Tom Riddle Kötücül İkiz

Chapter 3

Sabahın ilk ışıkları kızlar yatakhanesinin penceresinde çekili olan perdelerden içeri düşüyordu. Saat 07.30 olmuştu. Yorganı üzerimden atıp ayakları parke zemine bastım. Sarı civciv şeklindeki terliklerimi giyip banyoya gittim. Saçlarımı taradım ve asamla şekil verdim. Kitaplarımı çantama yerleştirdim ve ardından üniformamı giyip büyük salona kahvaltıya indim.

Gryffindor masasında Curtis'in yanına oturdum. Büyük bir iştahla çatalına batırdığı sosisi yemekteydi. Acelem varmış gibi yanına oturdum ve

''Günaydın'' dedim.

O da ağzı dolu bir vaziyette bana karşılık verdi

''Günaydın''

''İlk dersimiz ne? Programa baktın mı?''

''Karanlık Sanatlara Karşı Savunma''

''Vay canına. Pazartesileri sevmemin sebebi''

''Aman Jona'' dedi Curtis umursamazca

Karanlık Sanatlara Karşı Savunma en sevdiğim dersler arasında zirveye oturmuş olandır. Bu dersi sadece öğrenmekle kalmam,adeta yaşarım. Bu yüzden Hogwarts'tan mezun olunca Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmeni olmak istiyorum.

Curtis benim aksine Karanlık Sanatlara Karşı Savunmadan nefret eder. Günahı kadar sevmez. Fakat Bitkibilim dersiyle arası çok iyidir. Hatta onun bu Bitkibilim sevgisi ara sıra adam otlarına elini kaptırmasına da sebep olmuştur.

''Ders Slytherin'le ortak galiba'' dedim başka konu açmak istercesine

''Evet. 5. sınıflarla da ortak dersimiz. Yine şu suratsızı göreceğiz desene. Ders boyunca kendini ön plana çıkarma çabası içinde olacak.'' dedi ekmeğine reçel sürerken başını kaldırmadan

''Kim? Tom'dan mı söz ediyorsun?''

''E herhalde...'' dedi ekmeğini ısırarak, ardından cümlesini tamamladı

''Başka kim olabilir?''

O sırada da Tom'un Büyük Salon'un kapısından girip Slytherin masasına doğru yürüdüğünü gördüm. Yüzünden anladığım kadarıyla yine gergindi. İster istemez gözlerim ona dalıp gitmişti. Yerine oturuncaya kadar öküzün trene baktığı gibi baktım ona. Curtis'in dürtmesiyle kendime gelmiştim

''Geldi yine suratsız'' diye söylendi

Dalgınlığımı fark edip koluma dirsek vurdu

''Bakmasana şuna! Kendini bir şey sanacak''

''Ah neler diyorsun Curtis. Şu koskoca Hogwarts'ta milyon tane kız ona hayran, hangi birinin yüzüne baktı ve bu zamana kadar kendi menfaatleri dışında ne düşündü söyler misin?''

''Off Jona. Şu herifte ne buluyorsun hakkaten anlamıyorum.''

''Ben onda bir şey bulmuyorum da eğer az önce söylediklerini duymuş olsaydı, şimdi kafanla gövden arasında metrelerce fark olacaktı'' dedim sırıtarak