hana

794 48 7
                                    

seni ilk gördüğüm günü, asla unutamadım sevgilim. her şeyi unutacak kadar güçlü bir şekilde acı vermiştim vücuduma o gün, acıdan kafayı sıyırmıştım o hastaneye yatırıldığımda. lanet bir mazoşisttim ben, fazlası değildi. o hastaneye ilk gelişimde, hastanenin geniş bahçesindeki banklardan birine oturmuş elindeki deftere yazı yazıyordun.

kulağındaki kulaklığın ve yüzündeki o ciddi ifade ile, o hastanedeki en akıl sağlığı yerinde olan kişi sendin benim için. elindeki deftere yazı yazıyordun kendinden geçmişcesine, başka hiçbir şey umrunda değil gibiydi sevgilim. kendini tüm dünyadan soyutlamıştın adeta. sen beni görmemiştin ama, ben seni ilk gördüğüm anda, âşık olmuştum bile.

kalemi tutuşundan, rüzgarda uçuşan saçlarına, biçimli dudaklarından uzun kirpiklerine kadar; aşık olmuştum sana. her bir hücremde, sana olan âşkımın verdiği o güçlü duyguyu hissettim. bana göre şu dünyadaki en güzel duygu fiziksel acıydı ama, seni tanıyınca bu tezim çürüdü sevgilim. hayatımın merkezinde neşterler vardı benim, jiletler ve falçatalar. ancak ben farkında olamadan onların yerini sen almıştın bile.

ve seni senden bile çok sevdim ben, sen beni tanımazken. işte en çok da, bu yakmıştı canımı. fakat lanet olası mazoşist ruhum, kalbimi kasıp kavuran bu en büyük acıdan bir türlü tatmin olmuyordu ve işin en can sıkıcı kısmı da buydu.

sciamachy, yoonseok ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin