyormuş gibi bir acı hissettim. Çığlık attım sesim kısılana kadar. Ama sonrası daha kötüydü o acıyı tarif edemem. Odada kaç saat kaldığımı bilmiyorum ama gerçekten kalan enerjimde artık yoktu. Işte o an birşey fark ettim. Ilk kez Bill'in gözlerinde kizariklik gördüm. Son kalan gücümle sordum.

"Bill ne oldu sana?"

"Seni acı çekerken görmek beni üzüyor. "

Kalbimin ritmi artarken gülümsedim. Yavaş yavaş acı azalırken sonunda hiç birşey kalmadı. Derin bir nefes aldım.

"Iyi misin çam ağacım?"

Başımı olumlu şekilde salladim.

"Peki şimdi ne olacak?"

"Birkaç gün vücudunun uyum sağlaması ve alışmasını beklicez. "

"Ondan sonra?"

"Bence zaten bu sorunun cevabını biliyorsun."

"Sanırım."

Bill gülümseyip alnıma öpücük kondurdu.

"Sen uyu benim yapicak işlerim var." Şeytan konseyi ona yeni bir iş vermişti.

"Tamam."

Bill dudaklarıma öpücük kondurduktan sonra odadan çıktı. Ben de birkaç dakika sonra uyuyakaldım.

Sabah

Sabah uyandığımda Bill yanımda uyuyordu. Yorulmuş olmalıydı. Kalkmaya çalışırken biraz canım yanmıştı ama yine de kalktım. Üstüme bir şey giymeden aşağı indim. Ona sürpriz yapacaktım. Kahvaltı hazırlayarak. Kendi kendime şarkı söylerken bir yandan da dans ediyordum. Tabi Bill'in beni izlediğinden habersiz. Bill ellerini belime koyduğu an yerimde zıplamıştım. Ona doğru döndüm, çıplak oldugunu gorunce hafif kızardım ve kafami yukarı kaldırdım. Sırıtıyordu. Parmak uçlarimda kalkarak, kollarımı boynuna sardım. Bill'de ellerini belime yerleştirdikten sonra dudaklarıma yöneldi. Uzun bir süre öpüştük tutkuyla. Ben kendimi kaybederken bütün dünya yok olmuş gibiydi. Ayrıldığımızda gülümsedim.
Bill bana gülümseyerek:

"Özlemişim." Dediğinde kıkırdadım.

"Bende." Diye karşılık verdim. Bir elini belimden çekerken diğer elini daha da sıkıştırarak beni kendine yapıştırdı. Mutfak masasına bakarken:

"Güzel görünüyor."

"Umarim tadınıda beğenirsin."

Masaya geçtik. Kahvalti ettik. Daha doğrusu o şeytan olduğu için yemek yemeye ihtiyacı yoktu belki ama zevk için yedi ve tadını merak ettiği için. Ben masayı toplamaya kalkarken Bill yine şıp diye toplamıştı bile.

"Bir yerin ağrıyor mu çam ağacım?"

Bill'e kasık bölgemi bide göğüs kısmımı gösterdim.

"Hmm... Maalesef buna yapıcak birşeyim yok."

Başımı salladım.

"Önemli değil. "

🎶🎶🎶🎶🎶🎶

Birkaç gün daha böyle geçti. Normal ve sıradan.

Bugün sabahtan konseye gitmişti Bill. Ben ise evde sıkılıyordum. Evde en fazla beş tur atmıştım. Galiba bugün onunla birlikte olabilirdik. Çünkü vücudumdaki bütün ağrılar çoktan geçmişti. Bunu Bill'e de söylemiştim dün. Bana bir gün daha bekle demişti. O gün bugünse gerçekten heyecandan ölücek durumdaydım. Bu konu ile ilgili merakımı gidermek için saraydaki devasa kütüphaneye yöneldim. Şeytanlar hakkında olan kitapları topladım. Ve o gelene kadar hepsini okumak için kendime bir koltuk buldum.

Bir süre sonra

Kitapları bitirmiştim ama Bill ortada yoktu. Akşam olmuştu. O bana akşamdan önce dönerim demişti ama dönmemişti. Kıyafetlerimi değiştirip koşuşturarak konseye gittim. Iki saat önce çıktığını söylediler. Onlara inanıyordum. Ama aklıma kötü şeyler getiren Kill'in bana bakıp sırıtmasıydı. Ona gidip sorduğumda onunla yatarsam Bill'i arayacağını söyledi. Bu teklifi kabul ettim sırf Bill için.

Evet nasıl beğendiniz mi? Yine kısa oldu sanırım. Neyse diğer bölüm smut olabilir. Azcık merakta bırakıyım.

Byyy.